Yakın zamanda gazetelerde kopyala-yapıştır haberciliğin yeni bir örneğine tanık olduk. Cardiff Üniversitesi’nden bilim insanları tarafından yapılan bilimsel bir araştırma birçok gazetede “Dünya yeni buz çağı tehdidiyle karşı karşıya” başlığı üzerinden verildi.
Haberin kaynağı ise her yıl yayınladığı yanıltıcı ve sansasyonel haberleri sebebiyle sabıkalı Daily Mail gazetesi. Haberde, Nature dergisinde yayınlanan bu makalenin Antarktika’daki buzdağlarının erimesinin Dünya’yı yeni bir buz çağına sürükleyecek zincirleme reaksiyonu tetikleyebileceğini ortaya koyduğu belirtiliyor.
Her ne kadar makalede küresel ısıtma sebebiyle bu döngüyü tamamen bozmuş olabileceğimiz öne sürülse de haberde bunun aksine Dünya’yı yeni bir buzul çağı beklediği iddia ediliyor.
Araştırmanın güneş ışınlarının buzul çağını başlatacak kadar fazla azalmadığı halde buzul çağlarının başlamasının arkasında yatan tetikleyici faktörleri araştırdığını belirten Şahin şu açıklamada bulundu:
Bu durumun kopan buzdağlarının Güney Okyanusu’nu geçerek Atlantik Okyanusu’na gelene kadar fazla erimeyip sonra erimesinden kaynaklandığı belirtiliyor. Atlantik Okyanusu’nda eriyen buzdağları çok miktarda tatlı suyu okyanusa ekleyince bunun yüzeydeki sıcak AMOC akıntısını yavaşlattığını ve bu soğuma nedeniyle de okyanustaki küçük canlıların çoğalıp atmosferdeki CO2’yi emdiğini öne sürüyorlar. Dolayısıyla atmosferdeki sera etkisi azalıyor ve dünya soğuk bir döneme sürükleniyor, buzul çağları oluşuyor.
Araştırmaya yer veren gazetelerin büyük çoğunluğu Antarktika’daki erime sebebiyle gezegenimizin şu anda yeni bir buzul çağı tehdidi altında olduğunu iddia ediyor. Ancak araştırma bu gelecek senaryosuyla ilgili böyle bir çıkarımda bulunmuyor.
Aksine, Science Daily’nin de aktardığına göre araştırmacılar insan kaynaklı CO2 emisyonlarından kaynaklanan artan küresel sıcaklıklar nedeniyle Antarktika buzdağlarının artık okyanus dolaşımındaki değişiklikleri tetikleyecek kadar uzağa seyahat edemeyeceğini söylüyor. Yani, küresel ısıtmanın buzul çağı döngülerinin doğal ritminin bozulabileceğini öne sürüyorlar.
Daily Mail gazetesinin manşetinde araştırmayı çarpıttığını ve sanki buzul çağına giriyormuşuz gibi verdiğini belirten Şahin, “Okuduklarını anlamayan ve iklim inkârcısı tarafa çalışmak isteyen bizim gazeteler de iyice köpürtüp Daily Mail’in bile demediğini manşete çıkarmışlar ‘yeni bir buzul çağı geliyor’ diye” ifadelerini kullandı.
Boğaziçi Üniversitesi İklim Değişikliği ve Politikaları Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Levent Kurnaz Yeşil Gazete’ye yaptığı değerlendirmede haberin içeriğinde buna dair bir bilgi olmamasına rağmen başlıkta dünyanın yeni buz çağına gireceğinin söylenmesinin oldukça bilinçli bir tercih olduğunu söyledi.
Kurnaz, açıklamasında “Gayet bilinçli bir tercih bu. Ne kadar çarpıcı bir başlık atarsanız o kadar dikkat çekiyor. Bu yüzden de bilim insanlarının söylediğinin tam tersini başlığa çekiyorlar” ifadelerini kullandı.
Haber içeriğiyle attığı başlığın çeliştiğini söyleyen Kurnaz, “Böylece bir itiraz gelirse ‘Biz doğrusunu haberin içerisine koymuştuk’ diyebilecekler. Asıl sıkıntı Türkiye’de Sputnik gibi gazetelerin hiç sorgulamadan bu haberi yanlış bir şekilde alması” değerlendirmesinde bulundu.
Araştırmanın kendisinde herhangi bir sorun olmadığını belirten Kurnaz, bilim insanlarının söyledikleri şeylerin bu başlık ile verileceğini bilse görüş bildirmekten kaçınacaklarını belirtti.
Benzer bir çarpıtmayla daha önce kendisinin de karşılaştığını söyleyen Kurnaz, “Daha önce Türkiye medyasında da benzer bir durumla karşılaştım. ‘Yavaş yavaş kuzey ülkelere göç etmeye başlamak gerekiyor’ diye bir cümle kullandığım için başlığı ‘Sibiryalı tavlayın’ şeklinde verdiler” dedi.
Ne yazık ki bu yanıltıcı haber, medyada ilgi çekmek amacıyla yapılan buzul çağı geliyor haberlerinin ilk örneği değil. Bundan 16 yıl öncesinde medyada arka arkaya yeni bir buzul çağı geleceğine dair haberler yayınlanmaya başladı.
Bu sefer haberin kaynağı ise Northumbria Üniversitesi’nde görev yapan matematik profesörü Valentina Zharkova ve ekibi tarafından yapılan bir araştırmaydı.
Bu ekibin güneşteki patlamaları ve lekeleri inceleyerek geliştirdiği modele dayanan araştırma 2021 yılından itibaren güneş aktivitelerindeki düşüş nedeniyle küresel sıcaklıklarda azalma yaşanacağını ve 2050 yılında mini buzul çağına gireceğimizi öne sürüyordu.
Araştırma daha sonra modelin çok basite indirgenmiş olması, kısa süreli veriye dayanması ve güneş aktivitelerini doğru tahmin edememesi nedenleriyle çokça eleştirildi. Ancak medya, konunun ilgi çekiciliği nedeniyle haberlerini yapmaya bırakmadı.
Neredeyse aynı haber, her yıl gazetelerde yerini aldı. Çoğunlukla Daily Mail gibi bir gazeteyle her kış piyasaya sürülen haber, kopyala-yapıştır habercilik modeli sayesinde Türkiye’deki ana akım ve alternatif birçok gazetede yerini aldı.
Üstelik yayınlanan birçok haberde makale, bilim dünyasının yüzde 97.2’sinin üzerinde uzlaştığı insan kaynaklı iklim değişikliğinin olmadığını iddia etmek için kullanıldı.
İki örnekteki en büyük sıkıntı da gazetecilerin ilgi çekmek ve çok okunmak uğruna bilimsel gerçekliği bulunmayan iddiaları gündeme getirmesi. Bu haberlerin piyasaya çıkması için kış aylarının beklenmesi de bunun göstergesi.
Bu tarz yanıltıcı haberlerin ve başlıkların önüne geçmek için gazetecilerin yapması gerekenler ise aslında oldukça basit.
Bütün bunları uygulamak ileride yapacağınız canlı yayınlarda zor durumda kalmamak için de faydalı olabilir:
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…