Dünya Meteoroloji Örgütü‘nün (WMO) İklim İzleme ve Politikalar Departmanı Müdürü Dr. Omar Baddour, “Sera gazı yoğunluğunun küresel sıcaklıkları artırmasıyla, sıcak dalgaları daha sık ve yoğun şekilde görülüyor” dedi.
WMO’ya göre, sıcak dalgaları artık daha erken başlayıp daha geç sona eriyor ve bu durum insan hayatını tehlikeye sokan ve çevre üzerinde ciddi etkilere yol açan bir kriz halini alıyor.
BBC‘nin aktardığına göre, Birleşik Krallık Meteoroloji Dairesi‘nden (Met Office) iklim uzmanı Nikos Christidis ise “İnsan kaynaklı iklim değişikliği olmasaydı, Haziran’da ABD’nin ve Kanada’nın batısında sıcaklık rekorları kırılması imkansızdı” değerlendirmesini yaptı.
Ülkede görülen aşırı sıcak havayla ilgili bilgiler paylaşan Kanada hükümetinin Çevre ve İklim Kurumu da (ECCC), “Bu tarihi olayı anlatmaya kelimeler yetmiyor” mesajını paylaştı.
Greta Thunberg: Medya hala plajlardaki mutlu insanları gösteriyor
İsveçli çevre aktivisti Greta Thunberg, Dünya Meteoroloji Örgütü’nün Twitter mesajını paylaşarak, medyanın iklim kriziyle yüksek sıcaklık arasındaki ilişkiyi kuramadığı eleştirisini yaptı:
“Birçok medya kuruluşu bağlantıyı kuramıyor. Bunun yerine plajlardaki, havuzlardaki mutlu insanları gösteriyorlar. Birçok kişi aşırı sıcak nedeniyle ölüyor.”
This is what WMO says. Yet, again, many media outlets fail to make the connection. Instead they show happy people on beaches, pools or playing in fountains. Now scores of people have died from the heatwave and the record breaking Canadian town's on fire.#FaceTheClimateEmergency https://t.co/fz5W9nNKTQ
— Greta Thunberg (@GretaThunberg) July 1, 2021
Gece sıcaklığı, gündüz normallerinin üzerinde
ECCC‘den meteoroloji uzmanı Armel Castellan, yüksek sıcaklıkların insanları biyolojik olarak nasıl etkilediğini anlattı:
“Her sabah daha da sıcak bir havaya uyanıyoruz. İnsan bedenini susuz bırakan bu sıcaklıklar büyük tehlike oluşturuyor. Gece sıcaklık düşmesine rağmen, normalde gündüz görülen sıcaklık değerinin üstünde kalıyor. Oysa bedenimiz geceleri bir miktar serinleyip ertesi günkü sıcaklığa hazır hale gelmeye ihtiyaç duyuyor.
Sahil kesimindeki evlerin yüzde 40’ından daha azında klima var. İnsanlar biraz olsun serinlemek için kütüphanelere ve alışveriş merkezlerine gidiyor.”
İklim krizi tetikliyor
Dünyada ölçülen ortalama sıcaklıklar, sanayi öncesi döneme göre 1,2 santigrat derece artmış durumda. Uzmanlar bu artışın 1,5 derecede tutulmasının küresel ısınmanın etkilerini hafifleteceği görüşünde. Ancak mevcut eğilim, bu eşiğe öngörülenden daha hızlı ulaşılacağını gösteriyor.
Küresel ısınmanın 1,5°C yerine 2°C düzeyine yükselmesi, 420 milyon kişinin daha sıcak hava dalgalarının etkisinde kalması anlamına gelecek.
İklim değişikliğiyle bağlantılı riskler arasında, sağlık sorunları, yaşam alanlarının yok olması, gıda güvenliği sorunları, su kaynaklarının yitirilmesi, ekonomik ve sosyal sorunlar sayılıyor.
Aşırı sıcaklarda ne yapmalı?
Türkiye’yi de etkisi altına alan sıcak dalgasına karşı Dünya Sağlık Örgütü’nün önerileri şöyle:
- Çok sık vakit geçirilen alanları serin tutmaya çalışın. Oda sıcaklığı gün içinde 32 derecenin, gece boyunca 24 derecenin altında olmalı. Bu, 60 yaş üzeri veya kronik sağlık sorunu olanlar için ayrıca önemli.
- Geceleri ve sabah erken saatlerde serin havadan faydalanmak için pencerelerin hepsini açın.
- Evin içerisindeki ısı miktarını azaltmak için özellikle gün içinde güneşe bakan pencerelerdeki panjur ya da perdeleri kapatın. Yapay aydınlatma ve mümkün olduğunca çok sayıda elektrikli cihazı kullanım dışı bırakın.
- Vücut sıcaklığını dengede tutmak için bol su için.
- Günün en sıcak zamanlarında, özellikle öğle ve öğleden sonraları dışarıda kalmamaya çalışın.
- Vücudu çok zorlayan ağır fiziksel aktiviteleri gün içerisinde yapmayın. Bunun için en ideal saat sabah 04:00 ile 07:00 arası.
- Mümkün olduğunca gölgede kalın, şapka ve güneş gözlüksüz dışarı çıkmayın.
- Soğuk duş alın, sık sık soğuk bez ve havlularla vücudu serinletin.
- Kıyafet seçiminde doğal, hafif ve bol kumaşları tercih edin.
- Çok sıvı almak yararlı ancak alkol ve kafein ve şekerden uzak durun.
- Sık sık ve küçük porsiyonlar halinde yemek yiyin.