Yeni yapılan bir araştırma dünyanın en büyük 13 mandıra şirketinin sebep olduğu sera gazı emisyonunun dünyanın en büyük altıncı ekonomisi olan Birleşik Krallık’ın emisyon miktarına eşit olduğunu ortaya koydu.
Guardian’da yer alan habere göre ABD’de Tarım ve Ticaret Politikası Enstitüsü (IATP) tarafından hazırlanan raporda bu şirketlerin iklim krizi üzerindeki etkisinin giderek yükseldiği belirtiliyor.
IATP raporunda, büyük şirketlerden kaynaklanan emisyonların 2015 yılında 306 milyon ton CO2 eşdeğerinden 2017 yılında 338 milyon tona yükseldiği tespit edildi. İngiltere’nin yıllık emisyonları ise yılda 350 milyon ton.
Süt endüstrisi emisyonlarının yüzde 90’ından fazlası ineklerin saldığı metan gazı sebebiyle ortaya çıkıyor. Araştırmalar soya ve yulaf gibi bitki bazlı sütlerin daha az emisyonla sonuçlandığını gösteriyor.
Rapor ayrıca dev süt ürünleri şirketlerinin büyümesinin süt ürünleri fiyatlarının son on yıl içinde üretim maliyetinin altına düşmesine neden olduğunu vurguluyor. Bu da hayvancılık ile geçinen kırsal bölgedeki insanların geçim kaynaklarını zora sokuyor.
Araştırmacılar, hem iklim krizine olan etkilerin sınırlandırılması hem de yerel üreticilerin korunması için küçük işletmelere çeşitli sübvansiyonların tanıtılması gerektiğini ve süt ve et tüketiminin önemli ölçüde azaltılması gerektiği sonuçlarına varıyor.
IATP Avrupa direktörü ve rapor yazarı Shefali Sharma fosil yakıt şirketleri üzerindeki artan kamu incelemesine karşılık, küresel et ve süt ürünleri şirketlerine yönelik böyle bir baskının görülmediğini söyledi. Sharma “Üstelik bu şirketlerin çok azı emisyonlarını bildiriyor” dedi.
Süt endüstrisi temsilcileri ise raporun süt ürünleri sektörünün gerçekliğini yansıtmadığını söyledi. Ortak bir açıklama yapan Uluslararası Süt Federasyonu Başkanı Judith Bryans ve Küresel Süt Platformu’nun genel müdürü Donald Moore “Süt ürünleri sektörü, besleyici gıdaları çevreye duyarlı ve sorumlu bir şekilde üretmeye kararlı” dedi.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü’nün (FAO), Küresel Süt Platformu ile hazırladıkladığı 2019 tarihli raporda “Sıcaklık artışını sınırlamak için süt sektörü emisyonlarını azaltmalı ve düşük karbonlu bir gelecek için çalışmalı” ifadeleri yer alıyor.
Raporda sektörün emisyonlarının 2005 ile 2015 yılları arasında yüzde 18 arttığı, bunun sebebinin ise süt üretiminin yüzde 30 artması olduğu belirtiliyor. Ancak üretimin azaltılmasına dair bir görüş içermiyor.
1970 yılından bu yana ABD’deki küçük aile mandıralarının yüzde 93’ü kapandı ve yerini büyük şirketlere bıraktı. Sharma “Temel argümanımız büyük şirketlerin fazla üretim ve düşük fiyatlar sebebiyle talebi yaratması. Talep sadece tesadüfen ortaya çıkmaz” dedi.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…