ManşetEmek

Aliağa gemi söküm işçilerinin eylemi devam ediyor: Gemileri yaktık, geri dönüş yok

0

Aliağa Gemi Söküm işçilerinin zam ve iyileştirilmiş çalışma koşulları talebiyle başlattığı iş bırakma eylemi onuncu gününde devam ediyor.

Aliağa Demokrasi Meydanı‘nda bir araya gelen gemi söküm işçileri taleplerini duyurdu. Bakırçay havzasında yaşamını yitiren işçiler için saygı duruşuyla başlayan basın açıklamasında gemi söküm işçileri çalışma koşullarını anlattı.

‘Gemileri yaktık geri dönüş yok’

İşçiler “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek”, “Gemileri yaktık geri dönüş yok”, “İşçiyiz, haklıyız kazanacağız”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz” ve “Zafer direnen emekçinin olacak” şeklinde sloganlar attı. Bir işçi “Bugün biz burada kaybedebiliriz ama yarın evlatlarımız kazanacak. Dolayısıyla burada hak hukuk mücadelesi veriyoruz. Hakkını almak isteyenler burada, başını eğmek isteyenler orada” dedi.

Açıklamaya İzmir ve Aliağa Emek ve Demokrasi Güçleri, ÇHD, Genel-İş, KESK, EMEP, TİP, Halkevleri, CHP, TKP gibi siyasi partiler, sendikalar ve dernekler destek verdi.

‘Gemi söküm cehennem, işçiler köle kalmayacak’

Aliağa Gemi Söküm işçileri adına basın açıklamasını okuyan Erdem Pektaş, “Bizler günlerdir insanca çalışma ve yaşam koşulları talebiyle direnen Aliağa Gemi Söküm işçileriyiz. Haklarımızı, alın terimizin karşılığını istiyoruz. Yıllardır tersane patronlarının bizlere reva gördüğü yaşamı, çalışma koşullarını kabul etmiyoruz. Günlerdir taleplerimizi tek tek sıraladık. Ancak görmeyen gözler, duymayan kulaklar için bir kez daha buradan haykırmak için toplandık” dedi.

Fotoğraf: Evrensel

‘İnsanca yaşanabilecek bir ücret istiyoruz’

Basın açıklamasında “Kardeşler diyoruz ki; Gemi söküm cehennem, işçiler köle kalmayacak! Dünya’nın üçüncü büyük, Avrupa’nın ise tek gemi söküm tersanesi olduğumuz ifade ediliyor. Yıllık 200 milyon dolarlık iş hacminden söz ediliyor. Tersane patronları kâr rekorları kırıyor. Ama biz, tersanede tüm değerleri yaratan işçiler olarak emeğimizin, alınterimizin karşılığını alamıyoruz. Her gün artan enflasyon karşısında biraz daha eziliyoruz. İnsanca yaşanabilecek bir ücret istiyoruz” ifadeleri kullanıldı. Ağır şartlarda çalışma koşullarının söz konusu olduğuna vurgu yapılan açıklamada, şu sözlere yer verildi:

“Ağır sanayi olmamıza rağmen, bu iş kolunda sayılmıyoruz. Uzayıp giden mesailer, sadece kağıt üzerinde kalan denetimler, alınmayan önlemler hemen her gün ölüme ya da sakatlanmalara davetiye çıkartıyor. Çoğu durumda işverenler Kişisel Koruyucu Donanımı ya kendimizin almasını istiyor ya da zamanında ve tam olarak dağıtmıyor. Sosyal tesisler neredeyse kullanılamaz durumda. Güvenli ve insanca çalışma koşulları istiyoruz.”

