Koruma altına alınan alanların maden, turizm ve baraj faaliyetlerine açılmasının önünü açan “Korunan alanların tespit, tescil ve onayına ilişkin usul ve esaslara dair yönetmelikte değişiklik yapılmasını dair yönetmelik” 31070 Sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe girdi.
Söz konusu yönetmelik ile milli park, tabiat parkı, tabiat anıtı, tabiatı koruma alanı ve sulak alanların tescil, onay ve ilanı ile tabiat varlığı, doğal sit alanı ve özel çevre koruma bölgelerinin tespit, tescil, onay, değişiklik ve ilanına dair usul ve esaslarında değişikliğe gidildi.
16 Mart 2020 tarihinde yayımlanan yönetmelik değişikliği ile doğal sit alanı kategorilerinden olan “Nitelikli Doğal Koruma Alanları”nın ve “Sürdürülebilir Koruma ve Kullanım Alanları”nın ve Anıt Ağaçların ayırt edici özellikleri ve tanımları değiştirildi.
Nitelikli Doğal Koruma Alanları’nda yapılabilecek faaliyetler, Yönetmelik değişikliği öncesinde, örtü altı tarım uygulamaları hariç tarım, kültür balıkçılığı hariç balıkçılık faaliyetleri ve alanın doğal yapısı ile uyumlu çadırlı kamp alanı, bungalov ve günübirlik faaliyetler şeklinde tanımlanmıştı.
Yönetmelik değişikliği ile bu faaliyetlere, tıbbi ve aromatik bitki uygulamaları, hayvancılık, balıkçı barınağı, iskele, doğal kaynak suyu kullanımına yönelik uygulamalar, içme suyu amaçlı baraj ve göletler, kültür balıkçılığı hariç balıkçılık faaliyetleri doğal göl ve denizler hariç kültür balıkçılığı faaliyetleri, zorunlu teknik altyapı uygulamaları eklendi.
Yapılan diğer bir değişiklikle birlikte de “Sürdürülebilir Koruma ve Kullanım Alanları” nda “entegre tesisler” ve “maden işletmesi” yapılabilecek.
Doğal sit alanlarında tanımlanan bu yeni faaliyetlerin bir kısmı, Bakanlığın 2017 ve 2019’da yayımladığı 99, 105 ve 109 sayılı İlke kararları ile uygulamaya sokulmaya çalışılmıştı. Ekoloji Kolektifi bu ilke kararına dava açmıştı. Birinci davada yürütmeyi durdurma alındı ancak davalar devam ediyor.
Konuyla ilgili açıklama yapan Ekoloji Birliği “Milli parklar, tabiat parkları, tabiat anıtları, tabiatı koruma alanları ve sulak alanlar, doğal sit alanları ve özel çevre koruma bölgeleri bizim hazinelerimizdir, mutlak korunması gerekir. Korona virüsünden ders almayan iktidar, kullanılması değil korunması gereken bu önemli alanları daha fazla talana açarak yeni salgınlara davetiye mi çıkarıyor? İktidarı söz konusu yönetmeliği bir an önce iptal etmeye çağırıyoruz!” dedi. Ekoloji Birliği, yönetmeliğin iptali için yasal yoldan itiraz edeceklerini duyurdu.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…