Manisa’daki JES projesine yürütmeyi durdurma kararı

Gerekçe olarak projenin çevrenin korunması, sürdürülebilir çevre ve kalkınma ilkeleri ve kamu yararı ile bağdaşmaması ve "ÇED Gerekli Değildir" kararının hukuka uygun olmaması gösterildi.  

Manisa’nın üzümleriyle meşhur Alaşehir ilçesindeki tarımsal üretimi büyük ölçüde etkileyen Jeotermal Enerji Santrali (JES) için mahkeme yürütmeyi durdurma kararı verdi.

Ekoloji Birliği’nde yer alan habere göre Manisa 2’nci İdare Mahkemesi gerekçe olarak projenin “çevrenin korunması, sürdürülebilir çevre ve kalkınma ilkeleri ve kamu yararı ile bağdaşmamasını” ve verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararının “hukuka uygun olmamasını” gösterdi.

‘Alaşehir Çayı için büyük tehlike’

Tepeköy ve Baklacı mahalleleri ova mevkiinde Enerji Üretim A.Ş tarafından yapılması planlanan ve Valilikçe “ÇED Gerekli Değildir” kararı verilen Özmen 4 JES (19,9 MWe) projesinin iptali talebiyle dava açılmıştı.

Açılan davanın gerekçesi olarak “bölgenin tarım bölgesi ve büyük ova statüsü ile koruma kapsamında olduğu, kurulmak istenen santralin Alaşehir Çayı’na da çok yakın olduğu, Alaşehir de birçok sondaj kuyusunda Alaşehir Çayına ve kanallara jeotermal atık sıvı bırakıldığı, bu nedenle anılan projenin Alaşehir Çayı için büyük bir tehlike oluşturacağı” kaydedilmişti.

JES’lerden salınan buharın havayı kirletmesi ve yağmurlarla üzüm bağlarını üzerine dökülmesi nedeniyle üzüm üreticileri çareyi bağlarının üzerini naylon örtü ile kapatmakta bulmuşlar.

Ayrıca böyle bir bölgede ve mahalde JES projesi için verilen “ÇED Gerekli Değildir” kararında kamu yararı bulunmadığı belirtilerek projenin iptali ile yürütmesinin durdurulması talep edilmişti.

Mahkeme: Telafisi güç ya da imkansız zarar doğuracak

Avukat Akın Yakan tarafından yapılan açıklamaya göre mahkeme kararında projenin uygulanması durumunda telafisi güç ya da imkansız zararların doğacağı vurgulandı. Mahkeme tarafından tebliğ edilen açıklamada şu ifadeler kullanıldı:

Açıklanan nedenlerle; hukuka aykırılığı açık olan dava konusu işlemin, uygulanması hâlinde telâfisi güç zararlar meydana gelebileceğinden 2577 sayılı Kanun’un 27 inci maddesi uyarınca teminat alınmaksızın yürütmesinin durdurulmasına, aynı Kanun’un 20/A maddesi uyarınca itiraz yolu kapalı olmak üzere, 02/04/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

 

 

İLGİLİ HABERLER

İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer bağımlılığı ve kömürden çıkış projeksiyonu olmaması eleştiriliyor.

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli çevre düzeni planı değişikliği kararlarını hukuka aykırı bularak iptal etti.

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi...

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı...

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen,...

EN ÇOK OKUNANLAR