Kaş’ta Likya Yolu üzerinde, orman içine tesis ihalesine isyan: Akıl tutulması

Yazar:
Yeşil Gazete

Muğla ve İzmir’de yerleşim yerlerine kadar ulaşan orman yangınlarının etkisi henüz geçmemişken, Türkiye ormanları “konaklamalı-konaklamasız orman parkı” adı altında turizm işletmelerine açılıyor.

Sadece Antalya’da ormanın içinde 100’e yakın işletme planlanıyor. Bunların önemli bölümü de Kaş ilçesi ve çevresindeki ormanlık alanlarda yapılmak isteniyor.

Antalyalılar, sahil kentlerindeki ormanlar ve plaj alanlarının valilikler eliyle kurulan şirketler aracılığıyla ihaleye çıkarılmasına karşı aylardır mücadele veriyor. Buna rağmen, Finike ve Gazipaşa’da halkın kullandığı sahil alanlarının ihaleye çıkarılmasının ardından şimdi de Kaş, Konyaaltı ve Döşemealtı’ndaki ormanlık alanlar turistik tesis inşaatı için ihaleye çıkarıldı.

En büyük saldırı Kaş’da

Kaş’a bağlı Bezirgan Mahallesi’nde Düdenardı Mevkii’nde bulunan 20 bin m2’den fazla orman arazisi 5 Eylül 2024 tarihinde yapılan ihale ile 20 yıllığına özel bir şirkete kiralandı. Bezirgan ve Kalkan’da yaşayan vatandaşların 53 itiraz dilekçesi vermesine karşın Valilik, itirazları reddederek kamuya ait orman arazisini Konaklamasız Orman Parkı olarak kiraya verdi.

Kiralamaya konu olan orman arazisi, arkeolojik sit alanını da içermesinin yanında aynı zamanda yaban keçilerinin de yaşam alanı niteliğinde. Görüş ve iradesi yok sayılan bölge halkı ile Kaş Çevre ve Kültür Derneği, kiralama ihalesine karşı Antalya İdare Mahkemesi’nde açtıkları dava ile idari işlemin iptalini talep etti.

Phellos Antik kentinin yanında, Likya Yolu üzerinde çadırlı park!

Dava süreci devam ederken şimdi de Phellos Antik Kenti’nin bulunduğu bölgede, tarihi Likya Yolu’nun güzergahındaki Pınarbaşı’nda binlerce metreye uzanan kızılçam ormanlarının ve su kaynaklarının ortasına kurulmak istenen turistik tesis için 18 Ekim’de ihaleye çıkılacak.

İhaleyle, 20 bin metrekarenin üzerinde orman arazisi, üzerinde konaklamalı-konaklamasız “orman parkı” yapılması için bir şirkete, yıllık 390 bin TL tahmini bedel üzerinden 20 yıllığına kiraya verilmek isteniyor.

Proje kapsamında orman içinde 250 m2 taban alanı bulunan kır lokantası, 100 m2’lik sıhhi tesis kompleksi, 30 m2’lik depo, 40 m2’lik ibadethane, 30 m2’lik yöresel ürünler satış ünitesi, 15 m2’lik de giriş kontrol ünitesi inşa edilecek. Ayrıca her biri 80 m2’lik alanda 30 ayrı çadırlı kamp Alanı ile her biri 80 m2’den oluşan 20 ayrı karavan kamp alanı oluşturulmak isteniyor.

Sahil dışındaki orman alanlarında, Mayıs 2022’de çıkarılan Orman Parkları Yönetmeliği gereği imar şartı aranmıyor. 28 Eylül’de “Kamu mallarının turizme tahsisini düzenleyen yönetmelik”te yapılan değişiklikle de “mesire yeri” tanımı kaldırılarak yerine “orman parkı” ifadesi konulmuştu.

‘Bölge tamamıyla kızılçam, tesisler yangın riskini büyük ölçüde artıracak’

Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Ahmet Murat Akoy, iktidar koalisyonunun maden ruhsatlarını ormanlık alan, tarım alanı, su kaynakları gözetmeden nasıl masa başından dağıtıyorsa, aynı şekilde bir rant yöntemi olarak şimdi de “orman parkı” adı altında ormanları satışa çıkardığını söyledi.

Bezirgan’daki ihalenin ardından şimdi de Pınarbaşı’nda açılan ihale için yeni bir dava hazırlığında olduklarını anlatan Akoy, “Kaş ve Antalya Büyükşehir belediyeleri de dava açacaklar. Çünkü birbiri ardına açılan tüm bu ihaleleri belediyenin alması ve ormanları koruması mümkün değil” dedi.

