Yunanistan ve Türkiye Yeşilleri 86 yılın ardından müze statüsü değiştirilerek bugün Müslümanlar için ibadete açılan Ayasofya hakkında ortak bir metin kaleme aldı.
Ayasofya’nın bütün kültürlere ev sahipliği yaptığının vurgulandığı açıklamada “Alınan kararla Ayasofya, bir grubun iradesi altına girmiş bulunuyor. Bu karara yönelik şerhimizi, tarihe not düşmek istiyoruz” denildi.
Altında Yunanistan Yeşilleri’nin uzantısı PRASINOI ile Yeşiller Meclisi’nin imzası bulunan ve hem İngilizce hem de Türkçe dillerinde yayınlanan metnin tamamı şu şekilde:
24 Temmuz günü Ayasofya ibadete açılıyor: Ancak, sadece Müslümanlara… Bir sonraki ziyarete yetişme telaşındaki turist gruplarının akınına uğrayan müzenin statüsü böylesine kadim bir binanın korunması için yetersiz bulunmuş olabilir.
Oysa, mevcut statü en temel ihtiyacımızı uygun şekilde karşılıyor, Ayasofya’yı küresel müştereğimiz olarak tescilliyor, bu özelliğini güvence altına alıyordu.
‘Birlikte koruduk’
İmparator’un uhdesindeki kutsal bilgeliğe adanmış bir basilika olarak inşa edilen Ayasofya, giderek insanlığın ortak bilgeliğine adanmış bir anıta dönüşmüştü.
Bizler, Hristiyanlar, Müslümanlar, ve sekülerler bu mekanı inşa ettik ve onardık; tüm insanlığın istifade etmesini gözettik; nöbetleşe koruyarak bugünlere getirdik.
1500 yıl ayakta kaldıktan sonra, Ayasofya’da herkes kendine bir yer buldu. Dünyanın bütün ülkelerinden ve kültürlerinden, inançlı ya da inançsız herkes, kökeni her ne olursa olsun her bir insan, kendini buraya ait hissedebildi; burada ortaklaştı, burayı sahiplendi.
Derinden bölünmüş bir dünyada, Ayasofya karşıt uçları birleştirdi, insanlığın kutuplaşmasını ve nefreti aşabileceğimize dair derinlerde yatan o inancımızın simgesi oldu.
Alınan kararla Ayasofya, bir grubun iradesi altına girmiş bulunuyor. Bu karara yönelik şerhimizi, tarihe not düşmek istiyoruz. Yunanistan ve Türkiye Yeşilleri olarak, Ayasofya’nın insanlığın ortak bilgeliğinin sembolü olarak kalmasını talep ediyoruz.
Ayasofya’nın tüm insanlığın müştereği olarak varlığını sürdüreceği, kültürel hazinelerine sınırsız erişimin baki kalacağı bir statüde, dışlayıcı değil kucaklayıcı, ötekileştirici değil paylaşımcı bir statüde kalmasının uygun olduğunu düşünüyoruz.
Mekanı diğerlerini dışlayan şekilde tek bir grubun tasarrufuna tahsis etme politikası, insani ortak değerlerimizi böylesine güçlü temsil eden bir tarihi miras için kural olamaz.
Her dinden kişiye bireysel olarak ibadet, inançsızlara ise geri çekilme ve düşüncelere dalma imkanı tanıyan sakin ve korunaklı ortamların oluşturulmasını kabulün ötesinde arz ederiz. Farklı insan gruplarını ve sembollerini aynı mekanda bir arada var etmenin yolları bulunabilir. Ortak geçmişimizin mirası bizlere yol gösterecektir.
Ayasofya’ya insanlığın müştereği olarak sahip çıkmak, ortak gündemimize sahip çıkmaktır. Tahammülsüz milliyetçiliği reddetmek ve ortak evimize, gezegenimize sahip çıkmaktır.
Ayasofya’nın insanlığın müştereği olmasını talep etmek, ortak gündemimize sahip çıkmak; tahammülsüzlüğü ve milliyetçiliği reddetmek; ortak evimiz olan gezegenimiz için mücadele etmektir .
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…