Kategoriler: EkolojiManşet

Bitlis’in kuş cenneti Arin Gölü de yok olmanın eşiğinde

Yazar:
Haber Merkezi
Arin, Van Gölü ile tabandan birleşik bir göl. Su seviyesinin azaldığı ya da yükseldiği zamanlarda, bu iki göl birlikte hareket ediyor.
Van Gölü’ndeki kuraklık uydu görüntülerine yansıdı: Böyle devam ederse bizi ciddi bir kriz bekliyor
Van Gölü’nde kuraklık: Balıkçı tekneleri karaya oturdu

Elmastaş, son yıllarda küresel ısınma ile birlikte hem Van hem de Arin Gölü’nde ciddi seviyede çekilme yaşandığını hatırlattı.

Havzayı besleyen kaynaklar kesildi

Yağış rejimlerindeki ciddi değişikliklere dikkat çeken Elmastaş, “Daha önce çok fazla yağış alan bölgelerde kuraklaşma, kurak olan bölgelerde ise daha fazla yağışın olduğunu görüyoruz. Dolayısıyla Van Gölü havzasında, son yıllarda küresel ısınma ile birlikte genel olarak bir kuraklaşma olduğunu tespit ediyoruz” diye konuştu.
Van Gölü Havzası’ndaki kuraklık kuşların yaşam alanlarını daralttı
Burada kuraklaşmayı meydana getiren en önemli faktör; havzaya düşen yağış miktarının yıllık olarak azalması ya da daha az düşmesidir. Seviyenin azalmasına neden olan diğer bir faktör de gölleri besleyen kaynaklara birtakım baraj ve bentlerin yapılması ve buraları besleyen suların tarımda kullanılmasıdır. Bu nedenle Van Gölü havzasını besleyen kaynaklar kesilmiş oluyor. Bu durum Van ile Arin Gölü’nün su seviyelerinin düşmesine neden olmaktadır” diye konuştu.

Elmastaş, yer altı sularının bilinçsiz kullanılmasının da bu durumu ağırlaştırdığına dikkat çekti: 

“Özellikle Ahlat, Adilcevaz, Erciş ve diğer tarımsal alanlarda çok sayıda sondaj kuyularının ortaya çıktığını görüyoruz. Bunlarla birlikte yer altı su seviyesi, düşmeye başladı. Bu seviye düşünce, bazı kaynaklar da kuruma noktasına geldi”

Özellikle son 2 yıldır Arin Gölü’nde ciddi kuraklaşma olduğunu ifade eden Prof. Dr. Elmastaş, şunları kaydetti:

“Son iki yıldır Arin’de ciddi bir kuraklaşma görüyoruz. Bununla birlikte bazı göçmen kuşların yaşadığı alanlar, ekolojik anlamda bir riski de beraberinde getiriyor. Buralarda bazı kuşların ve canlı türlerinin artık yaşayamaz hale geldiğini görmekteyiz. Bu anlamda önemli risk ve problemle karşı karşıyayız. Bu nedenle tarım arazilerinde, özellikle yağmurlama ve damlama gibi modern sulama sistemlerinin kullanılması gerekmektedir.

Tarımla uğraşan çiftçilerimiz de bir an önce damlama sulama sistemine geçmelidir. Aksi takdirde, özellikle flamingoların ve göçmen kuşların yaşam alanlarından biri olan doğal güzelliğimiz yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalacaktır.”

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024