Antarktika buzları tahmin edildiğinden daha kalın

Oliver Milman’ın The Guardian’da yayınlanan haberini, Yeşil Gazete gönüllü çevirmeni Elif İlik’in çevirisiyle sunuyoruz.

* * *

İlk kez uygulanan bir yöntemle, denizde yüzen buz kütleleri robotlarla incelendi ve kıtanın kenarlarını yoğun bir buz tabakasının çevrelediği ortaya çıktı.

Antarktika’nın daha önce ulaşılamayan alanlarının çığır açan üç boyutlu haritalamaları ile geniş kıtayı çevreleyen buzun düşünüldüğünden daha kalın olduğu anlaşıldı.

İngiltere, ABD ve Avustralya’dan bilim insanları Antarktika ‘ya yaptıkları araştırma gezileriyle 500.000 metrekarelik bir alanı kaplayan buzu, SeaBed adlı bir robotla analiz ettiler.

Bağımsız Denizaltı Aracı (AUV) Jaguar, Doğu Antarktika Denizi'ndeki fotoğraftaki buz kütlesinin üç boyutlu haritalarını çıkardı. Fotoğraf: WHOI
Bağımsız Denizaltı Aracı (AUV) Jaguar, Doğu Antarktika Denizi’nde çekilen fotoğraftaki buz kütlesinin üç boyutlu haritalarını çıkardı. Fotoğraf: WHOI

Araştırmada, bu kalınlığının ortalama 1,4m ve 5,5m arasında olduğu ve yer yer 16m’ye kadar çıktığı görüldü. Bilim insanları aynı zamanda haritalanan buzun %76’sının “deforme” olduğunu, yani büyük buz parçalarının birbirine çarparak daha büyük ve yoğun buz kütleleri oluşturduğunu keşfetti.

Bu araştırmayı yürüten ve Nature Geoscience dergisinde haklarında detaylı bilgilerin yayımlandığı ekip, araştırmanın geniş ve bakir buz alanlarını daha iyi anlama konusunda çok önemli bir dönüm noktası olduğunu söylüyor. Bulgular, buzun kalınlığının ve kapsamının nasıl değiştiğine ilişkin sonraki çalışmaların başlangıç noktasını oluşturacak.

Daha önce Antarktika’daki buz kalınlığının ölçümü, teknolojik imkanların yetersizliğinden dolayı gerçekleşememişti. Buzkıran gemileri, buzun içine yalnızca belirli bir oranda girebilmiş ve hiç biri, analiz yapabilmek için buzun çekirdeğinden bir parça almak amacıyla 5,5m’den daha derine gidememişti.

Bağımsız bir sualtı aracı (AUV) olan SeaBed, araştırma ekibi tarafından su altındaki 20-30 metrelik derinlikteki buz kalınlığını ölçmek için kullanıldı. Çim biçme makinesi gibi kullanılan ve iki metre uzunluğunda olan robot, su altındaki buz kütlelerini ölçmek ve bunların haritalarını çıkarmak için yukarıya dönük bir radar kullandı. Oşinografi robotları ise denizin tabanını inceledi.

Haritalandırma işlemi 2010 ve 2012 yıllarındaki iki araştırma gezisi sırasında yapıldı ve araştırmacılar Antarktika’nın Weddell, Bellingshausen ve Wilkes Land bölgelerinin kıyı alanlarında çalıştılar. Ekipler araştırmaya İngiliz Antarktika Araştırmaları, Tazmanya Deniz ve Antarktika Çalışmaları Enstitüsü ve (British Antarctic Survey, the Institute of Marine and Antarctic Studies in Tasmania) ve ABD’deki Woods Hole Oşinografi Enstitüsü’nden (Woods Hole Oceanographic Institution) katıldılar.

Deniz ve Antarktika Çalışmaları Enstitüsü’nden Dr. Guy Williams, araştırmanın Antarktika’daki buz kütlelerinin değişimini ölçmek adına önemli bir adım olduğunu söyledi.

Raporun yazarlarından biri olan Williams “Deniz buzu, kutup ikliminin önemli bir göstergesi ancak bunun kalınlığını ölçmek hep oldukça zor olmuştur” dedi. “Araştırma, yaptığımız uydu verileriyle birlikte, buzun röntgenini çekmek gibi bir şeydi. Ancak bu kısım, tüm buzun yalnızca posta pulu oranında bir parçasıydı.

