Şirket 13 Aralık Salı günü nükleer santral inşaat lisansını alabilmek için gerekli belgeleri teslim etti. Ancak bu belgeler arasında bölgenin sismik raporu (deprem riskleri ile ilgili araştırma) bulunmuyor.
Greenpeace Akdeniz İklim ve Enerji Kampanyası Sorumlusu Cenk Levi, “Akkuyu NGS Elektrik AŞ Genel Müdürü Alexander Superfin, geçtiğimiz günlerde yaptığı bir açıklamada, gerekli belgeleri Türkiye Hükümeti’ne vermiş olmalarına rağmen, sismik araştırmaların halen devam ettiğini söyledi. Nükleer santralin en tartışmalı konusu olan güvenlik ve deprem konusunda hala gerekli çalışmalar tamamlanmadan, inşaat lisansı için başvurmak, projede güvenlik konusunda gösterilen duyarlılığın ne kadar düşük olduğunun ispatı. Belgelerin üzerindeki bu şaibe, Türkiye Hükümeti’ne, nükleerden vazgeçmek için tarihi bir fırsat sunuyor. Tarih liderleri aldıkları cesur kararlarla hatırlar ve anar. Başbakan’dan beklenen davranış bu anlaşmayı fes etmesidir. Nükleer tehlikeden uzak bir Türkiye, bölgesinde istikrar ve güvenlik açısından örnek olacaktır” dedi.
Viyana Üniversitesi tarafından birkaç ay önce hazırlanan bilimsel proje Akkuyu’da kurulması planlanan santralde bir kaza yaşanması halinde radyasyon bulutlarının hem Türkiye’nin tamamına, hem de komşu ülkelere yayılacağını ortaya koyuyor. Özellikle İç Anadolu, Doğu Anadolu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde insanlar ilk 5 gün içerisinde bir yılda alabilecekleri radyasyonun 60 katına maruz kalıyor.