Manşet

Son on yılda yaşanan orman yangınlarının yüzde altısı sabotaj nedenli, peki yangınlara hazır mıyız?

Yazar:
Haber Merkezi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, Türkiye’de yaşanan orman yangınlarının durumunu bir soru önergesiyle Meclis gündemine taşıdı.

Gazete Duvar’dan Serkan Alan’ın  aktardığına göre; Tanrıkulu, Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin yanıtlaması istemiyle verdiği önergede bakanın göreve başladığı 2018’den bu yana, toplamda ne kadar hektar ormanın yandığını, ormanları söndürmek için ne kadar bütçe harcandığını, sabotaj sonucu çıkan orman yangınlarının ne kadar arttığını sordu.

CHP’li Tanrıkulu, bir başka önergesinde ise, “Doğu ve Güneydoğu bölgemizde orman yangınları ne kadar arttı? Doğu ve Güneydoğu bölgemizde orman yangınlarının çıkmasının nedeni nedir?” sorularına yanıt talep etti.

Son on yılda çıkan yangınların yüzde altısı sabotaj/kasıtlı yangın olarak kaydedildi

Pakdemirli’nin verdiği yanıta göre 2018 ile 2021 arasındaki dört yılda Türkiye’de 393 sabotaj/kasıtlı yangın yaşandı. Yıllara göre bakıldığında, 2018’de 92, 2019’da 124, 2020’de 72 ve 2021’de ise 105 yangın ‘sabotaj/kasıtlı yangın’ olarak kayıtlara geçti. Tarım Bakanı Pakdemirli yanıtında, son on yıllık verilere göre sabotaj sonucu çıkan orman yangını oranının tüm yangınların yüzde altısını oluşturduğunu belirtti.

‘Yangında zarar gören alanların imara açılması söz konusu değil’

Orman yangınından zarar gören bir orman alanının imara açılmasının “söz konusu olmadığını” savunan Bakan Pakdemirli, “İmara açılan orman arazisi bulunmamaktadır” dedi.

‘Erozyonla taşınan toprak miktarının 2023’te 130 milyon tona indirilmesi hedefleniyor’

Pakdemirli erozyonla mücadele kapsamında, Temmuz 2018’den 2021 sonuna kadar toplam 161 bin 93 hektar alanda toprak muhafaza çalışması yapıldığını, 1970’li yıllarda akarsular tarafından erozyonla taşınan toprak miktarının yılda 500 milyon ton iken, yapılan iyileştirme çalışmaları sonucunda 2018 itibariyle erozyonla taşınan toprak miktarının yılda 154 milyon tona düştüğünü belirtti. Bakan, bu oranın 2023 için 130 milyon tona indirilmesinin hedeflendiğini söyledi.

‘Doğu ve Güneydoğu’da sürekli bir artma eğilimi görülmüyor’

CHP’li Tanrıkulu’nun Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde yaşanan orman yangınlarına ilişkin sorularını yanıtlayan Pakdemirli, 2016 ile 2021 arasında Doğu Anadolu Bölgesi ve Güneydoğu Bölgesi’nde çıkan orman yangınlarında, Türkiye veya dünyadan bağımsız sürekli bir artma eğiliminin görülmediğini belirtti.

Antalya/Manavgat- Fotoğraf: Adem Akalan- DHA

Son beş yılda Doğu ve Güneydoğu’da iki bine yakın orman yangını
Bakan Pakdemirli küresel ısınma ve kuraklık ile birlikte son yıllarda tüm dünyada orman yangınlarında bir artış görüldüğünü bildirdi. Pakdemirli şu ifadeleri kullandı:

“Doğu Anadolu Bölgesi ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi çıkan orman yangınların çıkma nedenleri, ülkemizin diğer bölgelerinde meydana gelen yangınlardan farklı değildir. Ülkemizde meydana gelen orman yangınlarının sebepleri; ihmal ve dikkatsizlik, kaza, kasıt ve doğal nedenlerdir.”

‘Dışarda kar yağarken de orman yangınlarını konuşmalıyız’

ANKA Haber Ajansı’ndan Dilan Kutlu’nın  aktardığına göre; Orman Botaniği Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ünal Akkemik bahar aylarına yaklaşmadan yangınlara karşı önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Prof. Dr. Akkemik yangın hazırlıklarında Türkiye’nin ne durumda olduğunu sordu:

“Yangınları sadece yazın konuşuyoruz. Dışarda kar yağarken de bir yandan da orman yangınlarını konuşmamız gerekiyor. Bu yangın hazırlıklarının yazdan önce bitmesi gerekiyor. Acaba bu çalışmalar kapsamında ne durumdayız? Bunun toplumla paylaşılması önem taşımaktadır.”

‘Bahar ayları gelmeden yangınlara karşı önlemler alınmalı’

İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi‘nde Öğretim Üyesi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, yazın çıkan orman yangınlarında 15 gün içerisinde 135 bin hektar orman alanı; 26 bin hektar tarım alanı; yaklaşık 12 milyon metreküp kadar da orman ağacının zarar gördüğünü bildirdi.
Akkemik ise Nisan ayı itibariyle yeni bir yangın sezonuna girileceğini o nedenle şimdiden yetkililerin uyarılması ve önlemlerin ne durumda olduğunun toplumla paylaşılması gerektiğini belirtti. Prof. Dr. Akkemik, şunları söyledi:

“Biz yangınları sadece yazın konuşuyoruz. Bu yangın hazırlıklarının yazdan önce bitmesi, yaz geldiği zaman yangına hazırlıklı olmamız gerekiyor. Dışarda kar yağarken de bir yandan da orman yangınlarını konuşmamız gerekiyor.”

Prof. Dr. Ünal Akkemik, Türkiye’nin bir Akdeniz ülkesi olduğunu hatırlatarak “Akdeniz Havzası’nda yangınlar her zaman yaşanıyor ve yaşanacak. Önümüzdeki dönemlerde de benzer yangınların olma ihtimali son derece yüksek o nedenle nisan ayı itibariyle bizim aslında, uçak, helikopter, tüm hava araçlarıyla yersel yangın söndürme araçlarının, arazözlerinin, işçilerin tümüyle alınmış olması gerekiyor. Nisan ayı itibariyle tüm çalışmaların bitmiş, yangınlara hazır hale gelmiş olması gerekiyor.” dedi.

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024