Anayasa Mahkemesi (AYM), Erzincan‘ın İliç ilçesinde özel bir şirketin işlettiği Çakmaktepe Madeni’ne verilen kapasite artışı için Çevresel Etki Değerlendirme (ÇED) olumlu kararının iptali talebiyle açılan davada kararını açıkladı.
Yüksek Mahkeme, davayı açan İliç’li yurttaş ve ekoloji aktivisti Sedat Cezayirlioğlu’nun “özel hayata saygı hakkı”nın ihlal edildiği yönündeki başvurusunu haklı buldu.
Çakmaktepe Kompleks Madeni, İliç’te dokuz işçinin halen çöken milyonlarca metreküplük liç yığının altında olduğu Çöpler Altın Madeni’nin ömrüne katkı sağlamak amacıyla kurulan ilk “uydu maden işletmesi.”
Çakmaktepe’nin sahibi görünen Kartaltepe Madencilik, Çöpler’in de ortağı olan, Çalık Grubu‘na ait Lidya Madencilik ve Alacer Gold’un yüzde 50-50 ortaklığında kuruldu. Ancak Lidya Madencilik Kasım 2022’de yüzde 30 hissesini Alacer’e devretti. Böylece Alacer; yani Türkiye kamuoyunun bildiği isimle SSR Mining, Kartaltepe Madencilik’te yüzde 80 paya sahip oldu. Çalık Grubu’nun payı da yüzde 20’ye geriledi.
Kartaltepe Madencilik şirketi, Çöpler Altın Madeni’ne yaklaşık beş kilometre yakın mesafede ruhsatlara sahip ve birden fazla altın ve bakır potansiyeli olan sahalar barındırıyor. Bunların en önemlileri ise Çakmaktepe ve Mavi Altın Kuşağı diye sıralanıyor.
Maden, 2018’in dördüncü çeyreğinden beri faal durumda. Hisse devri ise ikinci kapasite artışı için ÇED olumlu kararının verilmesinden yaklaşık sekiz ay sonra gerçekleşti.
AYM İkinci Daire, Cezayirlioğlu’nun başvurusuna ilişkin;
oybirliğiyle karar verdi.
Ayrıca yargılama giderlerinin başvurucuya ödenmesi de kararlaştırıldı.
Sedat Cezayirlioğlu, 29/8/2018 tarihinde verilen ÇED olumlu kararının iptali amacıyla Eylül 2018’de Erzincan İdare Mahkemesinde yürütmeyi durdurma talepli dava açmıştı.
Davada şunlar dile getirilmişti:
Mahkemeye sunulan 8/7/2019 tarihli bilirkişi raporunda ise ÇED olumlu kararının sürdürülebilir bir çevre için gereken kriterlere, ulusal ve uluslararası mevzuatta belirtilen teknik kriterlere uygun olduğu öne sürüldü; “Proje alanı içinde bulunan mera ve orman alanlarının verimsiz olduğu ve çalışmaların bitiminden sonra bu alanların rehabilite edileceği, yeniden bitkilendirileceği ve bu şekilde maden çalışmaları ile oluşacak zararın bertaraf edilebileceği” iddia edildi.
İdare Mahkemesi’nin Eylül 2029’da davayı ‘ÇED olumlu kararıda hukuka aykırılık bulunmadığı” gerekçesiyle reddetmesi ve Danıştay’ın da onaması üzerine, dava AYM’ye taşındı.
Cezayirlioğlu, AYM başvurusunda ikamet ettiği köyünün projeden etkilendiğini, köye çok yakın mesafede atık depolama tesisi yapıldığını ve bu tesise tehlikeli kimyasallar döküldüğünü, tesisin insan sağlığı ve ekolojik yaşam açısından tehlike arz ettiğini, bilirkişi talep etmesine rağmen talebinin kabul görmediğini belirtti. Projenin çevreye verdiği zarara dair bilimsel ve görüntülü delillerin ilk derece mahkemesince dikkate alınmadığını ifade eden Cezayirlioğlu, sağlıklı çevrede yaşama hakkı, maddi ve manevi varlığın korunması ve geliştirilmesi hakkı ile özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğini savundu.
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ise başvurunun kabul edilemezliğine karar verilmesini istedi.
AYM, daha önce ayı projeye ilişkin başka bir başvuruda verdiği (Eşref Demir, B. No: 2020/12802, 1/11/2023, §§ 16-20) kamusal makamların özel hayata saygı hakkı bağlamında pozitif yükümlülüklerini yerine getirmediğine ilişkin kararının bu davada da geçerli olduğunu belirtti; başvurucunun Anayasa’nın 20. maddesinde güvence altına alınan özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ve yeniden yargılama yapılmasına karar verdi.
Sedat Cezayirlioğlu’nun avukatı İsmail Hakkı Atal, AYM kararının önemli yönlerini şöyle değerlendirdi:
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…