Kategoriler: EnerjiManşet

Fukuşima’da ilk kez bir işçiye radyasyon kaynaklı kanser teşhisi

Yazar:
Pınar Demircan

Fukuşima Nükleer Santrali’nin eski bir çalışanına radyasyon kaynaklı kanser tanısı kondu. Yetkililerin söylediğine göre tarihteki en korkunç nükleer kazalardan biri olan Fukuşima faciasının üzerinden 4 yıl geçtikten sonra ilk kez böyle bir teşhiste bulunuldu.

 

Sağlık Bakanlığından bir yetkilinin basına yaptığı açıklama ismi açıklanmayan çalışanın nükleer kaza olduğu zaman 36 yaşında olduğu şimdi ise 41 yaşında ve bu çalışanın  artık lösemi hastası olduğu yönünde. Açıklamanın toplumdaki nükleer karşıtlığını özellikle nükleer santral bölgesinde yaşayanlar içinde gerginliği arttırması bekleniyor . Bu haber tam da Japonya’da 2 yıldır kapalı bulunan nükleer reaktörlerden ikincisinin Sendai nükleer Santrali’nde bir reaktörün daha  tekrar faaliyete geçirilmesinden  sonra geldi.

 

Sağlık Bakanlığından yetkili “Bu kişi, bazı sağlık sorunları olduğu için hastaneye gitti. Yapılan testler neticesinde kendisine lösemi teşhisi konmuş bulunuyor, hastalığın oluşmasında başka sebep görülmüyor” şeklinde açıklama yaptı.

Yine Sağlık bakanlığından bu yetkilinin verdiği bilgiye göre bu çalışan, Fukuşima nükleer faciası olduktan sonra işçi sağlığı güvenliği ekipmanlarını kullanmasına rağmen kanser olduğu için tüm sağlık masrafları tazmin edilerek tüm tıbbi giderleri karşılanacak.

 

Potansiyel 3 vaka daha

Aslında Fukuşima nükleer santralinde benzer 3 vaka daha olduğu ve bu hastalıkların da nükleer kaza sonrası dekontaminasyon işçilerinin radyoaktivite maruziyetinden kaynaklandığı düşünülüyor . NHK raporuna göre de nükleer santralin radyoaktif temizliğinde kazanın olduğu tarih itibariyle 45 bin insan çalışmış bulunuyor ki bu kısım da Fukuşima’nın milyarlarca dolarlık dekontaminasyon maliyetinin bir kısmını teşkil ediyor .

 

Kanser teşhisi buz dağının üstünden ibaret

Bu haberin Fukuşima çalışanlarıyla santral bölgesinde yaşayan insanlar arasında radyoaktiviteye maruziyete bağlı kanser haberlerini arttıracağı konusunda tartışmalar devam ederken Dokkyo Tıp Üniversitesi’nde radyasyon ve hijyen konusunda çalışan Yardımcı Profesör Shinzo Kimura ” Bu karar  işçi hakları açısından tamm bir dönüm noktası hatta öyle sanıyorum ki buz dağının üstünden ibaret” dedi.

Kimura  “Düşük doz radyasyon” : Tokyo’da Fukuşima sonrası kabul edilebilir ilan edilen seviyeden düşük oranda radyasyona maruz kaldığı söylenenlere de evlerine dönme çağrısı yapılıyor. Radyoaktivite kaynaklı kanser tanısı Fukuşima bölgesinden dönmemecesine ayrılan insanların evlerine döndürülme prosedüründe değişiklik yapılması gerektiğine işaret ediyor” şeklinde ifade etti.

Tokyo Elektrik şirketinden(TEPCO) bir yetkili ise yorum yapmak istemediklerini yalnızca hastalanan çalışan hakkında  üzüntü duyduklarını, bu çalışanın sağlık masraflarının tazminatının ise işçilerin radyaoktiviteye maruz kalmasının bir özrü olduğunu dile getirdi.

2011 yılında maydana gelen Fukuşima nükleer santral faciasının bu güne kadar hiçbir ölümle de direkt bağlantısı kurulmamış, facia sadece on binlerce insanın yaşadıkları yerleri on yıllar boyunca terk etmesine yol açmıştı.

Greenpeace’ten bir yetkili de “Bu durum Uluslararası Atom Ajansı (IAEA)’nın Eylül ayındaki Fukuşima Nükleer Santral kazasından sonra yayılan radyasyona maruziyetten kaynaklı hiçbir sağlık sorunu tarafımıza iletilmemiştir açıklamasına uygun bir cevap olduğu kanısındayız” dedi.

Daha önce Fukuşima Nükleer Santrali’nin eski Müdürü Masao Yoshida Fukuşima Nükleer S antral kazasından 2 yıl sonra yemek borusu kanserinden öldüğünde ise radyasyona maruziyetle ilgili bir bağ kurulmamıştı.

 

Yoshida, nükleer santral faciasından sonra kendisi bir yandan kazanın vehametini örtmeye çalışırken, işçileri kazanın büyümemesi için radyaoaktiviteye  maruz bırakacak şekilde çalıştırmıştı.

 

Fukuşima nükleer santral faciası 18 bin kişinin ölümüne yol açan depremin tetiklediği tsunaminin yol açtığı bir kaza olarak bugün hala reaktörde çekirdek erimesi gibi çok vahim sonuçlara yol açtı, tehlikenin geçtiğini ise söylemek mümkün değil.   Kaza, Çernobil nükleer santral faciasından sonra radyoaktivitenin ekosisteme yayıldığı ikinci büyük kaza olarak tarihe geçti.

Pınar Demircan

(abc.net, Yeşil Gazete)

Paylaş
Yazar:
Pınar Demircan

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024