Lancet Sağlık ve İklim Değişikliği Geri Sayım 2022 Raporu‘na göre insan sağlığı, fosil yakıtların insafına kaldı.
Bu yılki raporda sunulan yeni bulgular, hükümetlerin ve şirketlerin, bugün yaşayan tüm insanların ve gelecek nesillerin sağlığını ve hayatta kalmasını giderek daha fazla tehdit eden stratejiler izlemeye devam ettiğini ortaya koyuyor.
İklim değişikliğinin sağlık üzerindeki etkileri, birlikte var olan diğer krizlerin etkilerini hızla ağırlaştırıyor ve kötüleştiriyor.
Ülkeler ve sağlık sistemleri COVID-19 salgınının, Ukrayna’daki çatışmaların ve küresel enerji ve hayat pahalılığı krizinin sağlık, sosyal ve ekonomik sonuçlarıyla boğuşmaya devam ederken, iklim değişikliği de hız kesmeden artmaya devam ediyor. Rapora göre fosil yakıtlara olan bağımlılık, bu krizlerin sağlık üzerindeki etkilerini artırıyor.
Bu durum gıda güvensizliği, bulaşıcı hastalıkların yayılması, sıcaklığa bağlı hastalıklar, enerji yoksulluğu ve hava kirliliğine maruz kalmaktan kaynaklanan ölüm risklerinin artmasına neden oluyor.
Bu yılki raporda yer alan veriler, iklim değişikliğinin yakın vadede gıda güvenliğinin düşük mahsul verimi, gıda güvensizliği ve kuraklık gibi her ayağını etkilediğini gösteriyor.
Küresel enerji sisteminin karbon yoğunluğu (küresel sera gazı emisyonlarına tek başına en çok neden olan sektör), ülkelerin insan kaynaklı tehlikeli iklim değişikliğini ve bunun insan sağlığı üzerindeki olumsuz etkilerini önlemeyi kabul ettiği 1992 seviyelerine göre yüzde 1’den daha az azaldı.
Mevcut değişim hızıyla, enerji sisteminin tamamen karbondan arındırılması 150 yıl sürecek ve Paris Anlaşması’nda belirtildiği üzere küresel ısınmanın 1,5°C’de tutulması gerekliliğinden çok uzak.
Fosil yakıtlar, hükümetler ve şirketler tarafından sağlığa zarar verecek şekilde temiz enerji çözümlerine göre önceliklendirilmeye devam ediyor.
İncelenen ülkelerin büyük çoğunluğu fosil yakıtları sübvanse etmek için hala toplu olarak yüz milyarlarca ABD doları ayırıyor üstelik bu genellikle toplam sağlık bütçelerinde ayrılan miktarla karşılaştırılabilir; hatta daha büyük meblağlara denk gelebiliyor:
Ülkelerin yüzde 80’i sadece 2021 yılında 400 milyar dolar tutarında bir çeşit fosil yakıt sübvansiyonu sağladı. Bu net sübvansiyonlar 31 ülkede ulusal sağlık harcamalarının yüzde 10’unu, 5 ülkede ise yüzde 100’ünü aşıyor.
Petrol ve gaz şirketleri, iklim taahhütleri ne olursa olsun, en büyük 15 petrol ve gaz şirketinin mevcut stratejileri, sera gazı üretimlerinin 1,5°C’lik ısınmayla uyumlu emisyon paylarını 2030 yılında yüzde 37, 2040 yılında ise yüzde 103 oranında aşmasına yol açacak.
Raporun yayınlanmasına yanıt olarak BM Genel Sekreteri António Guterres, raporun bulgularına ilişkni şunları söyledi:
“İklim krizi bizi öldürüyor. Sadece gezegenimizin sağlığını değil, zehirli hava kirliliği, azalan gıda güvenliği, daha yüksek bulaşıcı hastalık salgını riskleri, rekor düzeyde aşırı sıcaklar, kuraklık, seller ve daha fazlası yoluyla her yerdeki insanların sağlığını baltalıyor. Fosil yakıt bağımlılığı kontrolden çıktıkça insan sağlığı, geçim kaynakları, hane bütçeleri ve ulusal ekonomiler darbe alıyor. Bilim nettir: yenilenebilir enerji ve iklim direncine yapılacak büyük, sağduyulu yatırımlar her ülkedeki insanlar için daha sağlıklı ve daha güvenli bir yaşam sağlayacaktır” dedi.
University College London‘dan Lancet Countdown İcra Direktörü Dr. Marina Romanello, “Bu yılki raporumuz kritik bir kavşakta olduğumuzu ortaya koyuyor” değerlendirmesini yaptı.
Raporun yazarları yine de umut olduğunu belirtiyor. Buna göre:
Yenilenebilir enerji kaynaklarındaki istihdam fosil yakıt şirketlerindeki istihdamı aşıyor; yenilenebilir enerji istihdamı 2019’dan bu yana yüzde 5 artarken, fosil yakıt sektöründeki istihdam 2019’dan bu yana yüzde 10 azaldı.
Ancak, iklim değişikliğinin yıkıcı ekonomik ve sağlık etkilerini önlemek için bu hızın artırılması gerekiyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…