“Sosyal medya yasası” olarak bilinen Basın Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun teklifi AKP ve MHP milletvekillerinin ortak imzası ile TBMM Başkanlığı’na sunuldu.
40 maddeden oluşan teklifin 28 maddesi internet haber sitelerinin Basın Kanunu kapsamına alınmasını düzenliyor. Yapılacak değişikliklerle internet haber siteleri resmi ilanlardan faydalanabilecek, çalışanları basın kartı alabilecek.
Haber siteleri faaliyet gösterdiği işyeri adresi, ticari ünvanı, elektronik posta adresi, elektronik tebligat adresi, iletişim bilgileri ile yer sağlayıcısının adını, kendi sitelerinden ilan etmek zorunda olacak. Ayrıca bir içeriğin ilk kez sunulmaya başlandığı tarih ile sonraki güncelleme tarihleri, her erişildiğinde değişmeyecek şekilde içeriğin üzerinde belirtilecek.
Düzenlemenin “dezenformasyonla mücadele” olarak nitelendirilen 29’nucu maddesiyle Türk Ceza Kanunu’na “Halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yayma” suçu ekleniyor. Buna göre, “Sırf halk arasında endişe, korku veya panik yaratmak saikiyle, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili gerçeğe aykırı bir bilgiyi, kamu barışını bozmaya elverişli şekilde alenen yayan kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis” cezasıyla cezalandırılacak. Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde verilen ceza yarı oranında artırılacak.
Maddenin gerekçesinde ‘internetin sağladığı anonim ortamın yalan, yanlış veya manipülatif içeriklerin artmasına neden olduğu’ savunularak şöyle deniliyor:
“… Fiilin, “kamu barışını bozmaya” elverişli olması aranarak, bu suçun somut tehlike suçu olduğu vurgulanmıştır. Bunun yanı sıra “dezenformasyon” olarak nitelendirilen bu fiillerin, kişilerin bireysel kanaatlerini açıklama veya haber verme haklarıyla karıştırılmaması için fiilin, halk arasında endişe, korku veya panik yaratma saikiyle gerçekleştirilmesi ilave bir unsur olarak aranmaktadır. Belirtmek gerekir ki, dezenformasyona konu içerik, ülkenin iç ve dış güvenliği, kamu düzeni ve genel sağlığı ile ilgili doğrudan asılsız bir bilgi olabileceği gibi tahrif edilmiş bir bilgi de olabilecektir. Kamu barışına yönelik suçlar kapsamında ihdas edilen bu suçun, bölümde yer alan diğer suçlardan daha farklı bir alanı düzenlediğinde şüphe bulunmamaktadır. Ayrıca suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi hali, cezada artırım sebebi olarak öngörülmektedir.”
Teklifte dikkat çeken düzenlemeler şöyle:
Tasarıya göre, internet ortamında yapılan yayınların düzenlenmesine dair 5651 sayılı kanunun “Gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi” maddesinin ilk fıkrasına ek yapılacak. Söz konusu maddeye göre Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanı, Cumhurbaşkanlığı veya millî güvenlik ve kamu düzeninin korunması, suç işlenmesinin önlenmesi veya genel sağlığın korunması ile ilgili bakanlıkların talebi üzerine, internet ortamında yer alan yayınla ilgili olarak dört saat içinde yerine getirilmek üzere içeriğin çıkarılması ve/veya erişimin engellenmesi kararı verebilecek.
Teklifle bu maddeye bir ek de yapılacak. Katalog suçlarla daha etkin mücadele amacıyla yurt içi yurt dışı ayrımı kaldırılacak. Söz konusu düzenlemenin gerekçesinde yapılan değişiklikle “yurt dışındaki bir intihara yönlendirme içeriğine müdahale edebilen Başkanın, yurt içindeki intihara yönlendirme içeriğine de müdahale edebileceği” ifade ediliyor.
Yine aynı maddede yapılan değişiklikle Milli İstihbarat Teşkilatı‘nın faaliyetleri ve personeline yönelik suç teşkil eden içerikler katalog suçlar kapsamına dahil edilecek.
“Dezenformasyonla mücadele” adı altında getirilen teklifin 29’uncu maddesinde “Suçun, failin gerçek kimliğini gizlemek suretiyle veya bir örgütün faaliyeti çerçevesinde işlenmesi halinde, yukarıdaki fıkraya göre verilen ceza yarı oranında artırılır” maddesi bulunuyor.
Maddenin “ismini açıklamak istemeyen üst düzey yetkili” gibi kaynağın kimliğini açıklamadan yapılan haberler için uygulanabileceği ifade ediliyor. Tasarıyı hazırlayanlar, “İsmini vermeyen kaynağım diyerek her türlü iddiada bulunuluyor, bu doğru değil” diye düzenlemeyi savunurken böyle bir durumun oluşması için “özel kastla halk arasında korku, endişe yaratmak gibi bir amaç” tespit edilmesi gerektiğine dikkat çekiyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…