EmekManşetTürkiye

CHP’den Değersizleştirilen Ev İşçiliği raporu

0

CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Denizli Milletvekili Avukat Gülizar Biçer Karaca, “Değer”sizleştirilen Ev İşçiliği – Görünmeyen İşçiler Raporu’nu Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu ve MYK’ya sundu.

Salgında kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan, güvencesiz çalışan ve çok sayıda hak ihlallerine maruz bırakılan ev işçilerinin yaşadığı sorunlara dikkat çekilen raporda, Ev İşçileri Dayanışma Sendikası üyesi ev işçileriyle yapılan çevrimiçi toplantıda dile getirilen talepler ve CHP’nin çözüm önerileri yer alıyor.

‘İş Kanunu kapsamına alınması gerekiyor’

CHP Emek Büroları tarafından hazırlanan kitapçıktaki tespitlerin de bulunduğu raporda, İş Kanunu kapsamı dışında olan ev işçileri ile ilgili yapılması gereken düzenlemelere dikkat çekildi. Gündeme getirilen sorunlar ve taleplerden bazıları şu şekilde:

  • Ev işçilerinin öncelikli olarak yapılacak yasal çalışmalar ile İş Kanunu kapsamına alınması gerekmektedir.
  • 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamında bulunmayan ev işçileri herhangi bir iş kazasına uğramaları durumunda ‘meslek hastalığı’ olarak kabul edilmemektedir.
  • 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda ev işçileri bakımından bir ay içerisinde bir iş yerinde 10 günden az-10 günden çok çalışan ayrımı bulunduğundan çoğu ev işçisi uzun vadeli sigorta kolunda yer almamaktadır.

Salgın çalışma koşullarını kötüleştirdi

  • Çoğu ev işçisi gündelik olarak farklı ev/işyerlerinde çalıştığından dolayı birçok ev işçisi için “bir ay içerisinde bir işyerinde 10 günden fazla çalışmak” kriterini karşılamak imkansız bir duruma gelmektedir.
  • Salgınla birlikte derinleşen sorunlar ve yoksulluk nedeniyle sigortalarını ödemek yerine, zor hayat şartlarında nakit olarak alacakları ücrete pratikte daha çok ihtiyaç duymaktadırlar.
  • Lisanssız çalışan danışman şirketlerinin denetimsizliği ciddi bir sorun alanı oluşturmaktadır.
  • Danışman şirketlerden bazıları, aracılık yaptıkları ev işçilerinin görev almak istedikleri iş kollarına riayet etmemektedir. Örneğin temizlik konusunda çalışmak isteyen bir ev işçisi danışman şirketin “bakıcılık da yapar, yemek de yapar” şeklinde tanıtımına ve alacağı ücretin ötesinde ekstra iş yapmaya maruz bırakılabilmektedir.

‘Ücret standardı yok’

  • Ev işçileri arasında herhangi bir ücret standardı yoktur.
  • Çalışma saatleri belli değildir.
  • Sendikaların verdiği bilgiye göre ev hizmetlerine giden her 10 kadın işçiden 3’ü cinsel fiziksel şiddete ve işyerinde mobinge uğramaktadır.
  • Birçok ev işçisi evlerde uğradığı mobbing ve taciz gibi suç içeren fillere maruz bırakılabilmekte ve konut dokunulmazlığından dolayı bu tür filleri ispatlamak imkansız olabilmektedir.
  • Ev işçileri, izin ve dinlenme haklarını yeterince kullanamamaktadır.

Ev işçilerinin talepleri

Raporda ev işçilerinin taleplerine de yer verildi. Bu talepler özetle şu şekilde sıralandı:

  • Ev işçilerinin 4857 sayılı İş Kanunu ve 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu kapsamına alınması ve 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’ndaki “10 günden az- 10 günden çok” çalışma ayrımının kaldırılması
  • Ev işçilerinin İş Kanunu kapsamına alınması tek başına yeterli olmayacağı için 30 işçi ve üstünde işçi çalıştıran yerler için geçerli olan iş güvencesi konusunda da değişiklik yapılması
  • Ev işçilerine lisanssız danışman şirketlerinin aracılık yapmasına son verilmesi, güvencenin devlet denetiminde sağlanması
  • Ev işçilerinin istihdamının İŞKUR ve özel istihdam büroları aracılığı yapılması sağlanarak hem kayıt dışılığa son verilmesi ve dolayısıyla etkin veri toplanması ile ev işçilerinin uğrayabilecekleri mağduriyetin en aza indirilmesinin sağlanması
  • TÜİK’in ev işçileri ile ilgili topladığı verinin diğer faaliyet kollarından ayrılarak hesaplanmasının sağlanması
  • Yapılacak yasama çalışmaları neticesinde ev işçilerinin; ücret standardı, izin ve dinlenme hakkı, çalışma saatlerinin netleştirilmesi gibi niteliklere kavuşmasının sağlanması
  • ILO’nun 189 sayılı “Ev İşçileri için İnsana Yakışır İş hakkında ILO Sözleşmesi” ve 201 sayılı “Ev İşçileri için İnsana Yakır İş hakkında ILO Tavsiye Kararı”na taraf olunması için gerekli çalışmaların yapılması
  • Salgında kısa çalışma ödeneğinden yararlanamayan ev işçilerinin yaşadığı yoksulluk, işsizlik ve gelir kaybı telafisi ve insan onuruna yakışır yaşam koşulları için, ekonomik tedbir paketlerinde ev işçilerinin yer alması çağrısının yapılması
  • KOBİ’ler, esnaflar, öğretmenler, apartman görevlileri, EYT’liler gibi toplumun farklı kesimlerini kucaklayan CHP’nin “ev işçileri” için ekonomik destek paketini dillendirmesi, sorunları görünür kılması, sayıları milyonları bulan ev işçileri için güvenceli iş vurgusunu farklı platformlarda dile getirmesi

