İzmir‘in Çeşme ilçesindeki dünyaca ünlü doğal sit alanı Altınkum Plajı‘ndaki ‘beach club’ yıkımına karşı Çeşme Çevre Platformu‘nun ve vatandaşların aylardır süren mücadelesi sonuç verdi.
Ocak ayından beri devam eden ruhsatsız inşaat durduruldu. Firmanın sit alanına kaçak sondaj vurdurarak açtığı izinsiz su kuyusu Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından mühürlendi, denizin içine inşa edilen izinsiz yapılar söküldü. Jandarma, halkın denize erişimini engelleyen firmanın tahrip ettiği yolları açtı.
Ancak kaçak inşaat firmasının 20 bin metrekarelik doğal alanda bıraktığı geri dönülmez tahribatın onarımı pek mümkün değil. Firmanın ceza alıp almayacağı henüz belli değil. Doğal sit alanını makul bir ücrete üç yıllığına firmaya kiralayan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı da henüz sözleşmeyi iptal etmedi.
Altınkum Mahallesi Çavuşkuyu mevkiindeki kıyı kesiminde 1400 metrekarelik alanı Bakanlık’tan kiralayan Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik Tic. Ltd. Şti, arkasında büyük bir tahribat bıraktı.
Şirket, alana büyük iş makinalarıyla girmiş, 100 yıllık ardıç ağaçlarını köklerinden sökmüş, binlerce kum zambağına zarar vermiş, 20 bin metrekareye yakın bir alanı tamamen tahrip etmiş, plaja adını veren ve bölge ekosisteminin bir parçası olan kum tepeciklerini tamamen yok etmişti.
Kestiği ağaçlarla dere yatağını doldurarak suyun denize ulaşmasını engelleyen firma, izinsiz su kuyusu da açmış, kumsala inen yolları tahrip ederek halkın denize ulaşımını engellemişti.
Çeşme Çevre Platformu, doğal sit alanı olan ve kıyı kenar kanununa göre korunan bu alanda, denizin içine demir iskeleler kurulduğunu, balık yumurtlama yuvalarının yok edildiğini de belirtmişti. Gediz Elektrik Firması’na “Çeşme’de konutlara elektrik veremiyor ama 6 metrekarelik meşrubat büfesi için bir ilçeye yetecek elektrik hattı ve trafo döşüyor” tepkileri gelmişti.
Çeşme Çevre Platformu sözcüsü Ahmet Güler ve Avukatları Seher Gacar “Bakanlığın bu firma ile yapmış olduğu üç yıllık kira kontratı iptal edilmedikçe tehlike geçmiş değil, Çeşme Belediyesi bu kaçak yapılaşmaya işletme ruhsatı vermemeli, yapılan tahribat mahkeme bilirkişisi tarafından tespit edilmeli ve bu firma ağır cezalar almalı” açıklamasını yaptı.
Mücadelenin henüz bitmediğini vurgulayan Platform, “Hukuki başvurularımızı devam ettireceğiz, hazineye ait olan, halkın malı olan bu kumsalın işgaline karşı duracağız” dedi.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…