‘Güvencesiz çalışıyoruz’

İşçilerin güvencesiz çalıştığının belirtildiği açıklamada “Yağmur yağdığında ya da hava şartları kötü olduğunda çalışmıyoruz ve ücretlerimiz kesiliyor. SGK’larımız çalıştığımız gün kadar yatırılıyor. Mesai ücretlerimiz kesiliyor. Çoğu durumda maaşlarımızın bir kısmı bankaya bir kısmı elden veriliyor. Burada kuralsızlık kural haline gelmiş bulunuyor” denildi. “Düşünün ki, her bir işçinin en doğal ve temel hakkı olan yıllık izin için biz Gemi Söküm işçisinin direnmesi, talep etmesi gerekiyor” ifadelerini kullanıldığı açıklamada şu sözlere yer verildi:

“Mazeret izinlerinin ücretlerden kesilmemesi, resmi tatillerin ek mesai ücretleri üzerinden hesaplanması zaten olması gereken başlıklarken, biz Gemi Söküm işçileri için mücadele konusu durumunda. Bu liste daha da uzatılabilir. Arkadaşlar; Tersanelerde birileri hukuksuzluk arıyorsa, tersane patronlarının bizlere dayattığı çalışma koşullarına, kuralsızlıklara baksın! Ancak bizler artık yeter diyoruz!”

‘Haklarımızı istiyor, bunun için direniyoruz’

“Artık haklarımızı istiyoruz. Artık yan yana geldik, birlik olduk ve taleplerimizin bir an önce karşılanmasını istiyoruz. Bunun için direniyoruz” diyen işçilerin talepleri şöyle:

“Biz ne mi istiyoruz? Öncelikle üç maddelik kırmızı çizgimiz var. Bunlar;
1- Ücretlerimize zam yapılmasını istiyoruz.
2-Haklı taleplerimizden kaynaklı gerçekleştirdiğimiz eylemlerimizden kaynaklı kimsenin işten atılmayacağına dair güvence istiyoruz. Açılan davanın geri çekilmesini bekliyoruz.
3- Taleplerimiz ve temsilcilerimiz protokol altına alınarak tanınsın istiyoruz.”

İşçilerin eylemin ilk gününde belirlediği talepler ise şunlar:

“1-Maaşların alınan ücret üzerinden bankaya yatırılması istiyoruz.
2-Mesai saat ücretlerinin 4 saatinin 1 yevmiye olması istiyoruz.
3-Hava olumsuz koşullarında çalışılmaması durumunda yevmiyelerin kesilmemesini istiyoruz.
4-KKD’lerin (Kişisel Koruyucu Donanım) zamanında eksiksiz dağıtılmasını istiyoruz.
5-Oksijen lambalarının bakımı ve eksikliklerinin giderilmesini istiyoruz.
6-Sigortaların kesilmemesini istiyoruz.
7-Sosyal tesislerin düzeltilmesini istiyoruz.
8- Mazeret izinlerinin yevmiyeden kesilmemesini istiyoruz.
9-Resmi tatillerin ekstra mesai olarak verilmesini istiyoruz.
10-Yıllık izinlerin verilmesini istiyoruz.
11-Mevcut sertifikanın bütün şantiyelerde geçerli olmasını istiyoruz.
12-İşe giriş kısmında sağlık raporu ücretinin işveren tarafından karşılanmasını istiyoruz.
13- Zamların 6 ayda bir yapılmasını istiyoruz.
14- Gemi sökümün ağır sanayi olarak tanınmasını istiyoruz.

‘Direne direne kazanacağız’

Talepleri sürdürülene kadar mücadelelerini sürdüreceklerini belirten işçiler son olarak şu ifadeleri kullandı:

“İlk günden bu tarafa, ‘direne direne kazanacağız’ sloganını haykırıyoruz. Haklı ve meşru mücadelemizin karşısında olanlar, kazanacağımızı yaşayarak görecekler, buna inanıyoruz. Sadece kendimiz için değil işçi sınıfı için direniyoruz. Bugün ülkenin dört bir tarafından hakkına, emeğine, alınterine ve geleceğine sahip çıkan kardeşlerimiz mücadele ediyor. Onları ve hak mücadelelerini selamlıyoruz. Onların bizlere gönderdiği dayanışma mesajlarının mücadelemizde bizlere güç verdiğini ifade etmek istiyoruz. Yaşasın sınıf dayanışması diyoruz. Birleşe birleşe kazanacağız!
İşçilerin birliği sermayeyi yenecek!”

More in Manşet

You may also like

Comments

Comments are closed.