CHP’nin çözüm önerileri

Raporda “CHP iktidarında ev işçileri güvenceye kavuşacak. Ev işçilerinin; güvencesiz ve kayıtdışı istihdamına, düşük ücretlerle uzun saatler çalıştırılmasına ve yasal güvenceden yoksun olmasına son vereceğiz” ifadeleri yer aldı. CHP tarafından sunulan çözüm önerileri ise şu şekilde sıralandı:

• Yasal düzenlemeleri yaparak ev işçilerimizi İş Kanunu kapsamına dahil edeceğiz.
• Ev hizmetlerinde çalışanların çalışma koşullarını düzenleyen ayrı bir yönetmelik ve tüzük çıkartacağız. Ev işçilerini mesleki standartlara kavuşturacağız.
• Ev işçilerinin kayıtdışı istihdamına son vereceğiz.
• Sürekli ya da kısmi süreli çalışmasına bakılmaksızın, bütün ev işçilerinin 5510 sayılı kanunda sigortalı sayılanlar içinde yer almasını sağlayacağız.
• Ev işçilerinin örgütlenmelerinin önündeki engelleri kaldıracağız.
• İş kazası ve meslek hastalıklarının yaşanmaması için ev ve işyerlerinde, önleyici tedbirleri zorunlu tutacak; işçi sağlığı ve güvenliği risklerini düzenlemek amacıyla iş sağlığı ve güvenliği kanununda gerekli düzenlemeyi yapacağız.
• ILO’nun 189 No’lu “Ev İşçileri İçin İnsana Yakışır İş” sözleşmesini Mecliste yasal güvence altına alacağız.

Ev işçileri anlattı

CHP’nin hazırladığı raporda ev işçilerinin kendi ağızlarından anlattığı zorluklara da yer verildi. Öne çıkan ifadeler şu şekilde oldu:

“Tam 50 yıldır ev işçisi olarak çalışmış annemin tek bir gün dahi sigortası olmadı.”

“35 yıllık ev işçisiyim. 15 yaşından beri çalışıyorum. Okutulmadım. Babam tekel işçisiydi. Kızlar okumaz dediler okula göndermediler. Okuyabilseydim öğretmen ya da doktor olmak isterdim. Kendi ailemden 11 kardeşim var. Son 15 yılın içinde hiç mutlu çalışmadım. Son 7 yıldır çalıştığım işverenle davalığım. 1 ay denedik beğenmedik deyip haklarımı almaya çalıştılar. Sadece SSK yapmalarını istemiştim. 35 yıl çalıştım, elimde avucumda hiçbir şeyim yok. Oğlumu Lise 2’ye kadar okutabildim. Pandemi yüzünden son 1 yıldır inanılmaz zorluklar yaşıyoruz. Şu anda gerçekten gittiğim 1-2 yer dışında gelirim yok.”

“Kendimize ait özel bir alanımız yok. Çalıştığımız evlerde salonlarda kalabiliyoruz. Eşyalarımızı koyacağımız herhangi bir alanımız olmuyor. Bir dolabımız bile olmayabiliyor.”

“Evde çalışan kişiler temizlikçi olarak girdiyse temizlik yapmalı, dadı olarak girdiyse sadece dadılık yapmalı. Ailelerden ve danışmanlık şirketlerinden dolayı iş tanımımız olmuyor.”

“Ev işçiliği çok yorucu bir iş. Biz bunun hakkını alamıyoruz. 3 senedir 4 katlı 650 metrekare bir evde çalışıyorum ve benim maaşımı pandemide allem edip kallem edip 800 TL indirdiler.”

 

 

 

More in Emek

You may also like

Comments

Comments are closed.