Kategoriler: Hafta SonuManşet

[İyi Şeyler] Önemsiyoruz: Askıda bu defa oyuncak var! – Sima Ertem

Dünyanın neresinden tutsak da bir iyilikte bulunsak?

Hayvanlar mı yoksa insanlar mı? Dezavantajlılardan mı başlasak yoksa ancak ulaşılabilir olanlardan mı?

İyi Şeyler serisi, habitatını paylaştığı canlılara farkındalık geliştirmiş, iyiliği bir ucundan tutmuşların seslerini duyurmak üzere Yeşil Gazete’de devam ediyor

**

İyi şeyler yapan iyi insanları alkışlarla sahneye aldığımız köşemizde bu ayki konuğumuz; benim de yakın zamanda gönüllüleri arasına katıldığım, Önemsiyoruz.

Biz gözümüzün önündeki çocukları ve haklarını ancak gözetebiliyorken; Önemsiyoruz ilk projesinde hapishanede anneleriyle birlikte kalan çocukların da hakları olduğunu hatırlatıyor bize. Hatırlatmakla da kalmıyor, dalga dalga yayılacak bir etki yaratıyor onlar için.

Gönüllülüğe başlar başlamaz yaşadığım hızlı adaptasyon sürecinde Önemsiyoruz ve sosyal girişimcilik ruhuna dair birçok şey öğrenme fırsatı buldum. Yeşil Gazete okurları içinse her birini unutmuş gibi yaptım ve Önemsiyoruz’u henüz bilmeyenler için kurucu Gözde Şekercioğlu’na sorularımı yönelttim.

***

Sima Ertem: Merhaba Gözde! Tam olarak neyi “Önemsiyor”sunuz senden dinleyebilir miyiz?

Gözde Şekercioğlu

Gözde Şekercioğlu: En çok çocukların temel haklarına erişimini önemsiyoruz. Çocukların haklarını çocuklara teslim edebilmek için, çocuğun hayatında aktif rol oynayan yetişkinlere de özen gösteriyoruz ki amacımız dört koldan gerçekleşsin.

Sima Ertem: Peki bir tasarımcı olarak çalışabileceğin onlarca alan varken neydi seni çocuklar için iyi bir şeyler yapmaya iten?

 Gözde Şekercioğlu: Lisans eğitimimi Anadolu Üniversitesi’nde tamamladıktan sonra, İstanbul’a taşındım. Tasarım Yönetimi eğitimi için İstanbul Bilgi Üniversitesi’ne devam ederken bir yandan da gönüllülük çalışmalarına başladım. Farklı dernekler ve vakıflar için kaynak geliştirme, etkinlik yönetimi ve iletişim alanında çalıştım. Ancak hiçbiri mesleğimi kullandığım çalışmalar değildi.

Ta ki, Türkiye Çocuklara Yeniden Özgürlük Vakfı’nın İçeride Çocuk Var Projesi’nin gönüllüsü olana dek.

Kalbimden geçen ile el becerimin kesişebileceği bir alanı fark ettim ve çocukları anlamaya çalışmak için yola çıktım.

Sima Ertem: Biraz sayılardan bahsedebilir miyiz? Çünkü Küçük Prensçiğimizin dediği gibi, “Büyükler sayılardan hoşlanır.”

Gözde Şekercioğlu: Önemsiyoruz sosyal girişiminin ilk projesi Bir Kucak Oyuncak.

Bu proje, hapishanede annesi ile yaşamak durumunda olan 0-6 yaş aralığındaki çocuklar için tasarlandı. Çocuk sayısı 600-700 arası değişiyor. Annelerinin tutukluluk süresine ya da çocukla ilgilenen diğer aile üyelerinin desteğine göre çocuk 6 yaşı dolana dek içeride kalabiliyor.

 Sima Ertem: Hapishanede anneleriyle büyüyen çocukların duygusal ihtiyaçları neler? Biz o dünyayı hayal edemiyoruz kolay kolay. Neden bu konuyu bu kadar önemsediğinizi anlamamız için yardımcı olabilir misin bize biraz?

