Danıştay kararıyla HES’ten kurtarılan Kastamonu Loç Vadisi yine tehlike altında. HES projesi yargıya takılan Orya İnşaat, yeni bir raporla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Proje alanını, Küre Dağları Milli Parkı’ndan yalnızca 245 metre uzağa çeken şirket, ÇED sürecini başlattı.
“Sarı yazmalı” köylülerin direnişiyle ve Danıştay kararıyla kurtarılan Loç Vadisi üzerinde yine kara bulutlar dolaşıyor. HES projesi yargıya takılan Orya İnşaat, 2016 yılında Loç Vadisi’ni terk etmek zorunda kalmıştı. Şirket, 28 Şubat’ta, yeni bir raporla Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na başvurdu. Proje alanını, Küre Dağları Milli Parkı’ndan yalnızca 245 metre uzağa çeken şirket, ÇED sürecini başlattı. Projenin İnceleme- Değerlendirme Toplantısı, yarın Ankara’da yapılacak.
Kastamonu, Cide’de Küre Dağları Milli Parkı’nı besleyen Devrekani Çayı üzerine yapılmak istenen HES’e ilişkin ÇED raporu 2009 yılında onaylandı ve bölge halkı yaşam alanlarını savunmak için direniş başlattı. Şirket, bölgede ağaçları keserek çalışmalara başladı. Kastamonu Bölge İdare Mahkemesi, 2011’de “geri dönülmesi mümkün olmayan tahribatlar yapıldığı” gerekçesiyle inşaatın yürütmesini durdurdu. Danıştay, 2015’te, “Kesilmesi planlanan ağaçların 10 binin üzerinde olduğunu, bu kadar fazla ağaç kesiminin milli park ekosistem bütünlüğünü telafi edilemez biçimde bozacağını” belirterek ÇED raporunu iptal etti.
Karar, 2016 yılının sonunda kesinleşti. Loç Vadisi halkı, WWF-Türkiye, Doğa Derneği ve TMMOB Peyzaj Mimarları Odası’nın desteğiyle mücadeleyi kazandı.
Şirket, kesinleşmiş Danıştay kararına karşın, 28 Şubat’ta bakanlığa, Devrekani Çayı üzerine HES projesi için yeniden başvurdu. Proje dosyasında, “Arazi hazırlama ve yol açma çalışmalarında 420 ağaç kestik. Burada orman florası yok oldu ancak ekosistemi olumsuz etkilemedi. Haritalar üzerinde yapılan değerlendirme sonucu proje alanını Küre Dağları Milli Park sınırından çıkardık. Proje alanı, şimdi, parka 245 metre uzaklıkta” denildi. Dosyada, proje alanına ulaşmak için 5 bin 726 metre yol yapılacağı da ifade edildi.
Proje alanı, ayrıca, “Korunması Gerekli Taşınmaz Kültür Varlığı” olarak tescillenen “At Köprüsü”ne de 50 metre mesafede. Şirket, bakanlığa sunduğu yazıda, inşaat sırasında bu uzaklığı 100 metreye çıkaracağını ifade etti. HES çalışmaları sırasında patlatma yönteminin de kullanılacağı ifade edildi. Proje için toplam 758 bin 792 metrekare orman alanının kiralandığı ifade edildi. Alanda çınar, karaçam, meşe, karaağaç, karaçam, sarıçam ve kayın ağacı gibi çeşitler bulunuyor.
(Cumhuriyet)
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…