Toplumun Yararı İçin Referandumda Evet / Mevlüt Oruç

12 Eylül de halkın onayına sunulacak olan kısmi anayasa değişikliği paketi için toplumun yararını gözetilerek evet oyu vereceğimizi kamuoyu ile bir kez daha paylaşmak istiyoruz. Anayasa, devlet, partiler, hareketler, örgütler ve siyasetin kendisi toplum yararı içindir. Toplum yararını her şeyin üstünde tutmayan kişilerin, partilerin, hareketlerin, örgütlerin vb kendilerini sol, sağ, İslamcı demokrat vb ile yaftalamalarının hiç hiçbir anlamın yoktur. Anayasa referandumuna kısa bir süre kala konu ile ilgili yapılan tartışmaları toplum yararı kriterini göz önüne alarak değerlendirmenin karar alırken daha doğru sonuçlara varmamızı sağlayacağını düşünüyoruz.

—CHP, MHP, AKP ve diğer sistem partilerinin hepsini birden ret ediyoruz. Toplumsal yarar karşısında boynumuz kıldan incedir. Toplum vicdanı olarak hareket ettiğimizi düşünüyor ve öyle davranmaya çalışıyoruz.12 Eylülde onayımıza sunulan anayasa paketinin bütün maddelerini tek tek inceledik. Herkesin incelemesini ve ezberden karar vermemesini öneriyoruz. İncelememiz sonucunda anayasa paketinin her maddesinin daha önceki eski halinden daha iyi, ileri ve olumlu olduğunu gördüğümüzden evet oyu vereceğiz.

Hayatımız boyunca yaptığımız siyasette sonucu ne olursa olsun doğruya doğru yanlışa yanlış dedik ve böyle devam etmeye kararlıyız. Tayyib’in Başbakanlığı, Gül’ün Cumhurbaşkanlığı, yâda Kılıçdaroğlu’nun ve Bahçeli’nin başbakan olup olamayacağına göre değil, toplumun yararına göre karar verdik ve oyumuz referandumda evet. 12 Eylülde oy kullanırken genel veya yerel seçim yapılmıyor. Buna rağmen bazıları Bahçeli’yi ve Kılıçdaroğlunu başbakan yapma gayesi ile hayır oyu kullanmak isteyebilir. Parti, örgüt, hareket, vb çıkarını genel toplum çıkarının önüne koyabilirler. Ezberleri, Korkuları, Önyargıları deşerek toplumun ihtiyacı olan anayasa değişikliğine hayır demenizi isteyebilirler. Evet, oyu kullanmak isteyenleri mahalle baskısı altına alabilirler. Bütün bu şartlar altında bile toplumun yararı ve çocuklarımızın geleceği için evet diyeceğiz. CHP, MHP ve başkalarının Referandum da bahçeli ve Kılıçdaroğlunu başbakan yapma oyununa katılmak zorunda değiliz. Sosyalist mücadelenin yolu da CHP’den, MHP den geçmez veya Kılıçdaroğlunu başbakan yapmaktan geçmez. CHP’nin sol olmadığını kalın çizgilerle ifade etmeye devem ediyoruz. Bu memleketin sahibi benim, Türkiye’de benim borum öter, “bu memlekete komünizm gerekiyorsa onu da biz getiririz” anlayışı sakat bir anlayıştır. Elit, demokrasiyi ve halkın onyıllardır verdiği mücadeleleri ve kazanımları hor gören bir anlayıştır. Yapılan değişiklik olumlu da olsa şimdi kabul etmeyin, hayır deyin, ilerde biz iktidara gelirsek değişikliği biz yaparız, Kürt sorununu biz çözeriz, Türban sorununu da biz çözeriz anlayışı ve parti çıkarı ve bencilliği dışında bir anlamı yoktur. Bu anlayışın Alevi, Arap, Hıristiyan, Ermeni, Türk, Sünni, Kürt vb hiç bir etnik yapı ve inanışa herhangi bir yararı yoktur. Maraş Sivas, Çorum, Gaziosmanpaşa, Dersim katliamlarının hepsinde iktidarda bulunan partilerin ve anlayışların Alevi dostu görünmeleri ve hayır oyu’nun Alevilerin yararına imiş gibi göstermeye çalışmaları aldatmacadır.

Netice olarak

1-AKP, CHP, MHP ve sistem partilerinin hepsine birden hayır, Ama referandumda Evet.

2-AKP ye hayır ama 12 Eylülde de yapılan kısmi anayasa referandumunda halkımızı kendi özgürlükleri, demokrasi, yararı için evet demeye

3- Kim olursa olsun devletin, parti, örgüt, dernek veya kendi şahsi çıkarını toplum yararının önüne koyuyorsa elimizin tersi ile itme cesaret ve olgunluğuna bu toplumun ulaştığına inanıyoruz.

4- Bu net bakış açısı  ile halkımızı 12 Eylülde kısmi anayasa değişikliğine AKP ye rağmen Evet demeye

5- Doğru tutumun “  Yetmez ama Evet” olduğuna inanıyoruz.