 Gözde Şekercioğlu: Çocuklar anneleri ile kalıyorlar, babalarından ayrılar. Bazı çocuklar dışarıda baba ile kalıp belirli bir süre sonra tekrar içeri gelebiliyor. Bu çocuğun duygusal gelişiminde başlı başına olumsuz bir faktör sayılabilir.

Çocuğun hem annesine hem babasına ihtiyacı var. İkisinden de sevgi, ilgi, kabul ve saygı görmeli. İçeride anne ile kalan çocuğun çevresinde, akranlarından daha çok yetişkinler var. Yetişkinler onun oyun arkadaşı oluyor. Yetişkinin duygusal olgunlaşma seviyesi ya da kendi ihtiyaçlarını ne derece karşıladığı, çocuğuna göstereceği ilginin miktarını ve içeriği etkiliyor.

Dışarıdaki çocuklarda, boşanma ya da ayrı yaşama durumlarında da benzerlikler çıkıyor. Aslında hapishane alanında sınırlandırılmış çevre, az oyuncak, az imkân nedeniyle tespit edilen duygusal ihtiyaçlar, dışarıdaki çocuk için de farklı perspektiften baksanız da benzer oluyor.

Sima Ertem: Bugüne kadar neler gerçekleştirdiniz?

Gözde Şekercioğlu: Biz sosyal girişimcilerin birlikte hareket ederek güçleneceğine ve alanı genişleterek farkındalık yaratabileceğine inanıyoruz. Bunun için birçok girişimle iş birliği kurmayı önemli buluyoruz. İşbirliklerimiz başlar başlamaz paylaşacağız :)

Şu an, geliştirdiğimiz duygu oyunuyla yakın zamanda piyasaya çıkmayı hedefliyoruz. Oyunumuzu geliştirirken tasarımcılar, klinik psikologlar, psikolojik danışmanlar, okul öncesi öğretmenleri, kısacası ekipteki herkes görev aldı. Oyunumuzun prototipiyle mayıs ayında kullanıcılar ile buluştuk ve Good4Trust İyilik Şenliği’nde çocuklarla oynadık. Çocukların oldukça sevdiği bir oyun oldu. Onlarla oynarken fark ettiğimiz geliştirilmesi gereken noktaları yeniden düşündük ve şimdi son aşamadayız. İç ekibimizin değerlendirmesini heyecanla bekliyoruz.

Bir Kucak Oyuncak projesi için geliştirdiğimiz oyuncaklarla Gaziantep Hapishanesi’nde anne ve çocuklarla oynayarak, pilot projemizi başlattık. Altı aylık akademik ve saha araştırmasının sonrasında ortaya çıkan ürünleri bir yılı aşkın süredir farklı çocuk-ebeveynlerle test ediyoruz. Çok disiplinli bir anlayışın hâkim olmasının artılarını çok yaşıyoruz.

Sima Ertem: Siz şimdi bir vakıf mısınız yani?

Gözde Şekercioğlu: Biz bir sosyal girişimiz. Hibrit bir modelimiz var. Bir tarafımız şirket, diğer tarafımız sosyal bir inisiyatif.

Şirket inisiyatife finansal destek sağlıyor, inisiyatif ise şirkete bilgi ve deneyim aktarıyor. İnisiyatifin geliştirdiği üründen ilhamla tasarladığımız bir ürün, ekim ayında satışa çıkacak. Elde edilen gelir, hapishane alanındaki çalışmaların devamlılığı için kullanılacak. Dışarıdaki aileler bizim düzenleyeceğimiz atölyelere katılarak, ürünlerimizi satın alıp eğitimde fırsat eşitliği için destek olabilecekler.

Sima ErtemSizinle aynı şeyleri önemseyip kimler size destek oldu bugüne dek?

