Avrupa için “2050’de %100” işten bile değil!

WWF'ye göre, AB'nin 2030 yılı için önüne hırslı ve güçlü hedefler koyması durumunda, 2050 itibariyle ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerjiden karşılar hale gelmesi son derece gerçekçi bir olasılık.

Dünyanın sayılı doğa koruma örgütlerinden WWF ‘ye göre Avrupa Birliği’nin 2050 yılı itibariyle enerjisinini tamamını yenilenebilir enerjiden karşılaması mümkün.

WWF’ye göre, AB’nin 2030 yılı için önüne hırslı ve güçlü hedefler koyması durumunda, 2050 itibariyle ihtiyacının tamamını yenilenebilir enerjiden karşılar hale gelmesi son derece gerçekçi bir olasılık.

Avrupa Birliği’nin 2020’ye dair mevcut hedefleri, 1990’a göre sera gazı salımlarını %20 civarında düşürmek, enerji tasarrufunu ve yenilenebilir enerjinin payını ise %20 civarında arttırmak.

WWF’nin bu noktada 2030 hedefleri için tavsiyeleri ise şöyle: Enerji tasarrufunda %38 artış, yakıtların %40’ının “temiz” kaynaklardan gelmesi, sera gazı salımların %50 düşüş. WWF’nin raporu, Hollandalı danışmanlık grubu Ecofys’nin AB’nin 2050 itibariyle %100 yenilenebilir enerjiye ulaşmasının mümküm olduğu hesaplarına dayanıyor.

 

Foto: Andreas Klinke Johannsen, CC lisansı

 

Öte yandan, “yenilenebilir enerji” ile tanımlananın ne olduğu önemli bir soru işareti olmaya devam ediyor. Burada özellikle iki tartışmalı konu var: Birincisi, akarsular üzerine yapılan barajlar ve HES’lerin de “belli şartlar altında” yenilenebilir enerji sayılıyor oluşu. Bu noktada, bazı barajların özellikle yerel halk ve bölgesel ekosistemlere yönelik son derece olumsuz etkileri göz ardı edilebiliyor, bu da “yenilenebilir enerji”nin ruhuna ve etiğine aykırı bir durum olarak nitelendiriliyor.

İkinci tartışmalı alan ise biyo-yakıtlar ve etanol. AB’nin özellikle seyrek-nüfuslu ve yüksek biyo-kütleye sahip bölgelerinde yerel kaynakların kullanımı (örnek: Kuzey İsveç’te ısınmanın odunla sağlanması) son derece sürdürülebilir ve ekoloji-dostu çözümler olabilirken, “Amazon’larda yakılarak soya ve kanola tarlasına dönüştürülen devasa alanlardan gelen etanol ve biyo-dizelin binlerce kilometre ötede, İngiltere’de arabalara konması” yenilenebilir enerji olarak nitelendirildiğinde büyük tartışmalar yaratabiliyor.

 

(Yeşil Gazete, the9billion.com)

 

Durukan Dudu
Durukan Dudu

Ekoloji editörü, haberci.

Olduğundan yaşlı gösterir (Sakalı var, ondan). Blues’a aşık. İsveç’te Kırsal Kalkınma yüksek lisansının ardından TEMA ve Buğday gibi STK’larda çalıştı, bu süreç içinde Ormanevi Kolektifi’yle kırsala göçtü, bi’ ekoköy kurmaya çabalıyorlar. Çiftçilik, marangozluk ve ekolojik restorasyon denemelerinden kalan boş zamanlarında koordinatörlük, eğitmenlik, proje yönetimi falan yapıyor. Yaşlanıp emekli olunca bir şehre yerleşmeyi düşünüyor. Mektep, 136.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR