Belçika’nın iki nükleer enerji santralinde meydana gelen çatlaklar endişeye yol açtı.
Çatlaklara tesiste kullanılan malzemenin aşınmasının neden olabileceği belirtilirken bu durumdan sadece iki değil, çok sayıda nükleer tesisin etkilenmiş olabileceği konusu ise endişeleri daha da artırdı. Korozyon uzmanları Belçika’nın Doel 3 ve Tihange 2 adlı nükleer enerji santrallerinde binlerce çatlak buldu. Santrallerde yüksek basınçlı hazneler bulunduğundan, çatlaklar nedeniyle bunların dayanıklılığını kaybetmesi sonucu radyoaktif sızıntıların ortaya çıkabileceğine dikkat çekiliyor.
Belçika Nükleer Denetim Dairesi (FANC) Genel Direktörü Jan Bens, Belçika nükleer enerji tesislerinde saptanan bu çatlakların tüm nükleer enerji sektörü için global bir sorun oluşturabileceğine işaret ediyor. Uluslararası çevre örgütü Greenpeace’e bağlı atom fizikçi, nükleer uzman Heinz Smital şunları da ekliyor: “Belçika’nın Mol kentindeki Nükleer Araştırma Merkezi’nde radyoaktif ışınlarla yapılan testlerde de, tesisteki malzemelerin mekanik açıdan tahmin edilenden çok daha büyük oranda aşındığı saptanmıştı.”
Belçika’daki Leuven Üniversitesi’nde nükleer malzeme aşınması konusunda uzman olan Walter Bogaerts, dünya çapında aşınma konusuna gerekli önemin verilmediğini vurguluyor. Aynı alanda uzman olan Digby MacDonald ile Walter Bogaerts, nükleer tesisleri işleten ve bunları denetleyen devlet kurumlarına tavsiyede bulunarak, dünya çapında tüm nükleer enerji tesislerinin ultrason ile çatlaklar olup olmadığını ayrıntılı bir biçimde araştırmaları talebinde bulundu.
Greenpeace, Belçika Nükleer Denetim Dairesi’ni (FANC) mahkemeye vererek yapılan araştırmaların ayrıntılı sonuçları konusunda belgelerin kendisine verilmesini sağlamıştı. Belçika’daki gelişmelere tepki veren Alman Çevre Bakanlığı, Belçika Nükleer Denetim Dairesi ile ilişkiye geçerek elindeki yeni bilgileri paylaşmasını ve bunların Almanya’ya da uygulanıp uygulanmayacağını bildirmesini istedi.
(Sabah)