AYM’den Festus Okey’in ailesine tazminat kararı

2007'de Beyoğlu Asayiş Şube Müdürlüğü'nde polis kurşunuyla ölen Festus Okey’in kardeşine yaşam hakkı ihlali gerekçesiyle 80 bin TL tazminat ödenecek.
 

25 yaşındaki Nijeryalı Okey, 2005’te futbol oynamak için geldiği Türkiye‘de, 20 Ağustos 2007’de arkadaşı M.O. ile birlikte Beyoğlu’nda sivil polislerce gözaltına alınmıştı. Beyoğlu Asayiş Şube Müdürlüğü’ne götürülen Okey, burada silahla vurularak öldürüldü. 

Başta ailesi olmak üzere birçok sivil toplum örgütünün ısrarlı takibiyle yargılama çok ağır da olsa yürütüldü. 4 Kasım 2020’de yeniden yargılamanın yapıldığı İstanbul 21. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmada savcı, polis memuru C.Y. için altı yıl hapis cezası talep etti. 

Festus Okey’in kardeşi Tochukwu Gamaliah Ogu’nun 2018 yılında yaptığı başvuru ise AYM tarafından gündeme alındı. Yüksek Mahkeme kararında şu ifadelere yer verdi: 

Gözaltına alınan kişinin polis karakolunda öldürülmesi söz konusudur. Olayda yetkili merciler tarafından öldürmenin Anyasa’nın 17. maddesinde belirtilen meşru amaçlarla gerçekleştirildiğinin tespit edilmediği, bilakis kaçma girişimini engelleme ya da meşru savunma ve bu savunmada sınırın aşılması gibi durumların söz konusu olmadığının açıklandığı görülmektedir.

Kamu gücünün kontrolü altında tutulan bir kişinin devletin bir görevlisi tarafından öldürüldüğü olayda devletin yaşam hakkı kapsamındaki öldürmemeye ilişkin negatif yükümlülüğünün ihlal edildiği kanaatine varılmıştır.”

Tazminat kararı

Anayasa Mahkemesi hükmü şöyle: 

  • Bazı kamu görevlileri hakkında yürütülen soruşturmada yaşam hakkı kapsamında etkili ceza soruşturması yürütülmesi yükümlülüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddianın başvuru yollarının tüketilmemesi nedeniyle kabul edilemez olduğuna,
  • Yaşam hakkıyla bağlantılı olarak ayrımcılık boyutuyla eşitlik ilkesinin ihlal edildiğine ilişkin iddianın açıkça dayanaktan yoksun olması nedeniyle kabul edilemez olduğuna,
  • Yaşam hakkı kapsamında öldürmeme yükümlülüğü ile etkili ceza soruşturması yürütülmesi yükümlülüğünün ihlal edildiğine ilişkin iddiaların kabul edilebilir olduğuna,
  • Anayasa’nın 17. maddesinde güvence altına alınan yaşam hakkının usul ve maddi boyutlarının ihlal edildiğine,
  • Başvurucuya net 80 bin TL manevi tazminat ödenmesine karar verildi.

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR