İzmir‘in Çeşme ilçesindeki dünyaca ünlü doğal sit alanı Altınkum Plajı‘nda verdiği zarar nedeniyle jandarma ve Devlet Su İşleri (DSİ) tarafından mühürlenerek durdurulan ‘beach club’ yıkımı, iki hafta sonra tekrar başladı.
Altınkum Mahallesi Çavuşkuyu mevkiindeki kıyı kesiminde 1400 metrekarelik alanı tahrip ederek plaj inşa etmek isteyen Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik Tic. Ltd. Şti‘nin tekrar başlayan kaçak inşaat için ruhsat alıp almadığı ise bilinmiyor.
İnşaatın yeniden başladığını duyuran ve jandarma ile birlikte alana giden Çeşme Çevre Platformu’nun sözcüsü Ahmet Güler, “Kaçak inşaatı hiç kimse durduramıyor. Resmi makamlar beş aydır sadece tutanak tutuyor, çevre ve deniz kenarı göz göre göre yok ediliyor” dedi.
Güler, kaçak inşaatla mücadele eden yurttaşların “şirketin arkasında çok büyük bir siyasi destekolmalı, hiç kimseden korkmadan istediklerini yapıyorlar” diye düşündüğünü söyledi.
Bölge sakinleri, Çeşme Belediyesi‘nin böylesi bir tahribat ve kaçak inşaata işletme ruhsatı vermeyeceği beklentisi içinde.
Platform, şikayetler ve tüm resmi girişimlere rağmen inşaatı durduracak resmî bir makam bulunmadığına dikkat çekti:
“Halkın arazisi olan sit alanındaki inşaat süreci tekrar başladı. Tüm resmi makamlar sadece ‘süreci takip ediyoruz, tutanak tutuyoruz’ demekten başka hiçbir şey yapmayarak sadece seyrediyorlar.”
Çevre ve Şehircilik Bakanlığından Çeşme Altınkum’da 1377 m2 alan kiralayan Yeşilköylü Atık Yönetimi Madencilik Limited Şirketi’ne, 6 metrekare portatif büfe, 25 metrekare gölgelik, 4 metrekare cankurtaran kabini, duş ve tuvalet izni verilmişti.
Bu yılın ocak ayında inşaata başlayan şirket,iİş makineleri ile doğal sit alanına girerek 20 bin m2’lik sit alanında şirket, ardıç ağaçlarını kökünden sökmüş, kumsalları yok etmiş, ve izinsiz sondaj kuyusu açmıştı. İş makineleri, koruma altındaki endemik bitki türlerini yok etmişti.
Kumsalı vatandaşların girişine kapatılmış, beach club işletmecileri bölgeye girişlerin ücretli olacağını, ancak tuvalete gidenlerden para alınmayacağını belirtmişti, bu şekilde ‘yollara tuvalet yapılmasının’ önüne geçeceklerini söylemişti.
Çevre gönüllüleri ve bölge sakinleri, devletin tüm yetkili makamlarına şikayetlerde bulundu, savcılığa suç duyurusu yaptı, Çevre ve Şehircilik Bakanlığının kira kontratını iptal etmesini talep etti.
Gönüllüler dava hazırlığındayken 13 Mayıs’ta başvuruda bulunulan makamlardan sadece Devlet Su İşleri (DSİ) görevlileri alana gelerek, kaçak sondaj kuyusunu kapattı ve mühürledi. Belediye’ye işletme ruhsatı başvurusu yapan inşaatçılar, ruhsatı alabilmek için geçici olarak inşaa ettikleri yapıları tekrar söktü.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…