Bölgedeki en büyük risk, Antalya ormanlarının neredeyse hepsinin kolay tutuşan kızılçamlardan oluşması.

Akoy, “Son yıllarda zaten ciddi bir yangın baskısı altındayız.  Bu ormanların mesire alanı, orman parkı adı altında bir işletmeye çevrilmesi, yangın riskini büyük ölçüde artıracak. Civar köylere çok yakın planlandıkları için bölge halkı da çok endişeli” diye konuştu.

‘Ne köylüye ne de kamuya yararı var’

Kaş Kaymakamlığı’na yazdığı bir dilekçeyle, halkın itirazlarını dillendiren Pınarbaşı Mahallesi Muhtarı Tevfik Muslu da, projenin ne Pınarbaşı köylüsüne ne de kamuya bir yararı olduğunu kaydetti:

“Bu proje yangın tehlikesi altında olan ormanlarımız üzerindeki insan faaliyeti baskısını arttırarak yangın oluşma riskini yükseltecektir. Açık hava etkinlikleri, piknikler, kamp ateşleri ya da sigara gibi unsurlar yangın çıkmasına neden olabilir. Ormanlık alanlarda artan insan yoğunluğu, bu tür risklerin kontrol altına alınmasını zorlaştırarak geniş alanların tahrip olmasına daha da kötüsü halkımızın can kaybına yol açabilir.”

İnşaat faaliyetinin orman ekolojisine büyük zarar vereceğini, tesise gelecek insan yoğunluğunun yaratacağı gürültü ve ışık kirliliğinin ormandaki yaban hayatını olumsuz etkileyeceğini vurgulayan Muslu, “Ek olarak halihazırdaki nüfusu ile su sıkıntısı çeken köyümüzün su sorununu daha da artıracaktır” dedi.

Muslu, bölge halkı adına ihalenin iptalini ve halkın can güvenliği için köy sınırlarında bu tür bir ihalenin yeniden gündeme getirilmemesini istedi.

Milletvekillerini katılımıyla protesto eylemi

Pınarbaşı’ndaki ihale alanında, dün Kaş halkı, sivil toplum örgütlerinin temsilcileri, belediye meclis üyeleri, CHP Antalya milletvekili Aliye Coşar ve İYİ Parti milletvekili Aykut Kaya’nın katılımıyla, orman parkları yönetmeliğinin ve Pınarbaşı ihalesinin iptalini talep eden bir protesto eylemi yapıldı.

Aliye Coşar, Antalya’nın Konyaaltı ilçesi’ndeki Doyran ve Geyikbayırı mahallerinde, Doyran Göleti’ni besleyen ve halihazırda kuraklıktan mustarip Doyran Deresi’nin üzerine HES yapılması için ÇED olumlu raporu verildiğini hatırlattığı konuşmasında, şimdi de  kentin ormanlarının ranta açıldığına vurgu yaptı: “Baştan sona çam ormanlığı olan Antalya’da ileriki günlerde bu alanlar üzerine çok fazla ihale ortaya çıkacaktır. Bu, hem insan hayatı üzerinde tehdit oluşturacak hem de orman varlığını tehlikeye atacak bir durum.”

Antalya’da olmayan suya HES yapacaklar
Doyranlılar, nehirlerine HES yapılmasına karşı kararlı: İzin vermeyeceğiz!

Coşar, 1 Ekim’de de Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı’nın yanıtlaması istemiyle Bezirgan’daki ‘orman parkı’ girişimine ilişkin Meclis Başkanlığı’na bir soru önergesi sunmuştu.

“Bezirgan Seyir Tepesi etrafındaki bölgenin yaban keçileri, geyikler, çeşitli keklik türleri ve kuş çeşitlerinin yaşam alanıdır. İş makinelerinin çalışması ve bölgenin betonlaşmasının birçok endemik bitki ve ağaç türünün yok olması riski taşımaktadır. Ayrıca, bölgedeki arkeolojik sit alanlarının da zarar görecektir” diyen Coşar, Bakan Yumaklı’dan şu soruları yanıtlamasını istemişti. .

