TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile bağlı kurum ve kuruluşların 2021 yılı bütçelerinin görüşmeleri yapıldı. Komisyon görüşmesinde söz alan CHP Milletvekili Sera Kadıgil, sanata ayrılan bütçenin azlığına tepki gösterdi.
Kadıgil ayrılan 6 milyar 16 milyonluk bütçe hakkında “Kültür Bakanlığı’na reva görülen bir yıllık bütçe Osmangazi Köprüsü’nden geçemeyen arabalara 2020 yılının ilk altı ayında ödenenden az” ifadelerini kullandı.
‘Muzır neşriyat diye bir şey icat edildi’
CHP’li Kadıgil Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’un geçen yıl bandroller üzerinden kurduğu “Türkiye’de sansür kesinlikle yapılmamaktadır” cümlesinin oldukça iddialı bir cümle olduğunu belirterek şunları söyledi:
‘Muzır neşriyat’ diye bir şey icat ettiler. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı işine gelmeyen bütün yayınları çatır çatır yasaklıyor. Bundan bilginiz var mı? Neşeli Günler, Adile Naşit’in filmi bilirsiniz. Şener Şen’in canlandırdığı Rıza’nın ‘İçişleri Bakanı arkadaşımdır, aradım’ cümlesini yasakladılar. Böyle saçmalıklar yaşanırken siz ‘Türkiye’de sansür yok” cümlesini kuruyorsunuz.
Bu cümleyi kurduğunuz günlerde Ankara Birlik Tiyatrosu, Malatya’da oyun oynamak için başvuru yaptı. Fakat salon verilmedi kendilerine. Önerge ile size sorduk; ‘Neden?’ Siz de yolladığım önergeye şöyle cevap verdiniz: ‘Hayır, orada tadilat vardı, o yüzden tahsis yapılamadı.’ Ama bence ayıp ettiniz bu cevapla çünkü 15 Aralık’ta oyun oynanmasına izin verilmeyen yerde 9,11,12 Aralıkta başka oyunlar sahnelendi, 16’sında etkinlik, 17’sinde konser, 20’sindeyse anma gecesi düzenlendi.
‘Kayıp eserler nerede?’
Müze ve üniversitelerdeki kayıp eserleri de gündeme getiren Kadıgil, Gaziantep Zeugma Müzesi’nde görev yapan arkeolog Merve Kaçmış’ın envantersiz eserlerin üzerine zimmetlenmesi için mobbing yapılması sonucu intihar ettiğini de hatırlattı:
4 bin 399 adet kültür varlığının başka ülkelerden ülkemize geri getirildiğini söylüyorsunuz, çok da güzel yapıyorsunuz. Benim de çok içimi yakıyor yurt dışındaki müzelerde özellikle Anadolu’dan kopartılıp götürülen eserleri görmek. Bu konuda teşekkür ediyorum ama mesela Zeugma Mozaik Müzesi’nde 10 eser kayıp, Antalya’da ki bir arkadaşımız intihar etti hatırlarsanız o dönemi- Antalya Arkeoloji Müzesi’nde inceleme başlattınız hala sonucunu bekliyoruz.
Resim ve Heykel Müzesi’nden 302 tablo kayıp hâlâ bulunamadı ve Sayıştay diyor ki; ‘2 üniversiteden 844 eserimiz şu anda kayıp.’ Yani yurt dışından eser getirmeniz iyi, güzel ama bu yaptığınız maalesef tavanımız şakır şakır akarken yerleri silmeye benziyor.
‘Yardımlar sanatçının dişinin kovuğuna gitmiyor’
Pandemi koşullarından etkilenen dizi sektöründeki çalışanları ve tiyatroları da gündeme getiren Sera Kadıgil, “Türkiye’de bir tiyatronun aylık kirası 5-10 bin lira, insanlara kişi başı, tiyatro başı düşen desteğiniz, teşvikiniz 15 ile 25 bin TL; yedi aydır kimse perde açamıyor yani dişinin kovuğuna gitmeyen yardımlar var” ifadelerini kullandı.
Sanata bu kadar para ayrılırken çok fazla paranın da çarçur edildiğini belirten Kadıgil, “Kolombiya dediğimiz devlet, 20 milyon dolar harcadı, bizim 8 katımız harcadı. Almanya, İspanya, Amerika örneği vermiyorum size. Bu bütçeler Türkiye’nin sanatçısına, Türkiye’nin tiyatrosuna reva görülebilecek bütçeler değildir” dedi.
CHP’li milltetvekili konuşmasını “Biz sizden bir şeyler istiyoruz artık Sayın Bakan, biz sizden bir şeyler istiyoruz tiyatrolar adına. Çünkü tiyatrolarımız çöküyor, müzisyenlerimiz intihar ediyor, sahneler kapanıyor, sinema salonları kapanıyor. Paranız yok biliyorum ama eğer siz Bakansanız, ben elinizi masaya vurmanızı ve otoyollara, yandaş müteahhitlere verdiğiniz paranın bir kısmını, bir zahmet, bu Türkiye’nin sanatçılarına ayırmanızı rica ediyorum” sözleriyle tamamladı.
