Muğla‘nın Milas ilçesinin kıyılarında başlayan orman yangını, Ören‘deki Kemerköy Termik Santrali’nin bir-iki kilometre mesafesine kadar yaklaşmış durumda.
Santral şirketi tarafından yapılan açıklamada yangının santrale sıçramasına karşı “gerekli önlemlerin alındığı” belirtildi. Ancak bölge halkı oldukça tedirgin ve açıklamaları yeterli bulmuyor. Peki böyle bir felaketin yaşanması halinde yaşanması beklenen tehlikeler neler?
TMMOB Makine Mühendisleri Odası Enerji Komisyonu üyesi Orhan Aytaç, Yeşil Gazete’ye yaptığı açıklamada santral içerisinde yanıcı ve patlayıcı özellik gösteren maddeler bulunduğunu anlattı.
Bunlardan en tehlikelisi ise jeneratörlerin soğutmasında kullanılan hidrojen gazı. Hidrojen üretme tesisinden çıkan gaz, daha sonra kullanılabilmek üzere tanklarda depolanıyor. Yangının bu tanklara sıçraması ise büyük bir felaket anlamına geliyor.
Kemerköy Termik Santrali’nin eski müdürü Muzaffer Başaran ile görüştüklerini belirten Aytaç, tankların boşaltılarak yerine su konulduğu ve bu tehlikenin önüne geçildiği bilgisini aldığını söyledi.
Ancak tesisteki nispeten daha az miktardaki hidrojen gazı ise hala duruyor. Bunu da Enerji Piyasaları İşletme A.Ş. (EPİAŞ) verilerinden anlıyoruz. Verilere göre santralin iki ünitesi yangın tehlikesine rağmen 3 Ağustos gecesinde de çalışmaya devam etmiş.
Hidrojenin tamamının boşaltılması durumunda santralin çalışmasının mümkün olmayacağını belirten Aytaç, “Tankın boşaltıldığını ancak hidrojen üretme tesisinin çalıştığını öğrendim. Bir kısmı ise acil durumda kullanılmak üzere tüplerde tutuluyor” dedi.
Santralin içindeki tüplerin de tehlike oluşturabileceğini ifade eden Aytaç, “Tehlikeli ancak dışarıdaki tanklar kadar değil. Hidrojen, tüplerde ve tesiste tankta olduğundan çok daha korunaklı şekilde muhafaza ediliyor” bilgisini paylaştı.
Santral içerisinde tehlike yaratan bir başka madde ise bir akaryakıt türü olan fuel oil. Santraller her ne kadar kömürle çalışsa da faaliyete başlatılması fuel oil aracılığıyla oluyor. Bu sebeple santrallerde fuel oil de depolanıyor.
Muzaffer Başaran yaptığı açıklamalarda bu maddenin de santral bölgesinden uzaklaştırıldığını söyledi.
Yanıcı özellik gösteren bakım yağları hakkında ise bir açıklama yok. Aytaç, “Klasik mekanik teçihizat olarak santrallerde varil içerisinde bakım yağları tutulur. Bu maddeler de yanıcı özellik gösterir” dedi.
Ve tabii ki santralin yakacak olarak kullandığı kömür diğer tehlikeli unsurlardan. Kömürün yalnızca belirli durumlarda patlayıcı özellik gösterebileceğini belirten Orhan Aytaç, “Patlayıcı özellik gösterebilmesi için kapalı tutulması veya toz halinde olması lazım” ifadelerini kullandı. Diğer durumlarda ise sadece yanıcı özellik gösteriyor.
Santralin içindeki kömür kadar dışında depolanan kömür de tehlike yaratıyor. Aytaç’ın paylaştığı bilgilere göre her santralin, santrale birkaç gün yetecek kadar kömürün depolandığı kömür sahaları var.
Kemerköy’ün kömür sahası ise santrale kuş uçuşu beş kilometre mesafede. Kömür her gün yedi kilometrelik bir güzergahı takip ederek santrale taşınıyor. Yangının buraya ulaşması durumunda ise iki yönlü etkisi olabilir.
İlki kontrolsüz kömür yakılması sebebiyle havaya salınacak gazlar. Orhan Aytaç, “Buradaki kömürün yanması halinde azot oksit gibi zehirli gaz salımları olacaktır. Bu durumda arıtma olmayan bir santralin iki-üç günlük gaz salımına eş bir salım görebiliriz” bilgisini paylaştı.
İkinci etkisi ise yangının kömür sahasının hemen yanındaki ormanlık alana kolayca sıçrayabilecek olması. Aytaç, “Google Earth’ten görüldüğü kadarıyla sahanın sınırları hemen ağaçların yanında. Eğer oraya kadar gelirse devamı da gelir” dedi.
Santral yapısı içerisinde kullanılan malzemelerin çıkardığı salımın da olacağını belirten Aytaç, “Örneğin asbestli yapı varsa ve orası yanarsa asbest havaya karışabilir” dedi.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…