Gözde Şekercioğlu: Öncelikle vizyonumuzu paylaştığımız benim dışımdaki 30 aktif gönüllü ve 10’dan fazla danışman destek vermeye devam ediyor. 20’den fazla ulusal ve uluslararası şirket, 700’ün üstünde bireysel destekçimiz oldu.

Önemsiyoruz kurulduğundan bu yana, Koç Üniversitesi Sosyal Etki Forumu yürütücülüğünde Unicredit Foundation ve Vehbi Koç Vakfı desteği ile düzenlenen Change With Business projesi kapsamında kurulum hibesi aldı.

İstanbul Bilgi Üniversitesi, International Youth Foundation ve Laureate International Universities ağından Bilgi Genç Sosyal Girişimci Ödülleri 2017 finalisti olarak bir ödül aldık.

UC Berkeley University tarafından sosyal finansman alanında 1999 yılından bu yana düzenlenen Global Social Venture Competition isimli yarışmada finalistler arasına girdik. Dünyadaki 550 girişim arasından seçilen 19 finalist arasında olmak gurur verici.

Geçtiğimiz ay ise Garanti Bankası’nın düzenlediği BBVA Momentum Sosyal Girişimcilik Programı’na katılmaya hak kazanan 10 girişimden biri olduk. 5 ay sürecek program bizim şirket ayağımızdaki eksiklerimizi tamamlamamıza ve ekonomik sürdürülebilirlik için ihtiyaçlarımızı iyi anlamamıza yardımcı olacak.

Her katıldığımız program hem bilmediklerimizi bilmemizi sağlarken hem de iş birliği yapacak yeni insanlar tanımamıza fırsat veriyor. Tahmin edersiniz ki yine heyecanlıyız.

Sima Ertem: Kimlerin, nasıl kurumların size destek olmasını dilerdiniz peki? Neye, kime ihtiyacınız var? Buradan açık çağrıda bulunalım!

Gözde Şekercioğlu: Biz, çocukları önemseyen, çocuk için emek veren bireysel veya kurumsal destekçiler ile yürümeye hazırız, yeter ki değerlerimiz örtüşsün.

Maddi destek alacağımız iş birliklerinin yanında mekân ve hizmet bazlı aynı destekleri verebilecek kurumlar ile de ortak paydada buluşabiliyoruz. Niyet ortaksa, bir yol bulunuyor. Birlikten kuvvet doğuyor. O yüzden; biz, hep birlikte daha güçlüyüz diyoruz.

Sima Ertem: Peki bireysel olarak da destek olabiliyor muyuz size?

Gözde Şekercioğlu: Tabi ki, Good4trust.org’taki mağazamızı ziyaret ederek askıya oyuncak çıkarabilirsiniz. Bireysel destekler için şeffaf bir prosedüre sahibiz.

Bütçeniz dahilinde desteğinizin karşılığını görünür kılıyoruz ve askıya çıkan oyuncak sayısını bu sayfada güncelleyerek paylaşıyoruz.

Askıya oyun çıkararak destek olduğunuz takdirde hapishanedeki bir çocuğun oyuna ve eğitime erişimi için katkı sağlamış oluyorsunuz. Sürece şeffaflığın yanında hesap verebilirliği de ekleyebilmek ve destekçilerimizin aklına hiçbir soru işaretinin gelmemesi için çok yakında yayınlanacak bir destekçi hakları beyannamemiz var.

Sima Ertem: Ah mesela o zaman; sevdiklerimizden doğum günü hediyesi yerine, Önemsiyoruz.org’a girip askıya birer oyuncak çıkarmalarını isteyebiliriz!

Gözde Şekercioğlu: Ne kadar güzel söylediniz. Ben şahsen, kendi doğum günümde böyle bir hediyeden çok memnun oldurdum. Bence çok da anlamlı.

Sadece Önemsiyoruz için de değil, birçok proje ve sosyal girişim var desteklenmeye değer. Biraz inceleyip bakmak lazım, doğum günü sahibinin öz değerleri ile kesişecek bir proje bulunur. İlgilenen olursa, biz@onemsiyoruz.org adresine yazabilirler. Biz de bildiğimizi paylaşırız onlarla.

