2018’de her hafta üç kişi çevre ve doğa savunucusu olduğu için öldürüldü. Filipinler çevre savunucularına yönelik cinayetlerin en çok işlendiği ülke olurken, en çok ölüm madencilik alanında gerçekleşti
Uluslararası Sivil Toplum Kuruluşu Global Witness, 2018 yılında çevre ve toprak koruyucusu olduğu için her hafta en az üç kişinin öldürüldüğünü ortaya koyan bir araştırma yayımladı. Rapora göre, madencilik, kerestecilik ve tarım endüstrileri alanında çalışan çevre aktivistlerine yapılan saldırılar sonucu bir yıl içinde 164 kişi hayatını kaybetti.
Euronews’in haberine göre, kuruluş, hükümet ve şirketlerin kâr ve rant politikalarına direndikleri için öldürülen çevrecilerin yanı sıra tehdit edilen, gözaltına alınan ve hapse atılanlara da yıllık raporunda yer verdi. Tehdit ve baskıya maruz kalanların sayılamayacak kadar çok ve tespit edilmesi imkansız olduğu vurgulandı.
Araştırmaya göre, 2018’de çevreci ölümlerinin en çok yaşandığı sektörler madencilik, tarım ve baraj sektörleri oldu. Madencilik sektörüne karşı çevreci protestolara katılan 43 kişi yaşamını yitirdi. Araştırmanın sunumunda “Onlar evlerini ve topraklarını korumak için çalışan ve gezegenin sağlığı için direnen sıradan insanlar. Çoğunun toprakları yiyecekten cep telefonuna, mücevhere kadar her gün kullanılan ve tüketilen malların üretimi için şiddetle gasp ediliyor” ifadeleri kullanıldı.
Guatemala’dan Ixquisis hareketinin barışçıl direnişi üyesi Joel Raymond‘un, “Bizim terörist, suçlu, suikastçı ve silahlı gruplar olduğumuzu söylüyorlar ve öldürüyorlar” sözleri rapora dahil edildi.
Dünyadan örnekler
Global Witness, araştırmaya dahil edilen örnek vakaları derledi.
‘Hükümetler ve şirketler etik ve sorumlu davranmıyor’
Kuruluş, çevre ve toprak savunucularına karşı işlenen suçlara, hükümet ve şirketlerin etik, sorumluluk sahibi ve hatta yasal olarak hareket etmedeki başarısızlığı neden gösteriliyor. Global Witness raporunda “İşletmeler, müşterilerinin onları evlerinden eden ve ekosistemi tahrip eden projeleri desteklememelerini sağlama görevi üstlenir. Tüketicilerin bu şirketlerden sorumluluklarını yerine getirmelerini talep etme hakkı vardır. Hükümetler, yatırımcılar ve iş dünyası çevreyi koruyabilecek ve onu savunanları destekleyebilecek güce sahip. Sıradan insanlar değişimin gerçekleşmesine yardımcı olabilir” ifadeleriyle çevre savunucularının haklarına vurgu yapıyor.
Türkiye’de Ulvi ve Büyüknohutçu cinayeti
2017 yılında Antalya’nın Finike ilçesinde yaşadıkları evin yakınlarında çevreye zarar veren taş ocaklarına karşı mücadelesi ile bilinen 61 yaşlarındaki Ali Ulvi ve Aysin Büyüknohutçu çifti şüpheli şekilde öldürülmüştü. Çevreci çift ölümlerine kadar uzun zaman çevreyi korumak için mücadele vermişti.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…