Söyleşiye katılan basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Ceyhan, bilim insanlarının da ülkeleri yanlış yönlendirdiğine dikkat çekti:
“11 Mayıs’tan sonra maalesef bilim insanlarının da yanlış yönlendirmeleriyle sadece Türkiye’de değil, dünyanın birçok yerinde çok tecrübeli insanlar olmadığı için yanlış öngörülerde bulundular. Dediler ki ‘Yaz gelecek virüs sıcağa dayanıklı değil ve virüs ölecek’, o zaman salgın tecrübesi olan bilim insanları ‘Böyle bir şey olmaz, salgınlar yazın çıktı’ dememize rağmen devletler de biraz onlara güvendi. Mesela biz 1 Haziran’da daha önce kademeli normalleşme planları yaparken bir anda normalleşme oldu. Bir anda normalleşmenin bir faturası var, dünyanın çoğu şimdi bu faturayı ödüyor.”
Başka bir yanlış öngörünün de vaka sayılarıyla ilgili olduğunu anlatan Ceyhan, “Hep söylüyorduk abarttığımızı düşünüyorlardı. ‘Tespit ettiğimiz vaka sayısı gerçek rakamın 10’da 1’i’ diyorduk. En iyi testleri en iyi planlamayı da yapsanız bu işin özelliği budur. Şikâyet göstermeyen insanı bulup onu izole etmeniz için bütün toplumu taramanız lazım. Bunu da sadece Çin Wuhan bölgesinde yapabildi” diye konuştu.
Prof. Ceyhan, koronavirüs salgınının nasıl biteceğine ilişkin soruya şu yanıtı verdi:
Birincisi toplum öyle bir noktaya gelecek ki toplumun yarısından fazlası bağışık hale gelecek, toplumdan kastım sadece Türkiye değil, dünya bu kadar globalleşmişken Türkiye’de vakaları sıfırlamak hiçbir işe yaramaz. Bu salgın Wuhan’da tek bir insanda başladı. Şu an açıklanan rakamlarla Türkiye’nin bağışık hale gelmesi için 11 yıl gerekiyor.
İkincisi de aşı. En iyi şartta önümüzdeki yıl içerisinde bir ya da birkaç aşı bireysel koruyuculuk için piyasaya çıkabilir. Bu aşı daha çocuklar üzerinde hiç çalışılmadı kural olarak önce yetişkinler de deneyip, daha sonra çocuk çalışmaları yapılabilir.”
Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı günlük Koronavirüs vaka sayılarının ne anlama geldiğini bilmediğini belirten Prof. Dr. Ceyhan şu ifadeleri kullandı:
“Geçen Yeni Şafak’tan Mehmet Bey aradı ‘Bu sadece hastaneye yatan sayısı’ diye yazmıştı. Bakanlık tam sayıyı da açıklasa bunun 10 katı vaka var zaten. Bakanlık rakamları gizliyor demiyorum ama açıkladığı rakamların ne anlama geldiğini açıklamıyor. Bakan yardımcısına sordum bu rakamlar sadece hastaneye yatanların sayısı mı diye ‘tam o anlama gelmiyor, bir görüşelim sizinle’ dedi. Haftaya görüşeceğiz. Bu rakamların neyin karşılığı olduğunu bilmiyoruz.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…