 Sima Ertem: Çocuk her yerde çocuk! Sizin bu Bir Kucak Oyuncak ürünlerini biz de satın alıp kendi etrafımızdaki miniklerle oynayabilir miyiz?

Gözde Şekercioğlu: Tasarlanan ürünlerin bir bölümü sadece hapishaneye ulaştırılmak için var.

Bu proje için çalışırken, bazı ürünlerin tüm çocuklara ulaştırılabileceğini gördük. Bu sebeple de Melike Çıtak liderliğinde çizimleri yeni tamamlanmış bir oyunumuz ekim ayında piyasada olacak. İşte o zaman hem atölyelerimize katılabilir hem de ürünlerimizi alabilirsiniz. Bir aile oyunu olarak çıkacak bu ürün, çocuklarınız ile paylaşmanıza fırsat verecek ve çocuklarınızın ihtiyaçlarını gözlemleyebileceksiniz.

Sima Ertem: Bu arada, tüm bu oyuncakların ortaya çıkması uzun bir sürece yayılıyor olmalı. Kimler, nasıl müdahil oluyor bu sürece? Hangi farklı uzmanlık alanlarından faydalanıyorsunuz?

Gözde Şekercioğlu: Ekipteki gönüllülerin ortak çalışması ile ortaya çıkmış ürünlerimiz ve atölyelerimiz var.

Öncelikle, hapishane içine girebilecek bir ürünün ne gibi özellikleri olması gerektiğini araştırdık. Aslında 0-3 yaş için gerekli olan tüm düzenlemeler ile eş bir liste çıktı karşımıza. Çocukların kendine fiziksel zarar vermesine sebep olmamalı hiçbir şey.

Aynı zamanda çocuğun bilişsel ve duygusal olarak da desteklenmesi gerekiyor. Bu ürünleri tasarlarken, her zaman çocuk gelişim uzmanlarının desteğini aldık. İlk tasarım tanımını değerlendirirken çocuğun genel ve özel durumuna dair ihtiyaçlarını anlamak, ürünlere dair renk, malzeme vb. kararları vermek üzere çalışmaların en başından bu yana Uzman Klinik Psikolog Elçin Külahçıoğlu süreçlere dahil oldu.

Ekipte okul öncesi öğretmenleri, psikolojik danışmanlık ve rehberlik mezunları, oyun terapistleri ve uzman psikologlar bulunuyor. Kimler emek verdi derseniz tüm liste burada: onemsiyoruz.org/ekibimiz/

Sima Ertem: Yakın ve uzak gelecekte neler planlıyor Önemsiyoruz?

Gözde Şekercioğlu: Misyonumuzu devam ettirmek için farklı ürün satışları ve atölyeler planlıyoruz. Etkinlikler aracılığıyla farkındalık yaratmak ve ekonomik devamlılık için çalışmak istiyoruz.

Gönüllülerimiz yeni gönüllüler kazandırıyor ekibe, birlikte bir tiyatro oyunu için çalışıyoruz, bir müzik atölyesi için planlamalar yapıyoruz. Oyunlaştırma atölyeleri için bir sosyal girişim ile görüşme halindeyiz. Yapacak çok şey var :)

Ama en önemlisi, Türkiye’nin dört bir yanındaki hapishanelerde yaşayan 0-6 yaş aralığındaki tüm çocuklara oyun kitini ve öğretici içerikleri ulaştırmak için emek veriyoruz.

Önemsiyoruz’un çalışmalarını takip etmek ve desteklemek için

onemsiyoruz.org   / instagram.com/onemsiyoruz / facebook.com/onemsiyoruz

Askıya oyuncak çıkarmak için

good4trust.org/onemsiyoruz

 

 

1-Kitap Koala: Evde kitap okuyarak hayvanları kurtarabilir misin?

 

 

Sima Ertem