Kategoriler: ManşetTürkiye

KCK davasında antropolog Müge Tuzcuoğlu’na tahliye

Yazar:
Haber Merkezi

KCK davası kapsamında 19’u tutuklu 27 kişinin yargılandığı davada antropolog Tuzcuoğlu dahil dokuz kişi tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.

Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) davası kapsamında yargılanan “Ben Bir Taşım”  kitabının yazarı antropolog Müge Tuzcuoğlu da dahil dokuz kişi tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi. BDP Diyarbakır Siyaset Akademisi’ne yönelik operasyonda 8 Mart 2012’de gözaltına alınanların yargılandığı davanın bugünkü durumasında savunmasını yapan sanıklardan tahliye edilenler Ramazan Kızıltepe, Mehmet Çetin, Müge Tuzcuoğlu, Cavidan Yaman, Mehmet Ekici, Mehmet Salih Yalçınkaya ve Türki Gültekin olarak bildirildi. Tahliye kararı çıkan diğer iki kişinin adı henüz öğrenilemedi.

Diyarbakır 6. Ceza Mahkemesi’nde 19’u tutuklu 27 kişinin yargılandığı dava 14 Aralık 2012’ye ertelendi.

Yazar İsmail Beşikçi, 15 Eylül’de Hrant Dink Ödülü’nü alırken yaptığı konuşmada antrpolog Müge Tuzcuoğlu’nun yürüttüğü çalışmalardan ve haksız yere tutuklandığından söz etmişti.

Beşikçi, Müge Tuzcuoğlu için, “Müge, Mart 2012’den beri Diyarbakır Cezaevi’nde tutuklu, Müge ne yaptı? Müge şunu yaptı; köyleri yakılan, yıkılan aileler var ya, Müge onların çocuklarıyla ilgilendi. Sarmaşık Derneği var, Göç-Der var, onlarla ilgilendi. İlgilenmek ne anlama geliyor? İşte faili meçhul cinayetler nasıl gerçekleşir, köyler nasıl yakıldı, yıkıldı, aileler nasıl mağdur oldu. Diyelim köyde toprak da var, su da var, ama siz onlardan yararlanamıyorsunuz, şehirlerin varoşlarında mağdur bir yaşam sürdürüyorsunuz. Halbuki sizin suyunuz da var, toprağınız da var, ağacınız da var, bahçeniz, her şeyiniz var, tapularınız da var örneğin. Ama işte oralarla ilgilenemiyorsunuz, oralara gidemiyorsunuz; diyelim Bursa, diyelim İstanbul, oralarda mağdur bir yaşam sürdürüyorsunuz. İşte Müge Tuzcuoğlu gibi araştırmacılar bu köyleri yakılan yıkılan ailelerin çocuklarıyla ilgilendi, işte Sarmaşık Derneği’nde çalıştı, Göç-Der’de çalıştı. Bunlar devletin, hükümetin hiç istemediği konular, ifade özgürlüğü bunun için kısıtlanıyor, yani gerçeklerin araştırılmasına engel olmak, onların nasıl gerçekleştiğinin, bu operasyonların nasıl gerçekleştiğinin, bütün bunların araştırılmasına engel olmak için, bu konuda bir bilincin oluşmasına engel olmak için ifade özgürlüğü kısıtlanıyor. ‘ şeklinde konuşmuştu.

(Yeşil GazeteBianet)

 

Paylaş
Yazar:
Haber Merkezi

Önceki Haberler

Bir çocuk, deprem ve TOKİ savaşı: Terk etmeyeceğiz!

Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…

11/02/2025

İklim örgütlerinden Türkiye’nin 2024 karnesi: Yetersiz ve çelişkilerle dolu

Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…

27/12/2024

Kanal İstanbul için rezerv alan ve imar planlarına yargı engeli

İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…

27/12/2024

Ağva plajına mahmuz darbesi

Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…

24/12/2024

Pirosmani: Bir sanatçı ardında ne bırakır?

Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…

16/12/2024

Batı Karadeniz Çevre Gönüllüleri Platformu kuruldu

Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…

15/12/2024