Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi (NKÜ) Ziraat Fakültesi Biyosistem Mühendisliği Arazi ve Su Kaynakları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Halim Orta, son kar ve yağmurların yeterli olmadığını belirterek, Trakya’nın yer altı ve yer üstü sularında kuraklık yaşandığını söyledi.
Prof. Dr. Orta, geçen hafta İstanbul‘un son 50 yıldır ilk kez iyi düzeyde kar yağışı aldığını ve bu durumun yer altı ve yer üstü sularına da önemli ölçüde katkı sağlayacağını söyledi. İstanbul’daki barajların doluluk oranlarının yüzde 55’ler civarında olduğunu belirten Orta, “Geçmiş yıllara baktığımızda bu tarihte yani daha önceki yıllarda bu barajların yüzde 70-80 düzeyinde dolu olduğunu da görmüştük, 30’lara düştüğü de vakidir. Bu vesileyle İstanbul’da bu son yağışların o bölgedeki sıkıntıyı önemli düzeyde azaltacağını düşünüyorum” dedi.
Prof. Orta, İstanbul’a oranla Trakya‘da durumun çok farklı olduğunu dile getirdi:
“Trakya’nın ortasında kalan ki, Orta Trakya diyebileceğimiz, bizim yıllardan beri bütün idarecileri uyarmaya çalıştığımız, tehlikeli dörtgen diye bahsettiğimiz Çerkezköy, Çorlu, Lüleburgaz, Muratlı dörtgeni ciddi bir kuraklık yaşıyor. Ben bunu buraya yüklenen sanayiye bağlıyorum ve ciddi bir ısınma yaşıyoruz bu bölgede. Yani bu bölgedeki sıcaklıklar geçmiş yıllarla kıyasladığımızda 1-1,5 santigrat derece daha yükseldi. Bu da yağışları etkiledi ve bizim an itibariyle bu bölgede hem yer altı sularımızda hem de yer üstü su kaynaklarımızda önemli bir beslenme yok. Sadece tarımsal anlamda baktığımızda toprağın üst 30 ila 50 santimetrelik katmanında şu anda kışlık hububatın gelişmesini sağlayacak düzeyde bir nem var. Gerek Ganoslar gerek Istrancalar yeterli düzeyde yağış almadığı için maalesef yer altı su seviyesi tablolarında herhangi bir yükselme gözlemleyemiyoruz.”
Trakya’nın, Türkiye coğrafyasının yüzde 3’ünü oluşturduğunu söyleyen Prof. Dr. Orta, hızlı sanayi ve nüfus artışıyla üzerinde taşıdığı nüfusun yüzde 20’yi geçtiğini belirterek şunları söyledi:
“İstanbul’un batısını da koyarsak, ülke nüfusunun yüzde 20’sini aşkın bir nüfus yaşıyor bölgede ve büyük çoğunluğu sanayi için buraya gelenlerden oluşuyor. Ayrıca tekstil ve deri gibi sektörlerde yoğunlaşan bu sanayi tesisleri ciddi şekilde yeraltı su kaynaklarını kullanıyor. Ek olarak Hamitabat‘ta bulunan doğal gaz çevrim santralinin de çok etkisi var bu ısınmaya.
Bunlara bir çözüm bulmak ve frene basmak lazım. Biz Türkiye’de sanayiye verilen suyu 1 proseste kullanıyoruz. Amerika, Fransa gibi gelişmiş ülkeler 17 proseste kullanıyor. Yani 17 kez kullandıktan sonra tekrar arıtarak doğal yatağına veriyorlar. Biz ise arıtmadan veya arıttığımızı söyleyerek gerçekte bunu sağlamadan tekrar doğal yatağına veriyoruz. Bu sefer onlarca kat daha fazla suyun kirlenmesine sebep oluyor. “
Bu tür sorunları yerinde ve kaynağında çözecek tedbirlerin alınması gerektiğini belirten Prof. Dr. Orta, söz konusu tedbirleri şöyle açıkladı:
“Mutlaka sanayiyi burada frenleyerek, bu sanayi sektöründen suyun daha rantabl kullanımını, daha akılcı kullanımını sağlamamız gerekir sanayi tarafından baktığımızda. Diğer taraftan da içme ve kullanma suyu sağlayan yerel yönetimlere bakacak olursak Trakya ciddi bir nüfuslaşıyor. Burada da hızlı bir biçimde yer üstü su kaynaklarını geliştirmeye yönelmemiz lazım. Yani biz an itibariyle Trakya’da kullandığımız içme ve kullanma suyunun yüzde 85-90’ını hala yer altı sularından sağlıyoruz. Yaptığımız çalışmalara göre 1000’in üzerinde potansiyel gölet ve baraj yerine sahip Trakya bölgesinde, Trakya yöresinde bir an önce su depolama yapılarak, göletleri ve barajları geliştirerek bunlardan sulama amaçlı, hayvan içme suyu amaçlı ve yerleşim yerlerinde içme ve kullanma suyu amaçlı yararlanmamız lazım”.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…