Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Mimarlar Odası, ‘Torba Kanun ile Getirilen Kamu ve Çevre Yararına Aykırı Düzenlemeler İptal Edilmelidir!’ başlıklı basın açıklamasında, kamusal hizmetlerin özelleştirilmesine karşı çıktı.
Teklifin pek çok kanunda değişiklik getirdiğine dikkat çeken TMMOB, Bu değişikliklerin önemli bir bölümünün de, çevre ve kıyı alanlarının kamu denetiminden çıkarılarak yap-işlet-devret modeliyle özelleştirilmesini içerdiğine dikkat çekti:
Kâr etme amacıyla faaliyet gösteren özel şirketlerin, kamusal hizmetleri toplum, doğa ve çevre yararını dikkate alarak yerine getirmesi beklenemez.
Kamunun denetiminden çıkarılarak ticarileştirilen kıyılar, bilimsel yeterliliği olmayan özel şirketlerce yönetilmesi sonucu örneklerine sıkça rastladığımız şekilde ekosistemlerinin bozulmasıyla karşı karşıya kalacaktır.
Açıklamada ayrıca Anayasa ve Kıyı Kanunu’na göre kıyıların devletin hüküm ve tasarrufu altında olduğuna dikkat çekilerek “Kıyıların öncelikle kamu yararı gözetilerek korunması ve herkese eşit ve serbest olarak kullandırılması esastır. Yapılan düzenlemeler açıkça, Anayasa ve Kıyı Kanunu’nun ilgili hükümlerine aykırıdır” denildi.
Teklifin “Yapı Denetimi Hakkında Kanun”da yaptığı düzenlemelerin uygulamadaki sıkıntıları gidermek yerine, kâr amacıyla faaliyet gösteren firma sahiplerinin lehine değişiklikleri içerdiğini belirten TMMOB, mimar ve mühendislerin düşük ücretlerle çalıştırılmaları, denetleme esnasında yanlış uygulamaları görmezden gelmeye zorlanmaları ve yanlış uygulamaların tek sorumlusuymuşçasına cezalandırılmaları gibi sorunlarla karşılaştığını belirtti:
“Yapılan değişiklikler, sistemin sağlıklı işlemesine yönelik bir düzenleme içermemekte ve sayılan sorunları da çözümsüz bırakmaktadır.”
Cumhurbaşkanı‘na Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından inşa edilen baraj, gölet ve diğer depolama tesislerinin -önceden mühendislik hesaplarıyla belirlenen- maksat oranlarını belirleme yetkisi verilmesine ise “Maksat oranları bilimsel verilere dayandırılmaksızın artırılabilecek, azaltılabilecek veya sıfırlanabilecektir. Bu uygulama, kamu kaynaklarının özel şirketlere aktarılmasının önünü açmaktadır” sözleriyle karşı çıkıldı.
Çevre ve kıyı alanları; kâr amaçlı özel şirketlerin küresel ve bölgesel ölçekteki kriz döneminde ekonomik sürdürülebilirliğinin sağlanması için ranta açılmaktadır.
Kanunun tarafların, meslek odalarının, üniversitelerin ve kamu kurumlarının katılımı olmaksızın, görüş ve önerileri alınmaksızın hazırlandığı söylenen açıklamada şöyle denildi:
“Mimarlar Odası olarak; merkezi politikalarla oluşturulan Kanunun, kıyı ve çevre alanlarını tehdit eden, yaşanabilir çevre hakkını engelleyen ve kamu yararına aykırı düzenlemelerinin iptali için çağrıda bulunuyoruz.
13 ayrı kanunda değişiklik öngören torba yasa teklifi, Marmara’da müsilaj tedbirleri ve imara dair düzenlemelerin yanında, devlete ait kıyı işletmelerinin özel sektöre verilmesinin önünü açan maddeler içeriyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…