Çırpılar Termik Santrali ÇED Halkın Katılımı Toplantısı, köylü kadınların protestoları arasında 25 Haziran Perşembe günü yapıldı. Çanakkale’nin Yenice ilçesine bağlı Çırpılar köyünde termik santral kurmak isteyen Taşzemin İnşaat Madencilik şirketi adına yetkililerin projeye dair teknik bilgiler verdiği esnada köy meydanında toplanan kadınlar, “Termik santral istemiyoruz, termikçi şirket masal anlatma, hayat parayla satılamaz” sloganları attı.
Yenice’nin kapya biber yetiştiriciliğinin merkezi gibi olan verimli topraklarında açık ocak işletmeciliğiyle yirmi beş yılda 65 milyon ton kömür çıkarmayı, 200 Megawatt gücünde termik santral kurup oluşacak milyonlarca ton külü Kazdağları’nın kuzey yamaçlarında depolamayı planlayan şirket, santralin soğutma suyu olarak Gönen Barajı’na dökülen derelerdeki suyu kullanmayı, bu su yetmezse yeni kuyular açmayı istiyor. Çanakkale Yenice’nin Çırpılar, Kovancı, Boynanlar, Suuçtu ve Öğmen köylerinin arasındaki alanda yapılmak istenen termik santralin, bölgedeki hakim rüzgarlarla birlikte Agonya Vadisi’ni, Çanakkale’yi, Balıkesir’i ve Edremit Körfezi’ndeki zeytinlikleri de etkisi altına alacağı düşünülüyor. Yıllardır altın madenciliğine karşı direnen Kaz Dağları’nı şimdi de termik santral tehdit ediyor.
Projeyle ilgili sayısal verilen aktarıldığı, köylülere iş ve çevrenin zarar görmemesi için alınacak önlemlerin güvencesini vermeye çalışan sunumun ardından toplantıya katılan yöre halkı ve yaşam savunucuları santrale itirazlarını dile getirdi. İda Dayanışma Derneği ve Çanakkale Çevre Platformu adına konuşan Hicri Nalbant, “Biz buraya ÇED toplantınızı ciddiye aldığımız için değil, tarihe not düşmek için geldik. Bu bölgeye kurulacak termik santral elli kilometre yarıçapında bir alanı etkileyecek. Sağlığınız ve bu tertemiz havanız bozulacak. Köyde yaşayanlara tavsiyem, 18 Mart Çan Termik Santrali’nin olduğu Yayaköy’e gitsinler ve köylülerle konuşarak asmaların, ağaçların nasıl kuruduğunu, köydeki hastalıkları dinlesinler. Çan’ın tarım alanlarına asit yağıyor, küllerin etkisi Bayramiç’ten Ezine’ye kadar ulaşıyor. Termik santrallerin hiçbiri temiz değil, her biri doğayı kirletiyor. Çanakkale’de kurulmak istenen termik santrallerin toplam kurulu gücü 17 bin Megawatt. Çanakkale Türkiye’nin kalorifer kazanı mı? Burada yaşayan çocukların, insanların hiç değeri yok mu? Bu kadar santrale hangi vicdan sahibi izin veriyor? ” dedi.
Köy kahvehanesinde ÇED toplantısı yapılırken dışarıda şirketi protesto eden köylü kadınlar endişelerini ve termik santrali neden istemediklerini dile getirirken öfkeliydi. Hepsi de hastalanmaktan endişe ettiğini, köylerinin doğası, temiz havası ve büyükbaş hayvanlarıyla mutlu olduklarını söyledi. Bölgedeki kömür madeni ocaklarından çıkarılan kömürleri yığacakları için yıllar önce babasının on beş dönümlük arazisini kaybettiklerini anlatan 75 yaşındaki Mürvet Erdal, “Biz o günleri gördük, gençler daha görmediler. Şirket tarlaları alıncaya, buralara yerleşinceye kadar size iş vereceğiz diye kandıracak. Biz ekmeğimizi arkamızda çocuk, önümüzde torba kazandık. Şimdikiler oturdukları yerden beş kuruşa çalışmak için köylerinden vazgeçiyorlar. Yıllar önce sondaj yapmışlardı da çeşmelerimiz kurumuştu. Kuşlar bile içecek su bulamamıştı. Şimdi yine geldiler, masal anlatıyorlar. Asla güvenmiyorum.”dedi.
64 yaşındaki Ayşe Karabulut, “Termik santral istemiyorum. Köyümüz kirlenmesin, tarlalarımız elimizden gitmesin. Eşimin ciğerleri zaten hasta, onun ölmesini istemiyorum.” dedi. Jandarmadan çekindikleri için köy meydanına gelemeyen köylü kadınlarsa toplantıyı ve termik santral protestosunu uzaktan izledi. Havva Erdal, “Çan’da zaten termik santral var, onun külü dumanı burayı da etkiliyor, ağaçlarımız meyve vermiyor. Kirli hava istemiyoruz, hayvanlarımız ölürse biz ne yaparız? Nereye gideriz bu yaştan sonra?” derken, Emine Dudukaçar, “Biz köyümüzün güzelliklerini yaşadık. Çocuklarımız da gün görsün, köylerinde rahat rahat oynayarak büyüsün. Ben astım hastasıyım. Susuz yaşanır mı, peki ya kirli havada? Santral olursa hastalıklar çoğalacak. Hayat gidince biz parayı ne yapalım? Şimdiye kadar santrale muhtaç olmadan yaşadık. Toprak bize yeter. Termik santral istemiyoruz” diye konuştu.
“Hakim rüzgarın poyraz olduğu bir bölgede, Kaz Dağları’nın kuzeyine, Karabiga’ya çok sayıda termik santral kurmak demek Kaz Dağları’nı katletmektir. Yenice termik santrali projesiyle de Kaz Dağları’nda santralden etkilenmedik alan bırakmamış olacaklar. Mevcut ve planlanan termik santrallerin kapsadığı alanı tüm Çanakkale’yi ve Kaz Dağlarını kapladı.. Son olarak Çan Yayaköy’de Çan-2 Termik Santrali’ni kurabilmek için toprak koruma kurulunun olumsuz görüş bildirmesine rağmen ÇED olumlu kararı aldılar. Bu bir skandal. Bunun için de dava açtık. Şu an sonuçlanmasını beklediğimiz dokuz dava var. Çırpılar için de yargıya başvuracağız. O termik santrali yaptırmayacağız.”
Haber: Güneş Dermenci
(Yeşil Gazete)
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…