Mardin’de Derik, Mazıdağı ve Kızıltepe ilçelerini kapsayan rüzgar enerjisi santrali (RES) projesinin ÇED raporu Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından onaylandı.
Dicleres Elektrik Anonim Şirketi tarafından “Dicleres Rüzgar Enerji Santrali Projesi” adı altında hayata geçirilecek proje kapsamına 50 adet rüzgar türbini kurulması planlanıyor.
Roma döneminden kalan tarihi Rabat Kalesi ve tarihi GAP şelalesi için tehdit oluşturacağı düşünülen projede bölgedeki kuşların da projeden etkileneceği onaylanan ÇED Raporu’nda dahi kabul ediliyor. Kuşların ve insanların bir rekabet halinde olduğu belirtilen raporda şu ifadeler yer alıyor:
Rüzgardan enerji elde edilmesi sürecinde insanoğlu ve doğal ortamı gökyüzü olan, rüzgardan gerektiğinde kolay uçuşlar için istifade eden kuşlar arasında adı konulmamış bir rekabet söz konusudur.
Kuşlar, rüzgarı uçuşlarında, özellikle de göç süreçlerinde ekonomik uçuş amacıyla kullanmak isterken insanoğlu da onu enerjiye dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Bu rekabet bazı yerlerde çakışmaları gündeme getirebilmekte sonuçta rekabeti kaybeden taraf ise kuşlar olmaktadır.”
Söz konusu ifadeler ile ilgili Yeşil Gazete’ye konuşan Mardin Ekoloji Derneği’nden Derya Akyol böyle bir ifadenin kabul edilemeyeceğini belirtti. Akyol “İnsanlarla kuşların bir rekabetinden bahsediliyor ve doğa insanın bir kaynağıymış gibi lanse ediliyor. Hem edilgen hem de doğayı meta gören bir dil” değerlendirmesinde bulundu.
Bölgede çok fazla kuş türü bulunduğunu belirten Akyol, “Bol miktarda kırlangıç, toygar, güvercin, leş kargası, saksağan, saka , dağ serçesi gibi kuş türleri bulunuyor. Proje tam olarak göç yolu güzergahından geçmiyor ancak bu, buradaki kuşları etkilemeyeceği anlamına gelmiyor” dedi.
Akyol, projenin kapsadığı üç ilçe arasında tarihi eser ve yerleşimlerin de bulunduğunu belirterek, “Rabat Kalesi’nde üç tane türbin yapmayı planlıyorlar. Hali hazırda defineciler sebebiyle fazlaca tahrip edilmiş. Bir de üstüne türbinlerin kazı aşamasında patlatma yapılacağı söyleniyor” ifadelerini kullandı.
ÇED raporunda bu eserlerin etkilenmeyeceği belirtilse de çalışma sırasında bu alanların zarar göreceğini belirten Akyol, rapordaki türbin yapılacağı belirtilen noktaları yapım aşamasında maliyet düşürmek için değiştireceklerinden endişelendiklerini söyledi.
Akyol projeyle ilgili bir başka sorunun da yapılan halkı bilgilendirme toplantısına yerelden hiç kimsenin katılmaması olduğunu söyledi. Bölgede yaptıkları ziyarette halkın projeden hiç haberi olmadığını öğrendiklerini belirten Akyol “Bakanlık, buna rağmen onay verdi” dedi.
Bölgedeki halkı bilgilendirmek üzere görüşmeler yapmaya karar verdiklerini belirten Akyol, “Biz de bölgedeki halka yeterli bilgilendirmeyi yapıp projenin zararlarını ve faydalarını anlattıktan sonra eğer onlar da istemiyorsa yürütmeyi durdurmak için dava açmayı düşünüyoruz” diye konuştu.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…