Aydın’da kuraklığın etkileri ve iklim değişikliğinin olumsuz sonuçlarına ek oldukça geniş bir alanda kurulu ve kurulmaya başlanan jeotermal enerji santralleriyle (JES) birlikte bölgedeki beş yüz bin incir ağacı kurudu.
Cumhuriyet‘ten Yusuf Körükmez’in aktardığına göre; sonbaharda yeşile bürünen Aydın Ovası’nın kuraklık nedeniyle eski görünümünden eser kalmamasından endişelenen çiftçiler, kışlık sebze ekimi dahi yapamadı.
Aydın’da yoğun JES yapımı, yıllardır tarımla geçinen yurttaşların isyanı
JES, hava ve su kirliliği, maden kıskacında can çekişen bir tarım kenti: Aydın
Kent, zeytin, incir, kestane, kereviz üretiminde Türkiye’de birinci; pamuk ve çilek üretiminde ikinci; taze börülce ve sofralık zeytin üretiminde de üçüncü sırada.
Aydın, yer üstündeki zenginliğin yansıması olarak, toprağın altında da altın, bakır, kurşun gibi madenlerin yanı sıra, jeotermal enerji kaynakları açısından da oldukça zengin bir il.
Kent ve çevresinde uzun süredir bir yandan maden ve enerji yatırımlarının sayısı ve kapsamı artarken doğal kaynaklarını, yaşam ve tarım alanlarını korumak isteyen yöre halkının ekoloji mücadelesi de sürüyor. Aydınlılar, illerine kurulan çok sayıda JES (Jeotermal Enerji Santrali), maden ocakları ve balık çiftliklerinin şehre, şehirdeki yaşama ve tarım faaliyetlerine büyük zarar vermesinden şikayetçi. Bölgedeki yurttaşlar yıllardır incir ve zeytin gibi bölgenin öne çıkan tarım faaliyetlerinin aynı zamanda JES’lerin yoğunluğundan dolayı da olumsuz etkilendiğini belirtiyor.
Barajların doluluk oranı düşüyor
Buharkent Ziraat Odası Başkanı Naim Özdamar da Aydın’daki barajların yağış eksikliği nedeniyle doluluk oranlarında düşüş olduğuna ve incir ağaçların kuraklıktan da olumsuz etkilendiğine işaret etti. Özdamar, “Aydın’ı besleyen üç barajdan biri olan Adıgüzel Barajı’ndaki yağış eksikliği yüzünden Nazilli’nin doğusunda kalan bölgelerde kuraklık kendini iyice hissettirdi. 2020-2021 yılında Aydın’da yaklaşık olarak 500 bin incir ağacı kurudu. Bu sene kuraklık nedeniyle zeytinde kalite ve rekolte düşüklüğü meydana geldi. Pamuk alanlarında da yeterince su alamadığı için 600-700 kilo beklediğimiz pamuk alanlarında ortalama miktar 400-450 kilograma düştü. Aydın üreticisini bu şekilde oldukça kötü etkiliyor” dedi.
Özdamar, kuraklığın geçici bir durum olmadığının altını çizerek, “Bundan en az etkilenmek için tedbirler almalıyız. Birincisi sulama sistemlerimizi tamamen modernleştirip en tasarruflu sistemlere geçmemiz gerekiyor. İkincisi de tarımda ikame edeceğimiz ürünleri yeniden seçmeliyiz. Üçüncüsü de üreticimizin ‘vahşi sulama’ dediğimiz sulamaları terk edip diğer sulama şekillerine geçmesi gerekiyor” diye konuştu.
Aydın’daki barajların doluluk oranlarının düşmesi sonrası kentin nasıl etkilendiğini anlatan Naim Özdamar, “Aydın’ı besleyen üç barajdan biri olan Adıgüzel Barajı’ndaki yağış eksikliği yüzünden Nazilli’nin doğusunda kalan bölgelerde kuraklık kendini iyice hissettirdi. Diğer barajlardaki oranların azalması nedeniyle kuraklık hissetmesek de bu yine de önümüzdeki yıllarda olmayacağı anlamına gelmez” ifadelerini kullandı.
Devlet Su İşleri (DSİ) 21. Bölge Müdürlüğü tarafından paylaşılan verilere göre; Aydın genelinde doluluk seviyesi ekim ayında yüzde 14 oldu.
Kentteki barajlardaki doluluk oranları şöyle:
- Adıgüzel Barajı yüzde 10,
- Kemer Barajı’nda yüzde 14,
- Çine Adnan Menderes Barajı’nda yüzde 22,
- Gökbel Barajı yüzde 36,
- İkizdere Barajı yüzde 14,
- Topçam Barajı yüzde 20,
- Karpuzlu Yaylakavak Barajı yüzde 15,
- Karacasu Barajı da yüzde 28.
Jeotermal nedir?
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı‘nın yaptığı açıklamaya göre jeotermal, “yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısı ve basıncın oluşturduğu sıcaklıkların, bölgesel atmosferik ortalama sıcaklığın üzerinde olan ve çevresindeki yeraltı ve yerüstü sularına göre daha fazla çözülmüş mineraller, çeşitli tuzlar ve gazlar içerebilen sıcak su, buhar ve gazlar ile yüzeye taşınan ısı enerjisi”.
Isı üretimi, elektrik üretimi, turizm ve sağlık gibi birçok alanda kullanılabiliyor. Hal böyleyken dünyanın birçok yerinde de alternatif enerji kaynağı olarak tercih edilen ve doğal bir kaynak olan jeotermale karşı Aydın’da giderek yükselen tepkinin sebebi ne?
AYÇEP (Aydın Çevre Platformu) Genel Başkanı Mehmet Vergili‘ye göre bunun birçok sebebi var:
Birinci sınıf tarım alanlarının üzerine ve hatta yerleşim yerlerine kurulmaları, çok küçük bir alanda çok fazla santralin bulunması ve yeraltından çekilen kaynak suların çekildiği mesafeye değil, tarım alanlarına ya da onlara yakın su kaynaklarına bırakılması, yani reenjeksiyon bunlardan bazıları.