İnci kefallerine bir engel de kum ocaklarından

Yazar:
Yeşil Gazete

Video-haber: Kadir CESUR

*

Dünyanın en büyük sodalı gölü olan Van Gölü‘nde yaşayan, endemik inci kefalinin göç yolculuğu devam ediyor. Üremek için tatlı su kaynaklarına göç etmek zorunda olan inci kefali, sadece kaçak avcıların değil kum ocaklarının da kurbanı oluyor.

Her yıl 15 Nisan ile 15 Temmuz arasında avlanması yasak olan, Van Gölü’nde yaşayan endemik inci kefali, yumurtalarını bırakmak için göle dökülen tatlı sulara göç ediyor. Balıklar bu zorlu göç yolculuğunda insanın yarattığı pek çok engelle baş etmek zorunda kalıyor. Bunlardan biri de kenti çevreleyen kum ocakları. Van‘ın Tuşba ilçesine bağlı Kasımoğlu, Otluca ve Gülsünler köylerinde bulunan çok sayıdaki kum ocağı Karasu Çayı‘nın üzerine kurulmuş durumda. Ocakların bu çayın suyunu bulandırması ve akarsuların dibini taraması binlerce balığın ölümüne neden oluyor.

Ocakların çoğu ruhsatsız

Karasu Çayı, Van’ın Özalp ilçesi kuzeyinde, yer alan Pirreşit ve Ahta dağlarının kaynak sularının birleşmesiyle oluşuyor. 130 kilometre uzunluğundaki çay, Sarımehmet baraj göleti’ni de oluşturuyor. Barajın ardından Değirmenözü, Koçköy ve Satıbey köylerine hayat veriyor. Bu köylerin ardından Adıgüzel, Kasımoğlu, Otluca ve Gülsünler köylerine ulaşan akarsu, burayı geçtikten sonra suyu kararmış şekilde akmaya devam ediyor. İnci kefalinin üreme alanı olan Karasu; siraz balığı, çöpcü balığı ve aynalı sazanın da doğal yaşam alanı. Menderesler çizerek ilerleyen Karasu Çayı, Çitören köyü sazlığından Van Gölü’ne dökülüyor.

Yöre halkı tarafından Mermit Çayı olarak adlandıran Karasu üzerine kurulan kum ocaklarının bir çoğu ruhsatsız olarak faaliyet gösteriyor. Kum ocakları sadece göç yolundaki inci kefali balıklarına değil, su ihtiyacını buradan karşılayan diğer hayvanlara, tarım arazilerine ve Van Gölü’ne de zarar veriyor. Küresel ısınmadan kaynaklı suyu her geçen gün daha da çekilen Van Gölü’nde bu kum ocaklarının etkisi ile dip çamuru da oluşuyor.

Konu ile ilgili olarak Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi çalışmalar yürütüyor. Su Ürünleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Fazıl Şen kum ocaklarının verdiği tahribatı “Suyun dibine çöken kil, silk ve milin balık yumurtalarının üstünü 6-7 cm kadar kapatıyor ve bu durum binlerce balığın yok olmasına sebep veriyor” diye anlatıyor.

Şen ayrıca İnci kefalinin göç dönemiyle inşaat sezonunun aynı zamana denk geldiği için kum ocaklarının daha aktif çalıştığının altını çiziyor.

Karasu Çayı’nın bu durumunun doğal yaşama ciddi zararlar verdiğini belirten yurttaşlar ise şikayette bulundukları halde sorunun çözülmediğini belirtiyor. Konunun muhatabı olan yetkililere seslenen yurttaşlar yaşanan bu kirliliğe bir çözüm bulunmasını bekliyor.

Paylaş
Yazar:
Yeşil Gazete

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024