Fotoğraf: Roberto Sorin / Unsplash
Yapay zeka ve süper bilgisayarların kullanımı sonucunda, pillerde lityum kullanımını yüzde 70 oranında azaltabilecek yeni bir madde keşfedildi. Bu buluş, Microsoft ve ABD Enerji Bakanlığına bağlı Pasifik Kuzeybatı Ulusal Laboratuvarı (PNNL) işbirliği ile gerçekleşti.
BBC‘nin haberine göre araştırmacılar, 32 milyon potansiyel inorganik maddenin incelenmesi sonucunda, sadece bir hafta içinde 18 umut verici adayı belirledi.
Geleneksel laboratuvar yöntemleri ile bu süreç 20 yıldan fazla sürebilirdi. Bu yeni madde, katı halde bir elektrolit olarak tanımlandı, ampullerde test edildi ve başarılı sonuçlar elde edildi.
Microsoft Genel Müdür Yardımcısı Jason Zander, bilimsel buluşlarda yapay zekanın önemini vurgulayarak, bu teknolojinin 250 yıllık keşifleri 25 yıla sığdırma hedefinde önemli bir rol oynayacağını belirtti ve “Bunun gibi teknolojilerin bize bu hedefte yardımcı olacağını düşünüyoruz. Gelecekte bu gibi bilimsel gelişmeleri yapmanın yolunun bu olduğunu düşünüyorum” dedi.
Yeni maddeye N2116 adı verildi ve bu madde, katı haldeki lityum pillere alternatif bir çözüm olarak sunuluyor. Katı haldeki piller, geleneksel sıvı ya da jel benzeri lityum pillerden daha güvenli ve daha yüksek enerji yoğunluğu sağlama potansiyeline sahip.
Lityum madenciliği çevresel etkileri ve kaynak kıtlığı nedeniyle tartışmalı bir konu. Uluslararası Enerji Ajansı, lityum talebinin artmasıyla bir kıtlık yaşanabileceği uyarısında bulunuyor. Yeni keşfedilen madde, bu soruna alternatif bir çözüm sunma potansiyelini taşıyor.
Lityum, piyasa değeri ve gümüşi rengi nedeniyle genellikle “beyaz altın” olarak adlandırılıyor ve yeniden şarj edilebilir tüm pillerin (lityum-iyon piller) en önemli bileşenlerinden biri. Bu kadar yaygın kullanılan ve hatta kullanımı git gide artan bir madde olduğu için, Uluslararası Enerji Ajansı dünya çapında elektrikli araçlara olan talebin de artmasıyla, gelecek iki yıl içinde lityum kıtlığı yaşanmaya başlanabileceği uyarısını yapıyor.
Lityum madenciliği ise asıl tartışmalı konu. Üretime geçmesi yıllar sürebiliyor ve çevreye ciddi etkileri var. Lityum çıkarmak için çok büyük miktarda su ve enerji kullanılması gerekiyor. Süreçte yeryüzünde büyük “yaralar” açılıyor ve zehirli atıklar ortaya çıkıyor.
Imperial College ve Strathclyde Üniversitesi’nden uzmanlar, yapay zeka ve süper bilgisayarların pil araştırmalarında kritik bir öneme sahip olacağını ve yeni teknolojinin dikkatli ele alınması gerektiğini belirtiyorlar. Yapay zeka, laboratuvarda test edilen son maddeyi belirlemede kilit bir rol oynadı ve PNNL’den Karl Mueller, yapay zekanın inovasyon süreçlerini hızlandırma potansiyeline dikkat çekti.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…