İklim KriziManşet

Araştırma: Küresel ısınma Dünya’nın dönüşünü yavaşlatıyor

0

Artan küresel sıcaklıklar Dünya‘nın kutup buz tabakalarını eritirken, değişen su varlığı, gezegenimizin kütlesinin  öyle büyük bir yeniden dağılımı yaratıyor ki, dönüş hızı düşüyor.

Bilim dergisi Nature’da yayımlanan araştırmaya göre, iklim değişikliğinin bu olağandışı sonucu, gezegenin dönüş hızını etkileyen diğer güçlerle, zamanı ölçme  şeklimizi bile değiştirebilecek şekillerde etkileşime giriyor. Buna göre sadece birkaç yıl içinde ilk kez bir “artık saniye”yi silmek zorunda kalabiliriz .

Artık saniye, Dünya’nın Güneş etrafındaki turunu çeşitli nedenlerle yavaş ya da hızlı gerçekleştirmesi sonucu, yıl sonunda meydana gelen fazlalığa deniyor. Bunu oluşturan en önemli etmen ise okyanusta Güneş ve Ay‘ın kütle çekimleri nedeniyle yaşanan gelgitler .

Dünyanın çoğu, saatleri ve zamanı düzenlemek için Koordineli Evrensel Saati (UTC) kullanıyor. Ölçüm teknikleri son birkaç on yılda çok daha hassas hale geldiğinden, diğer çeşitli faktörlerle bağlantılı olan Dünya’nın dönüşünün yavaşlamasını telafi etmek için zaman zaman UTC’ye bir artık saniye ekleniyor.

Artık saniye eklendiğinde, belirlenen günün son dakikası 61 saniyeye çıkıyor ve ek saniye 23:59:60 olarak etiketleniyor. Bu, Dünya’nın Güneş’e göre dönüşüne ve günlük yaşam için kullanılan standart zamana dayanan “sivil zaman” ile çok daha kesin olan “atomik zaman” arasındaki uyumu koruyor.

Araştırmada, söz konusu yavaşlamanın “artık saniye” uygulamasının ertelenmesine yol açabileceği, bu kapsamda 2026 yılında yapılması öngörülen eklemenin, 2029’a kalabileceğine işaret ediliyor.

İklim değişikliğinin daha önce hiç yaşanmamış, çok büyük etkisi

Araştırmanın ortak yazarlarından, Kaliforniya San Diego Üniversitesi, Scripps Oşinografi Enstütüsü‘den jeofizikçi  Duncan Agnew, “Bu, küresel ısınma nedeniyle tanık olduğumuz ve “daha önce hiç yaşanmamış’; iklim değişikliğinin etkisinin tüm Dünya’nın dönüşünü değiştirecek kadar  büyük olduğunu gösteren şeylerden bir diğeri” dedi

Grönland ve Antarktika‘yı kaplayan kilometrelerce kalınlıktaki buz tabakalarının kütlesi, okyanuslara güçlü bir çekim kuvveti uygular. Buz tabakaları eridikçe, tüm bu kütle kutuplardan ekvatora doğru kayar, bu da çekim gücünü azaltır ve aynı zamanda Dünya’nın dönüşünün yavaşlamasına neden olur. Uzmanlar bunun somut olarak anlamak için, buz üzerinde kollarını sıkıca başının etrafına sıkıştırmış halde zarif bir şekilde dönen bir artistik patinajcıyı hayal etmenizi istiyor: Sporcunun, yavaş yavaş kollarını indirip uzuvlarını dışarı doğru uzattıkça dönüşlerinin yavaşlaması gibi bir etkiden bahsediyorlar. 

Buz tabakasının fiyort dolaşımı üzerindeki etkileri konusunda uzmanlaşmış ve yeni çalışmaya dahil olmayan fiziksel oşinograf Kylie Kinne, “Buz erimelerinin etkilerinin bu kadar çok yönlü olması çok ilginç. Buzun erimesinin iklimi ve gezegeni değiştirmesinin yeni yollarını keşfetmeye devam ediyoruz ve bu çalışma gerçekten bunu vurguluyor” diye konuştu. 

Küresel ısınma olmasaydı…

Duncan Agnew’in kanıtladığı şey;  kutup buzunun erimesinden kaynaklanan yavaşlamanın, sıvı dış çekirdeğimizin dönüşündeki değişikliklerden kaynaklanan Dünya’nın dönüş hızını etkili bir şekilde maskeliyor olması. Son 50 yılda bir gün yaklaşık 0,0025 saniye kısaldı. Küresel ısınma hiç olmasaydı muhtemelen bir artık saniyeyi daha erken çıkarmamız gerekecekti. Isınmanın etkisiyle bunu 2028 veya 2029 civarında yapmamız gerekeceğini tahmin eden Agnew, birçok önemli sistemin hassas zaman işleyişine dayandığı göz önüne alındığında, “Daha önce hiçbir zaman negatif bir artık saniye yaşanmamıştı ve artık saniyelerin kendisi de bilgisayar ağlarını çalıştıran insanlar için her zaman bir sorun olmuştur” diyor. 

Yeni çalışmada yer almayan Lamont-Doherty Dünya Gözlemevi’nden fizikçi Spahr Webb ise artık saniyelerin telekomünikasyon dışında pek önemli olmadığı kanısında. Küresel zaman işleyişinden sorumlu kuruluş olan Uluslararası Ağırlık ve Ölçü Bürosu (BIPM), 2022’de artık saniyelerin 2035 yılına kadar kaldırılması yönünde oy kullanmıştı. Bu yeni araştırmanın böyle bir kararı nasıl etkileyeceği henüz bilinmiyor.

Yeni çalışmayı gözden geçiren ve Nature için bir yorum yazan Harvard Üniversitesi‘nden jeofizikçi Jerry X. Mitrovica,  bulguların şimdiye dek yaşanan deneyimler ile şu anda bizi çevreleyen teknoloji arasındaki ayrımı vurguladığı belirterek “İnsanlar olarak algılarımıza rağmen, Dünya mükemmel bir zaman tutucu değil” diyerek, bu bölünmenin nasıl halledileceğini sorguluyor:  “Gün tanımımıza saniyeler ekleyerek veya çıkararak bu uçurumu gidermeye devam mı edeceğiz, yoksa bu düzensiz farkı normal kabul edip sürekli düzeltme zahmetinden vazgeçecek miyiz?”

More in İklim Krizi

You may also like

Comments

Comments are closed.