İfade Özgürlüğüİnsan HaklarıManşetTürkiye

Adalet Bakanlığı’ndan AYM’ye Can Atalay ‘görüşü’: Ret kararı yerinde, AYM’nin geçmiş kararlarına katılmıyoruz

0

Adalet Bakanlığı, Gezi Davası’nda 18 yıl hapse mahkum edildikten sonra Türkiye İşçi Partisi’nden (TİP)  milletvekili seçilen ve sonuç kesin hükme bağlanmamasına rağmen tahliye edilmeyen avukat Can Atalay’ın yaptığı bireysel başvuruya yönelik görüşünü Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi.

Atalay’ın tahliye talebini reddeden Yargıtay’ın kararını anımsatan bakanlık, bu kararın yerinde olduğunu savundu; AYM’nin konuyla ilgili geçmişte verdiği kararlara da katılmadığını ifade etti.

T24’ten Gökçer Tahincioğlu’nun haberine göre; bakanlıktan AYM’ye gönderilen yazıda Atalay’ın, “kamuoyunda Gezi Parkı eylemleri” olarak bilinen olaylar nedeniyle yargılandığı ve “anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etmeye yardım” suçundan 18 yıl hapse mahkum edildiği anımsatıldı. Kararın istinaf mahkemesince de yerinde bulunduğu vurgulanan yazıda,  anayasanın 14. maddesine göre milletvekili dokunulmazlığı kazanılmadan önce vatanın ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğüne ve insan haklarına dayanan demokratik ve laik cumhuriyete yönelik işlenen suçlarla ilgili soruşturma ve davaların dokunulmazlık kapsamında olmadığı ifade edildi.

Yargıtay’ın da Atalay’ın işlediği iddia edilen suçun bu kapsama girdiğine, dokunulmazlıktan faydalanamayacağına karar verdiği belirtildi.

‘AYM’nin yetkisinde değil’

Yazıda, Anayasa Mahkemesi’nin geçmişte, milletvekilleri Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Leyla Güven ile ilgili olarak verdiği kararlarda anayasanın 14. Maddesinin hangi suçları kapsadığının açıkça belirtilmediğini, bu suçların hangileri olduğunun yasa koyucu tarafından belirlenmesi gerektiğini kayıt altında aldığı Yargıtay’ın kararı alıntılanarak vurgulandı; AYM’nin, 14. Maddenin, “salt yargı organlarının kararlarıyla anlamlı bir şekilde belirlemeye ve böylece belirlilik ve öngörülebilirliği sağlayacak şekilde yorumlamaya elverişli olmadığı” yorumunu yaptığı ifade edildi.

“… asli görevi norm denetimi olan Anayasa Mahkemesi’nin bir anayasa hükmüne yönelik inceleme ve denetleme yetkisinin şekil bakımından denetleme ile sınırlı olduğu ve tali nitelikteki bireysel başvuru yolu ile bir anayasa hükmünün yürürlükten kaldırılamayacağı veya uygulanmasının olanaksız hale getirilemeyeceği dikkate alındığında Anayasa Mahkemesi’nin meri anayasa normunu esastan iptal etme yetkisinin bulunmadığı, anayasa değişikliklerini sadece şekil bakımından inceleyip denetleyebildiği ve bireysel başvuru yoluyla meri anayasa normunun uygulanmasının ortadan kaldıracak veya işlevsiz hale getirecek şekilde bir karar vermesinin hukuken mümkün olmadığı…”

‘Yasama dokunulmazlığından yararlanamaz’

Bakanlığın görüş yazısında Yargıtay’ın; “Atalay’ın ceza aldığı cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs etme suçunun Anayasa’nın 14. maddesi kapsamında yer alması ve soruşturmasına seçimden önce başlanmış olması dikkate alındığında Anayasa’nın dokunulmazlıklarla ilgili 83 üncü maddesinin ikinci fıkrasının ikinci cümlesi uyarınca yasama dokunulmazlığından faydalanamayacağı kanaatine varılmakla yargılamanın genel usul hükümlerine göre devam etmesi gerektiği sonucuna ulaşılmıştır” şeklindeki kararı tekrarlanarak Atalay’ın tahliye edilmesine karşı çıkıldı.

You may also like

Comments

Comments are closed.