Dünya atmosferindeki karbondioksit miktarı son 600.000 senedir hiç milyonda 280 parçacık (280 ppm) seviyesinin üzerine çıkmadı. Bunun temel sonucu olarak son 600.000 senede sıcaklıklar da bugünkü ortalama değerlerinin üzerine çıkmadı. Ancak bugün atmosferdeki karbondioksit miktarı 400 ppm seviyesine hızla yaklaşmakta, bu da eğer bu artış seviyesinde kalacak olursak sıcaklıkların bugünkü değerlerinin çok üzerine çıkacağını göstermekte. Aslında biz bu artışı günlük yaşamımızda her geçen gün daha fazla görmeye başlamasaydık, ben felaket senaryolarından bahsettiğimde gene “hadi oradan” yorumlarıyla karşılaşacaktım. Ama hep birlikte yaşadığımız yaz aylarında İstanbul bugün üst üste 45. gün ortalama sıcaklığının üzerinde sıcaklıkta bir gün geçirdi.
Ama konumuz bu değil, bu yazı moralimizi bozmak değil düzeltmek, aslında iklim değişikliğini engellemenin ne kadar kolay olduğunu anlatmak için yazıldı. Temeli basit, eğer iklim değişikliğinin bizi öldürmesini istemiyorsak tüm dünya olarak karbondioksit salımımızı senede 5 Gt (yani 5 milyar ton) karbonun altında tutmalıyız. Bugünkü salım değerimiz bunun iki katına yakın, 2054 yılına kadar da gidişatı durdurmak için hiçbir şey yapmayacak olursak bu sayı 15 Gt seviyesine çıkacak. Eğer iklim değişikliğine engel olacaksak senede 10 Gt karbon salımından tasarruf yapmamız lazım. Bunu böyle söyleyince pek bir anlam ifade etmediğini gören Amerikalı iki bilimci (Pacala ve Socolow, ikisi de Princeton Üniversitesi’nden) anlayabileceğimiz bir hesap yapmışlar. Bize her biri 1Gt karbon/sene kısıntı sağlayacak 15 yöntem önermişler, ben kolaylarından alıntı yapmaya çalışacağım:
Bu önlemlerden 10 tanesi iklim değişikliğini engellemek için yeterli, ancak gördüğünüz gibi bunların çoğunu gerçekleştirmek için bireylerden çok devletlerin konuya el atmaları gerekiyor. Yani bizler televizyonlarımızı kumandadan değil de düğmesinden kapatmaya devam edelim, ama devletler kömür santralleri yerine alternatif enerjiye yönelmedikleri ve özellikle de taşıma endüstrisini tasarrufa mecbur etmedikleri müddetçe sorunun çözümü kolay görünmüyor.
Prof. Dr. Levent Kurnaz
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Mercator/İstanbul Politikalar Merkezi Araştırmacısı
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…