Katmandu Vadisi, geçen hafta sonu Nepal’de yağış ölçüm ve kayıt sisteminin ilk kez başlatıldığı 1970 yılından bu yana kaydedilen en yüksek şiddette yağışlara tanık oldu.
Yetkililer ülke genelinde yağmurun yol açtığı sel ve toprak kaymalarında yaşamını yitirenlerin sayısının 217’yi geçtiğini açıkladı.
İçişleri Bakanlığı sözcüsü Rishiram Tiwari, sel ve toprak kaymaları ile bağlantılı olaylar nedeniyle şu ana kadar 28 kişinin kaybolduğu, 143 kişinin yaralandığı bilgisini paylaştı.
Perşembe günü başlayan ve üç gün boyunca süren aşırı yağışların tetiklediği sel, pazar gününe kadar birçok eyalette geniş çaplı yıkıma yol açarak binlerce kişiyi yerinden etti. Ölü sayısının 50’yi geçtiği başkent Katmandu selin en sert vurduğu yer oldu. Şehrin güney kesiminin büyük bir kısmı sular altında kaldı.
Pazar gününden itibaren Katmandu’da havanın düzelmesi ile arama-kurtarma ve yardım çalışmaları biraz daha hızlandırsa da Nepal’in doğu ve orta kesimlerinin büyük bölümü cuma gününden bu yana sular altında.
Uluslararası Entegre Dağ Geliştirme Merkezi (ICIMOD) Hindukuş Himalaya Bilgi Merkezi İklim ve Çevresel Riskler Lideri Arun Bhakta Shrestha, “Katmandu’da daha önce hiç bu ölçekte bir sel görmemiştim” dedi.
Nepal İçişleri Bakanlığı sözcüsü Rishiram Tiwari ise “ordu ve silahlı polis kuvvetleri dahil olmak üzere 20.000’den fazla güvenlik personelinin” devam eden arama-kurtarma ve yardım dağıtımı çalışmaları için görevlendirildiğini duyurdu: “Sel nedeniyle kapanan yolların yeniden açılması için çalışmaların devam ediyor.”
Nepal Hidroloji ve Meteoroloji Departmanı (DHM) Kıdemli Meteoroloji Uzmanı Shanti Kandel, Pazar sabahı Katmandu’daki dokuz istasyon tarafından kaydedilen verilerin son 54 yılın en yüksek değeri olduğunu söyledi.
Nepal yağışları ölçme ve kaydetmeye yönelik bugünkü sistemini 1970 yılında uygulamaya başladı. Katmandu’da daha önce 2002 yılında en yüksek yağış miktarını kaydedilmişti.
Nepalli meteorolog Govind Jha, Tribhuvan Uluslararası Havaalanı’ndaki meteoroloji istasyonunun cumartesi sabahı kaydettiği verilere göre son 24 saat içinde 239.7 mm yağmur ölçüldüğünü; şimdiye kadarki en yüksek yağış rekorunun ise 2002 yılında kaydedilen 177 mm. olduğunu belirtti; “Katmandu’da bu kadar çok yağış hiç kaydedilmemişti” dedi.
Benzer rekor yağışlara en az 14 diğer ilçedeki 25 gözlem noktasından da tanık olundu.
Meteoroloji yetkilileri 50 mm’nin üzerindeki yağışları şiddetli, 100 mmm’nin üzerindeki yağışları “çok şiddetli” ve 200 mm’nin üzerindeki yağışları ise “aşırı şiddetli” olarak sınıflandırıyor.
Jhapa bölgesindeki birçok nokta “200 milimetrenin üzerinde” yağışa tanık olurken meteorolog Jha, farklı noktalarda kaydedilen aşırı yağışlara dair şu bilgileri paylaştı:
“Cumartesi günü Budhanilkantha istasyonu 187.3 milimetre yağış kaydederken, bir önceki en yüksek rekor 2007 yılında ölçülen 159 milimetre idi. Aynı şekilde, Lalitpur‘daki Chapagaun istasyonu 2002 yılında 200,5 milimetre yağış kaydederken cumartesi günü 323 milimetre yağış kaydetti”
Nepal’in muson yağmurları ile birleştiğinde toprak kaymaları için oldukça elverişli bir ortam oluşturan dik dağlık arazisinde ve taraçalı tepelerinde “madencilik, tünel açma, ormansızlaşma ve düzensiz bina inşaatı” gibi insan-merkezli faaliyetler muson mevsiminde can kayıplarını artıran en önemli faktörler arasında.
Ayrıca, özellikle taşkın yatakları boyunca binaların gelişigüzel inşa edilmesi, daha küçük ölçekli afetlere karşı Nepal’in altyapısal ve sosyal kırılganlığını artırıyor. Bu insan-merkezli faktörler, ülkenin doğal topografyası ve artan iklim değişikliği sonuçları ile birleştiğinde Nepal’in iklim riskine ve aşırı hava olaylarına karşı duyarlılığına katkıda bulunuyor.
Yaşanan yıkımı iklim değişikliği merceği ile inceleyen Katmandu merkezli Uluslararası Entegre Dağ Geliştirme Merkezi (ICIMOD) Genel Müdürü Pema Gyamtsho, tam da Muson yağmurlarının beklendiği hafta Nepal’i vuran aşırı yağışların “iklim değişikliğinin bir sonucu” olduğu görüşünde.
Dr. Gyamtsho, Himalayan Times gazetesinin son zamanlarda ülke genelinde yaşanan yağmur, sel ve hasar ile iklim değişikliği arasında bir bağlantı olup olmadığını sorusuna, “Evet, kesinlikle iklim değişikliğiyle bağlantılı” yanıtını verirken mevsimsel olayların sayısı arttıkça, bu olayların şiddetinin dayanma kapasitemizi aşması konusunda uyarıyor:
“Aralıksız yağışlar nedeniyle Nepal’de kısa süre önce yaşanan eşi benzeri görülmemiş sel felaketi, iklim değişikliğinin gerçek olduğunu, yaşamlarımız ve geçim kaynaklarımız üzerindeki yıkıcı etkilerinin artık göz ardı edilemeyeceğini herkese acımasız bir şekilde hatırlatıyor. Sadece söylemsel ifadelerin ötesine geçerek yeni ortaya çıkan gerçeklere uyum sağlamak için de sahada anlamlı adımlar atmalıyız.”
Bilim insanları, iklim değişikliğinin Asya‘daki yağış miktarını ve takvimini değiştirirken, sellerin yol açtığı olumsuz etkilerin artmasının temel nedenlerinden birinin, özellikle su toplama ve drenaj için yetersiz alan bırakan taşkın yataklarındaki “plansız yapılaşma” olduğuna dikkat çekiyor.
Dr. Pema Gyamtsho bunu şöyle açıklıyor:
“Plansız yerleşim ve gelişigüzel kentleşme, taşkın yataklarındaki yapılaşma, su tutma alanlarının yetersizliği ve Bagmati Nehri‘ne yapılan müdahaleler nedeniyle drenajın zayıf olması selin etkisini daha da artırıyor.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…