Beşiktaş’ın durumu bu kadar kötü olmasa da; gidenler, gidecekler, gelebilecek olanlar gibi sürekli bir tartışma dönüyor takımın üzerinde. Böyle bakınca seneye Galatasaray’ın tamamen, Beşiktaş’ın ise kısmen değişeceğini, bu oyuncuların da takımlarında son maçlarını oynadıkları bir gerçek. Durum bu olunca, ne kadar derbi de olsa olmuyor.
Olmayınca da, ilk yarısı çok sıkıcı bir maç izledik. Hiçbir hareket yok, hiçbir atak yok. Oyun uyutucu olunca taraftarın üzerinde de aynı etkiyi yaptı. İlk yarıya dair kayda değer neredeyse hiçbir şey olmadı. Belki Kazım Kazım’ın neredeyse kaleye paralel giden şutunu yazabiliriz. Belki bir de Quaresma’nın heyecan verici ama sonuç almaktan uzak çalımlarını…
İkinci yarı ise aynı şekilde başlamışken devreye Beşiktaş’ın yabancı oyuncuları girdi. Bobo ilk önce kafayla direği buldu, sonra da sol ayağıyla… Biraz hareketlenme karşılıklı olarak oyuna etki getirdi. Böyle durumlarda Beşiktaş’ın her zaman yardımına koşan “duran top meleği” burada da devreye girdi. Guti, hiç etkili olmadığı bir oyunda bir asist daha yapmış oldu. Bu golün tekrarını izlemek için ekrana bakarken de bu sefer Simao girdi devreye. 60 dakika yaprak kımıldamayan maçta 30 saniyede iki gol attı Beşiktaşlılar. Santra da kapılan topun Quaresma sayesinde pozisyon olması ve sonrasında gelen gol ile beklenen oldu ve Beşiktaş kazanacağı maçı garantilemiş oldu.
Bu dakikadan sonra Tayfur Havutçu, uzun süredir beklenen hamleleri yaptı. İlk önce Onur, sonra da Rıdvan oyuna girdi. İkisinden de tribünler çok şey bekliyor gerçekten. Rıdvan’ın çok uzun bir sakatlık döneminden çıkıyor olması da önemli. Galatasaray maçı da kazanıldığına ve düşen takımlar da belli olduğuna göre, Havutçu bundan sonra bu gençlere daha çok önem vermeli, gidecek oyuncular yerine, “gelecek” olan oyuncuları oynatmalı.
Sonuç olarak, Beşiktaş maçı hiç zorlanmadan ve gerektiği kadar oynayarak kazandı. Bir başka iddia/geyikle son verelim. Beşiktaş, aristokrasinin takımına karşı aldığı galibiyetle; kendi taraftarına güzel bir 1 Mayıs hediyesi vermiş oldu. Son derbi de böyle bitti.
Yeşil Gazete ve diğer yazılar için: http://www.urbarli.net
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…