Kategoriler: EğitimManşetTürkiye

Boğaziçili akademisyenler, Prof. Dr. Selami Kuran’ın dekanlığının iptali için dava açtı

Yazar:
Haber Merkezi

Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu‘nun rektör olarak atanmasının ardından, üniversitede açıldığı ilan edilen Hukuk Fakültesi‘ne, Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından Prof. Dr. Selami Kuran‘ın dekan olarak atanmasına ilişkin Boğaziçili akademisyenler dava açtı.

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenleri, atamanın iptali için Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne başvuruda bulundu.

‘Hukuka uygun bir fakülte kurulmadı’

Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinin avukatı Fırat Kuyurtar, fakülte kurma yetkisinin Türkiye Büyük Millet Meclisi‘nde (TBMM) olduğunu hatırlatarak, Cumhurbaşkanı kararı ile bir fakülte kurulmasının TBMM’ye ait bir yetkinin gaspı anlamına geldiğine dikkat çekti:

Fakülte kurma yetkisi, TBMM’ye ait bir yetki. Yüksek Öğretim Kanunu bu konuyu son derece açık bir şekilde düzenlemiş olmasına karşın, Cumhurbaşkanı Kararı ile fakülte kurulması, TBMM’ye ait bir yetkinin de gaspı anlamına geliyor. Yani bize göre ortada hukuka uygun bir şekilde kurulmuş fakültelerin var olmadığı açık.”

AKP’den milletvekili aday adayıydı

Avukat Fırat Kuyurtar, hukuk fakültesine rektör olarak atanan Selami Kuran’ın daha önce AKP’den milletvekili aday adayı olduğuna dikkat çekti ve şu açıklamalarda bulundu:

Hukuken varlığı son derece tartışmalı olan, henüz ortada altyapısı, planlaması olmayan bir fakülteye, üstelik üniversite dışından ve atama şartlarını taşıyıp taşımadığı da araştırılmamış bir akademisyen neden atanır?

Bunun yanıtını Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanması sonrasında, akademisyenlerin neredeyse bir bütün halinde, yapılan atamayı üstün kamu yararı gereği kabul etmemeleri dolayısı ile atanmış rektörün üniversiteyi yönetememesinde bulmak mümkün.”

‘Verilen zararları kim telafi edecek?’

Kuyurtar, Kuran’ın Boğaziçi Senatosu‘nun toplantılarına katıldığını, üniversite bütününü ilgilendiren konularda görüş bildirmeye ve oy kullanmaya başladığını da dile getirdi:

Oysa ki, her an fakülte kuruluş kararı yürütmesi durdurulabilir veya bu karar dava sonunda iptal olabilir. O zaman bu atanmış dekan, hiç tanımadığı Boğaziçi Üniversitesi’nin bütününü ilgilendiren konularda verdiği, vereceği kararları, verilecek zararları kim, nasıl telafi edecek?”

Yürütmeyi durdurma talebinde de bulunuldu

Akademisyenler tarafından davayla ilgili yapılan açıklamada, bu atamanın üniversitede telafisi güç sonuçlara neden olacağı vurgulandı ve bu sebeple iptal başvurusunun yanında yürütmeyi durdurma talebinde de bulunulduğu belirtildi:

Daha önce Prof. Dr. Melih Bulu’nun rektör olarak atanmasına dair Cumhurbaşkanlığı kararının ve üniversitemiz bünyesinde iki yeni fakültenin kurulma kararlarının iptal edilmesi için Danıştay’a başvuruda bulunmuştuk. Son olarak da kurulmuş olan Hukuk Fakültesine YÖK tarafından yapılan dekan atamasının iptali için 29 Mart 2021’de Ankara 7. İdare Mahkemesi’ne başvurumuzu yaptık.

Kurulduğu ilan edilen Hukuk Fakültesi’ne; yine üniversitemize, yani Boğaziçi Üniversitesi Senatosu, Üniversite Yönetim Kurulu ve diğer kurullarımıza, hiçbir biçimde danışılmadan, üniversite dışından bir akademisyen dekan olarak atandı.

Daha önce üniversitemizin kadrolu öğretim üyeleri arasından seçilmiş dekanları atamak için aylarca bekleyen YÖK, sözü edilen dekan atamasını adeta ışık hızıyla yapmıştır. Atama sürecindeki anormal hız, YÖK’ün kendi yönetmeliğindeki dekan atama prosedürünü dahi uygulamadığını çok açık bir şekilde göstermektedir. Yapılan işlemin hukuksuz olduğu ve kamu yararının gözetilmediği, üniversitemizin yönetimini ve işleyişini olağan dışı yöntemlerle değiştirme hedefi güdüldüğü açıktır.

Tıpkı iki fakülte açılmasında yaşanan süreç gibi, dekan atanması sürecinde de üniversitenin hiçbir kurulunun görüşü alınmamış, üniversite kamuoyunun atama konusunda herhangi bir bilgisi olmamıştır. Atanan dekan buna rağmen üniversitemizi ilgilendiren kritik konularda söz sahibi olmakta, akademisyenlerin atanması ve yükseltilmesi ile ilgili toplantılarda Üniversite Senatosu ve Üniversite Yönetim Kurulu üyesi sıfatıyla oy kullanmaktadır.

Sözü edilen dekan atamasının kısa ve uzun vadede üniversitemiz bünyesinde telafisi güç, hatta imkânsız zararlara neden olacağı açıktır. Bu nedenle, iptal başvurumuzda yürütmeyi durdurma talebinde de bulunulmuştur.”

Boğaziçi Üniversitesi’ne Melih Bulu’nun rektör olarak atanması günlerce süren protestolara sahne olurken polis, öğrencilere ve destekleyicilere defalarca çok sert müdahalede bulunmuştu. 

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024