DoğaManşetTürkiye

Beşiktaş’ta hava kalitesi kırmızı renkte: Herkesin sağlığı için olumsuz bir durum

0

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Ulusal Hava Kalitesi İzleme Ağı verilerine göre, dün sabah İstanbul Beşiktaş’ta hava kalitesi kırmızı seviyedeydi. Kırmızı seviye, sağlıksız seviye olarak değerlendiriliyor.

Kırmızı renkli seviye, herkesin sağlığını etkileyeceği gibi, kalp ve solunum yolu hastalıkları olanların da ciddi şekilde etkilenebileceği bir hava kalitesini işaret ediyor.

‘Kırmızı renk sağlık için olumsuz’

DHA‘nın haberine göre, Beşiktaş’ın hava kalitesindeki verileri değerlendiren Prof. Dr. Hüseyin Toros, ölçüm yapılan yerin kırmızı olmasının herkesin sağlığına olumsuz etkisi olacağını söyledi:

Bulunduğumuz şehirde havanın kalitesi nedir, hangi orandadır ölçülür. Bu ölçümler pahalı sistemler, hava örnekleri alınıyor, belli cihazlar ile içerisindeki kirletici miktarlarına bakılıyor. İçindeki toz miktarı, azot dioksit oranı, kükürt dioksit oranı, karbonmonoksit gibi değişik kirleticilerin miktarlarına bakılıyor. Bunlar 1 metreküp havada kaç mikron var, diye ölçülüyor. Fakat bizim bunu anlamız zor, onun yerine indeksler oluşturuluyor.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın internet sitesine bakarsanız orada 6 tane renkten oluşan skala görürsünüz. Yeşil, sarı, turuncu, kırmızı, pembe, bordo. Yeşil renkleri gördüğümüz zaman havanın gayet iyi olduğu, sağlığımıza olumsuz etkisi olabilecek herhangi bir ortamın olmadığı anlamına geliyor. Orada her türlü faaliyetlerimizde bulunabiliriz.

İkinci durum orta seviye; bu iyi kadar güzel olmasa da, orta seviyede, idare eder anlamında, iyiye göre biraz daha düşük anlamına geliyor. Daha sonra turuncu renk hassas; adı üstüne hassas gruplar için. Bilhassa solunum yolu rahatsızlığı çekenler, kalp damar hastalığı ve buna benzer solunumla ilgili sıkıntısı olan vatandaşlarımızın uzun süre dış ortamda kirli havayı solumalarının vücutlarında olumsuzluklar oluşturabileceği anlamına geliyor.

Daha sonra kırmızı renk var, sağlıksız. Aslında bu rengi gördüğümüz zaman, bulunduğumuz ilde veya İstanbul’da ölçüm yapılan 36 noktada, en yakın ölçüm yapılan yerde renk kırmızıysa hepimiz için sağlığımız anlamında olumsuz etki yapabileceği anlamına geliyor.”

‘Akciğer kanserinin neredeyse 3’te 1’i hava kirliliği sebebiyle’

Kirli havanın akciğer kanserinin neredeyse 3’te 1’ine ve kalp damar hastalıklarına da sebep olduğunu belirten Prof. Dr. Toros, şu değerlendirmelerde bulundu:

Soluduğumuz zaman öncelikle bu kirli hava ciğerlerimize ulaşıyor. Bu yolla gelen parçacık maddeler, kalp damar sistemlerine kadar giderek sistemin komple çalışmasını zorlaştırıyor veya farklı şeylere yol açabiliyor. Akciğer kanserinin neredeyse 3’te 1’i hava kirliliğinden oluşuyor, kalp damar hastalıkları aynı şekilde. Hatta beyne, beyin inmelerine kadar yol açabiliyor.

Aynı şekilde kirli veya zehirli gazlar var, mesela ozon, azot dioksit gibi kirletici gazlar da yine bizde başta tahrişle başlayarak vücudumuzda olumsuz etki yapıyor. Bu etki bir anda oluşan bir etki değil. Uzun vadeli olduğu için biz bunu doğrudan hissedemiyoruz. Hayat kalitemizde düşüşler şeklinde kendini hissettiriyor.”

‘Sabah saatlerinde daha yoğun oluyor’

Prof. Dr. Hüseyin Toros, hava kirliliğinin nedenlerinin araçlardan çıkan egzoz, evlerde ısınma amaçlı yakılan yakıtlar ve sanayi tesislerinden çıkan kirleticiler olduğunu kaydetti:

Hava kirliğinin oluşum nedeni araçlardan çıkan egzoz, evlerde ısınma amaçlı yaktığımız yakıtlar ve sanayi tesislerinden çıkan kirleticiler. Şu anda kış dönemindeyiz bu üçü de etkin durumda.

Sabah saatleri trafik yoğun, bunlar atmosfere çıktığı zaman havaya karışıyor. Atmosferde yatay ya da düşey yönlü hava hareketliliği yeterince yoksa egzozlardan çıkan kirleticiler dağılamıyor ve yere yakın seviyede bunlar birikmeye uğruyor. Sabah saatlerinde daha çok oluyor bu.”

More in Doğa

You may also like

Comments

Comments are closed.