Buradaki kilit nokta, araştırmanın beklenmedik gelişmeler sağlaması. Daha önce buz derinliğini ölçmek çok zordu. Yalnızca gemilerin güvertelerinden ya da buz çekirdeğinden gözlem ve ölçüm yapılabiliyordu.

Bu araştırmalar oldukça zorlu bir çalışma gerektiriyordu ancak yine de üstünkörü bir sonuç elde ediliyordu. Buzun yalnıza ince kısmını inceleyebiliyorduk. Bu durum, bir doktorun yalnızca cildi dürterek bir hastalığa teşhis koymasına benziyordu.”

Antarktika deniz buzunun haritasının çıkarılması

Williams araştırmacıların buz kalınlığının zaman içinde nasıl değiştiğini ölçmek için rutin araştırmalar yapacaklarını söyledi. İklim değişikliğine bağlı değişiklikleri takip etmenin yanı sıra, bölgede yaşayan kril gibi canlılar nedeniyle, araştırma deniz biyologlarının da ilgisini çekecek.

“Bu bilgi dünyamızı daha da genişleten bir adım. Ancak, daha geniş alanlarda daha uzun araştırma gezileri gerçekleştirmemiz gerekiyor. Asıl istediğimiz, tüm Antarktika’da kendi başına hareket eden ancak birbirine bağlı, bağımsız robotlardan oluşan bir ekip kurmak.”

Woods Hole Oşinografi Enstitüsü’nde mühendislik alanında çalışan ve laboratuvarında AUV’nin tasarlandığı, yapıldığı ve çalıştırıldığı bilim insanı Hanumant Singh, şunları söyledi: “Deniz buzunun alt kısmının haritasını çıkarmak için AUV’yi kullanmak yazılım, navigasyon ve akustik iletişim açısından oldukça zor.

AUV Jaguar Doğu Antarktika Denizi’nde. Fotoğraf: Peter Kimball/WHOI
AUV Jaguar Doğu Antarktika Denizi’nde. Fotoğraf: Peter Kimball/WHOI

“Burada ayrıntılı bir şekilde buz kütlesinin haritasını çıkarıyoruz ve buzun sıkı istifli olduğu kısımları düzeltiyoruz. Bu yüzden SeaBed’in manevra kabiliyeti ve stabilitesi bu tür bir uygulama için ideal. Yaptığımız işleri, özellikle karşılaştığımız bazı koşullar altındayken, daha büyük araçlarla yapabilmek oldukça zor olurdu.”

 

Haberin İngilizce Orjinali

Haber: Oliver Milman

Yeşil Gazete için çeviren: Elif İlik

(Yeşil Gazete, Guardian)

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

Yeni bilirkişi raporu: İliç’te ÇED raporu veren Kurum’un sorumluğu yok edildi

İliç maden faciasıyla ilgili hazırlanan yeni bilirkişi raporunda kapasite artışına izin veren ÇED raporunda imzası olan bakanlık yetkililerinde kusur bulunamadı.

Valilik, İstanbul’u şiddete karşı buluşmak isteyen kadınlara yine kapattı

İstanbul Valiliği, 25 Kasım Kadına Karşı Şiddeti Önleme Günü öncesinde kadınların eylemini yasakladı, Taksim'i ve buraya çıkan yolları kapattı.

Akkuyu NGS’de iş cinayeti: Çatı uçtu, bir işçi yaşamını yitirdi

Mersin'de şiddetli fırtınada Akkuyu Nükleer Güç Santrali Sipahili kampının çatısı uçtu. Bir işçi kopan çatıların düştüğü otomobilin altında kaldı, beş işçi yaralandı.

[COP29] Savunmasız ülkeler ve aktivistler nihai anlaşmaya tepkili: Adaletin ihlali!

Bakü İklim Görüşmeleri'nde gelişmekte olan ülkelere iklim finansmanı için sadece 300 milyar dolar taahhüt edilmesi bu ülkeler ve aktivistlerin sert tepkisiyle karşılandı.

[COP29] Nihai anlaşma sağlandı: Yılda 300 milyar dolar iklim finansmanı

Bakü'deki COP29 uzun tartışmaların ardından ve protestolar eşliğinde gelişmekte olan ülkelere yönelik iklim finansmanı için yılda 300 milyar dolar taahhüdüyle sona erdi. Hedef 2035'e kadar 1,3 trilyon dolar.

EN ÇOK OKUNANLAR