Fotoğraf: Kızılbayrak45
Koronavirüs tedbirleri kapsamında alınan önlemlerin ilk olarak kültür-sanat faaliyetlerini kısıtlamaya yönelik olmasına tepki gösteren sanatçılar, mekan çalışanları ve işletmeciler, her gün saat 22.00’de Ankara‘da Konur Sokak üzerinde gerçekleştirecekleri eylem serisine Pazar günü başladı.
İçişleri Bakanlığı genelgesiyle geçtiğimiz aylarda ülke genelinde kafe ve eğlence yerlerinde de saat 24.00’ten sonra müzik yayını yapılması yasaklanmasının ardından bu haftadan itibaren kafe ve restoranlar dahil birçok işyerinim saat 22.00’den itibaren kapatılacağı kararı alınmıştı.
Yapılan açıklamada “Bizler hayatını sanat icra ederek kazanan kültür işçileriyiz. Bugün kapsamı genişletilerek uygulanmaya devam eden Covid-19 önlemleri kapsamında yapılan düzenlemeler nedeniyle çoğumuz işsiz kalmış olmakla birlikte, önlemler çerçevesinde kültür-sanat etkinliklerine yönelen kısıtlamalar nedeniyle iş yapabilmemiz de olanaksız hale getirilmiştir” denildi.
Açıklamada “Bu süreçte, şu an yanı başımızda duran restoran-kafe-bar emekçileriyle birlikte açlıkla sınamakta olduğumuz yetmez gibi, geleceğimiz de kısıtlamaları yapanların insafına terk edilmiş durumdadır” denildi.
Söz konusu yasakların kapsamı ve tarihi hakkında da net bir bilginin bulunmadığı belirtilen açıklamada “Biz kültür işçileri bir belirsizlik girdabı içinde çırpınmaya terk edildik” ifadeleri yer aldı.
Salgının en az zararla atlatılması için üzerlerine düşeni yapmaya hazır olduklarının belirtildiği açıklamada “Ancak yine kültür işçileri olarak farkındayız ki: Türkiye’de pandemi önlemlerinin bilinçli ve istikrarlı olarak kültür-sanat yaşamını kısıtlamaya yöneltilmiş olması asla rastlantı değildir” denildi. Açıklamanın devamı ise şu şekilde:
Sürekli ‘kültürel iktidar olamadık’ yakınması yapan iktidarın hazırladığı önlem paketleri hususi olarak belirli türden bir yaşam tarzını hedef almaktadır. Geçtiğimiz dönem başlatılan etkinlik yasaklarının, müziğin sesini kısma telaşının ve özellikle kapatılan mekânların alkollü olmasının yegâne anlamı budur.
Sanatın icra edildiği mekânlar kapatılır ya da etkinliği azaltılırken, ödemeye mecbur bırakıldıkları vergiler devam etmektedir. Hiçbir tampon oluşturmadan uygulanan yasaklarla çöküşün eşiğine gelen belirli bir işletme ağının yanı sıra, burada istihdam edilen kültür işçileri başta olmak üzere tüm emekçiler açlığa terk edilmektedir.
Bu kısıtlamaların pandemiyi engellemek yerine pandeminin yarattığı ekonomik ve toplumsal buhrana bir de kültürel sancıyı eklemekte olduğu belirtilen açıklama “Sanat öldürmez, sanat yaşatır! Sanat mekânla, sanat zaman ile kısıtlanamaz. Sanat hayatın ta kendisidir! Kültür-sanat işçileri olarak, etkinlikler ve etkinlik mekânları üzerindeki kısıtlamaların ivedilikle kaldırılmasını talep ediyoruz!” ifadeleriyle son buldu.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…