DünyaManşet

ABD’de fast food işçilerinin grevi ülke çapında genişliyor

0
Fast Food işçilerinin sloganı afişlerde, "15 dolar için savaşıyoruz" şeklinde özetlenmiş

Haftasonuna girerken, ABD’de 100’den fazla yerleşim yerinde 15 binden fazla fast-food işçisi “yaşanabilir ücret” talebiyle grevde ve eylemdeydi. Saati 15 dolar brüt ücret, daha insani çalışma koşulları, ve sendikalaşmayı teşvik amacıyla uzun süreli bir kampanya yürütüyorlar. Perşembe akşamı, 400 işçi çeşitli kentlerde şiddetsiz sivil itaatsizlik eylemleriyle iş çıkışı saatinde trafiği kapattıkları için gözaltına alındı.

Fast Food işçilerinin sloganı afişlerde, "15 dolar için savaşıyoruz" şeklinde özetlenmiş

Fast Food işçilerinin sloganı afişlerde, “15 dolar için savaşıyoruz” şeklinde özetlenmiş

Kampanya için ne eski yöntem talepleri edilinceye kadar uzun vadeli grev mümkün bu sektörde, ne de hemen bir sonuç bekliyorlar, çok uzun bir mücadele içinde gündelik grevler ve eylemler oluyor. İşçiler, gözaltına alındıkları şiddetsiz eyleme dair, bu yöntemle sorunlara dikkat çekerek işveren şirketleri utandırmak ve masaya oturtmak niyetinde olduklarını açıklıyor.

Fast Food Çalışanlarının ilk Talebi Kiralarını Ödeyebilmek

ABD’de bir fast-food işçisinin ortalama brüt geliri saati 8.75 dolar. Eskiden bu, ergenlerin geçici olarak çalıştığı bir sektör izlenimi yaygınken, artık işçilerin %77’si 20 yaş ve üzerindeler. Sözkonusu ücret, ülkenin neredeyse hiçbir yerinde hayatlarını idame ettirmelerine izin veren bir gelir sağlamıyor, ve sosyal yardım desteği ile ancak hayatta kalabilen işçilerin dertleri, sadece kiralarını ödeyebilecek kadar para kazanmak.

Birçok işçinin dile getirdiği diğer sorun ve talepler arasında, daha iyi çalışma koşulları ve sağlık hakları başı çekiyor. Sık dile getirilen bir hikâye hasta olsalar bile işe gidip ayni performansla çalışmalarının beklenmesi. Diğer bir şikayet ise yeterince saat çalışmalarına izin verilmemesi.

Sendikalaşma Artsın

Kampanya taleplerinin diğer bir tanesi ise işverene değil, diğer işçilere yönelik ve sendikalaşma oranını artırmak isteği; böylece toplu müzakere gücünü artırmak niyetindeler. Genellikle düşük eğitimli ve vasıfsız işçiler arasında yürütülen bu sendikalaşma çalışması güç; zira pozisyonlarda çalışanlar uzun süre kalmıyor, ve yerlerine geçecek birçok başka aday var. Yine de, 3 milyon üyeli Servis İşçileri Uluslararası Sendikası (SEIU) bu konuda çaba gösteriyor; zira sektörde haklar ancak böyle kazanılacağı gibi, ülkede ve genel olarak servis sektöründe sendikalaşma oranını, üstelik değişen ekonomide, artırmak ancak böyle mümkün. Son olarak, fast-food sektörünün bu mücadelesine evde bakıcılık hizmeti veren işçiler de aynı ortak kampanyanın bir parçası olarak katıldılar.

Taleplerin, özellikle vasıfsız işçilerden geliyor olması sebebiyle çok yüksek olduğunu düşünenler yok değil ABD toplumunda. Karşı argümanlardan biri bildik piyasa dinamikleri iken, diğeri francheise sistemiyle çalışan bu şirketlerde işverenin küçük işletmeci olduğu savı. Hükümet’in işçi ilişkileri kurulu da bu son noktada karar kılmış vaziyette. İşçiler ve kampanyaları ise, taleplerinin aşırı olmadığını, zira tek istediklerinin “yaşanabilir bir ücret” olduğunu hatırlatıyorlar. Düşük ücret aldıkları müddetçe, sosyal yardımlaşma fonlarından faydalanmaları gerekeceğini, son yılda bu yükün 7 milyar dolar olduğunu, bunun dev şirketler daha az ücret ödesin diye vergi mükelleflerinin cebinden çıktığını hatırlatıyorlar. Franchise sistemine rağmen, franchising anlaşmalarında nasıl her detayın şirketlerce belirlendiğini, nihayetinde son dört senede kârlarını %130 artıran McDonalds gibi şirketlerin mesul olduğunu söylüyorlar. En etik argüman bunun bir yaşanabilir gelir hakkı meselesi olması ise de en basit argümanları “biz kazanırsak ekonomi de kazanır”.

2012’de Seattle’da Başlayan Eylemler Yaygınlaşıyor

Eylemler gittikçe yaygınlaşıyor. 2012 Sonbaharında Seattle’da başlayan grevler, eylemlerin gittikçe daha fazla şehire yayılmasıyla birlikte, işyerlerinde de birkaç kat daha fazla katılım kazandıkları dile getirdikleri arasında. Seattle şehri ve birkaç başka şehir ve küçük işveren 15 dolar brüt ücreti kabul ettiler bile. ABD başkanı Obama da, ABD’de (her ne hikmetse) 1 Eylül’de kutlanan işçi bayramında konuşmasında bu kampanyaya açıkça ve adres göstererek destek verdi; herkesin yaşanılabilr bir ücreti hak ettiğini, bunun mantıklı olduğunu söyledi.

Bu hareket ülkedeki asgari ücreti 15 dolara yükseltme kampanyası ile de örtüşüyor. Müspet tepkilere, kazanımlara rağmen, kampanya karşısındaki şirketlerin gücünü azımsamıyor ve uzun soluklu bir mücadeleye hazırlıklı.

 

Derleyen: Alidost Numan – Yeşil Gazete

(Democracy Now, The Guardian, SEIU.org, Bloomberg News, The Atlantic, Yeşil Gazete)

More in Dünya

You may also like

Comments

Comments are closed.