Fotoğraf: Shutterstock
Çin’in Wuhan kentinde ortaya çıkan ve tüm dünyada geniş çaplı ölümlere sebep olan koronavirüs salgınına karşı birçok hükümet sürü bağışıklığına ulaşmayı hedeflediklerini açıkladı veya bu yönde politikalar izledi.
Salgın ile birlikte hayatımıza giren “sürü bağışıklı” terimi bir popülasyonun çoğunun bir virüse karşı aşı veya hastalığı geçirerek bağışık hale geldiği ve bu insanların dolaylı olarak bağışıklığı olmayan kişilerin enfeksiyon olasılığını azalttığı bir senaryoyu ifade ediyor.
Ancak JAMA Network Open tarafından Wuhan’daki yetişkinler üzerinde yapılan bir araştırma koronavirüs söz konusu olduğunda sürü bağışıklığının mümkün olamayabileceğini öne sürüyor.
Araştırmada Covid-19 antikor testi yapılan yetişkinlerin yalnızca yüzde 4’ünün testi pozitif sonuçlandı. Araştırmacılar ayrıca, hafif hastalık yaşayanların veya virüsün semptomlarını göstermeyen bireylerin doğal olarak ona karşı uzun süreli bağışıklık geliştiremeyebileceğini öne sürüyor.
Çalışmada yer almayan ancak Rutgers Üniversitesi’nde biyoistatistik ve epidemiyoloji alanlarında çalışma yürüten Henry Raymond, UPI’ye yaptığı açıklamada “Tüm bu insanlar, bilinmeyen bir süre boyunca bu virüse karşı bağışıklık kazandıran mükemmel antikorlara sahip olsalar bile bu hiçbir zaman sürü bağışıklığı seviyesine ulaşmıyor” ifadesini kullanıyor.
Raymond, “Aşı olmadan sürü bağışıklığına ulaşma fikri bu noktada yalnızca bir temenni oluyor” değerlendirmesinde bulunuyor. ü
Bazı araştırmalar, Covid-19 ile enfekte olan birinin hastalığa karşı savaşmaya yardımcı olan bağışıklık sistemi tarafından üretilen proteinler geliştirdiğini öne sürse de birkaç aydır iyileşen kişilerin ikinci kez koronavirüse yakalandığı vakalar artıyor.
Sonuç olarak, virüse sahip olanların doğal olarak ona karşı bir bağışıklık tepkisi geliştirmesinin mümkün olup olmadığı hakkında sorular geçerliliğini koruyor.
Bilim insanları, hastalığa yakalananların kanında iki tip Covid-19 antikorunun bulunduğunu söylüyor: İmmunoglobulin M ve G.
Bu çalışma için Wuhan’daki Huazhong Bilim ve Teknoloji Üniversitesi Tongji Hastanesi‘ndeki araştırmacılar 26 Mart ve 24 Mayıs tarihleri arasında 35 bin 40 yetişkini Covid-19 antikorları için test etti.
Katılımcıların hiçbirinde yalnızca immuglobulin M tespit edilmezken, yüzde 3.2’sinde immunoglobulin G bulundu. Yüzde 1’inden daha azında ise iki tür antikor tespit edildi.
Sonuç olarak araştırma tüm katılımcıların yüzde 3,9’unda bir veya iki antikor bulunduğunu ortaya koydu. Kadınlarda bu oran yüzde 4.4’e çıkarken erkeklerde ise yüzde 3.3 civarında kaldı.
Raymond bu araştırmanın her ne kadar önemli sonuçlar gösterse de 35 bin kişi ile yapılan bir araştırmanın toplum geneline ışık tutamayacağını söylüyor.
Raymond “Bu çalışmanın bize gösterdiği şey hem semptomlu hem de semptomsuz insanları çok sayıda test etmeye devam etmemiz gerektiğidir. Böylece aktif virüsü olan tüm insanları belirleyebiliriz, çünkü semptomları olmayan insanlar dahi virüs yayıyor olabilir” değerlendirmesinde bulunuyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…