  • Kaş’a bağlı Kalkan sırtlarındaki deniz manzaralı arazinin özel bir şirket tarafından kiralandığı iddiaları doğru mudur? Doğru ise, ihaleyi kazanan firmanın adı nedir?
  • İhaleye çıkarılan alanın çevreye ve doğaya vereceği zararlar hakkında Bakanlığınızın yaptığı bir araştırma var mıdır?
  • Antalya’da orman arazilerinin “park” olarak kiralanması yeni bir rant üretim aracı haline mi dönüştü?
  • İlgili alan, 20 yıllığına kiralanarak kısmi yapılaşmaya açık hale gelmektedir. Bu duruma ilişkin Bakanlığınızın bir çalışması var mı?
  • Halkın bu isteğini yerine getirecek misiniz, yoksa rant uğruna halkımızı yok mu sayacaksınız?
  • Antalya Orman Bölge Müdürlüğü sorumluluğundaki orman arazileri ve ülke genelinde konaklamasız orman parkı ve mesire yeri olarak son 20 yılda ihale edilen orman arazisi ne kadardır?
  • Önümüzdeki günlerde aynı içerikte planlanan başka ihale var mıdır?

‘Yangın gözetleme kulesini kültür evi yapacaklar’

İYİ Parti milletvekili Aykut Kaya da, mevcut yönetmelikle uygulamalar arasındaki tezata dikkat çekti:

“Büyük yangın riski altında olan bölgede, yazın mangal  yakılmasına bile izin verilmezken,  Likya Yolu üzerinde, yangın gözetleme kulesini içine alacak şekilde bir çamlık alanın ihaleye açılması akıl alır gibi değil.”

Yangın gözetleme kulesinin kültür evi olarak kullanılmasının planlandığını söyleyen Kaya, şöyle konuştu:

“Burası Phellos Antik Kenti’ne çok yakın bir yer. Dünyanın en önemli 10 yürüyüş yolundan biri olan tarihi Likya yolunun güzergahında. Dünyanın benzer alanlarında çivi bile çakılmasına izin verilmezken biz burayı çadır kamp alanı yapmaya çalışıyoruz. Doğamıza, güzelliğimize yazık ediyoruz.  Doğanın üzerine bir şey yaparak değil, mevcut olanı koruyarak gelişmemiz gerekiyor.”

Kaya, Kaş’ın Türkiye’de en zengin endemik bitkilerinin bulunduğu coğrafyaların başında geldiğini de hatırlattı.

Her iki milletvekili de bölgenin doğal, tarihi ve kültürel mirasının korunması için Meclis’te mücadele vereceklerini kaydetti.

‘Biz önlem alınmasını beklerken, ormanlar turizme açılıyor’

Protesto eyleminde konuşan Kaş Çevre ve Kültür Derneği Başkanı Akoy ise “tek adam iktidarında bütün icraatların günü kurtarmak amacıyla ranta dönük olduğunu” belirtti.

Orman alanlarının Turizm Bakanlığı eliyle ihaleye açılmasını eleştiren Akoy, yangın riskini bir kez daha vurguladı:

“İki yıl önce Marmaris’te çıkan yangında 9 bin hektarlık  orman alanı, içindeki yaban hayatıyla kül oldu. Biz önlem alınır, helikopter desteği yapılır, itfaiye güçlendirilir derken, bu sefer İzmir’de günlerce ormanlarımız yandı. Yangın yerleşim yerlerine kadar ulaştı.

Antalya ve Muğla valilikleri 1 Haziran’dan  31 Ekim’e kadar yangın riski nedeniyle halkın ormanlık alanlara girişini yasaklamışken çıkarılan bu yönetmelik Türkiye’nin tüm gerçekliğine tezat oluşturuyor. Bu tür projelerle ormanlık alanda insan faaliyeti artacak, yangın riski büyüyecek,  insanlarımız can ve mal kaybedecek, yaban hayatının zarar görecektir”.

Tek bir kibrit çöpü veya sigara izmaritiyle kül olacak yerlerde turizm tesisi yapılmasının akıl tutulması olduğunu belirten Akoy, yönetmeliğin bir an önce iptal edilmesini istedi; 18 Ekim’deki ihalede tüm bölge halkının Orman İşletme Müdürlüğü önünde olacağını ve ihalenin gerçekleştirilmemesi için ellerinden geleni yapacaklarını kaydetti.

Türkiye’de 2023 rakamlarına göre toplam 1857 orman parkı bulunuyor. Bunların 250’si konaklamalı nitelikte, geri kalanı günübirlik kullanıma yönelik. Orman parklarının kapladığı toplam alan ise yine 2023 verilerine göre 320 bin dekarın üzerinde.

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024