Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, EŞİTİZ, Filmmor Kadın Kooperatifi, Kadının İnsan Hakları – Yeni Çözümler Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı ve Kadınlara Hukuk Destek Merkez Derneği Medeni Kanun’un 175’inci Maddesi’ndeki nafaka hakkına ilişkin yapılması planlanan düzenlemeye dair ortak yazılı bir açıklama yaptı.
Dün Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Adalet Bakanlığı tarafından düzenlenen “Gündem Buluşmaları: Nafaka Sistemi” başlıklı Çalıştay’a, Türk Kadınlar Birliği ve Türkiye Kadın Dernekleri Federasyonu dışında kalan ancak alanda yıllardır çalışan bağımsız kadın örgütlerinin davet edilmediği belirtilerek şöyle denildi:
“Davet gönderilmediği halde Çalıştay’a katılmak istediklerini telefon ve e-mail gibi çeşitli iletişim araçları üzerinden belirten bağımsız kadın örgütlerinin ısrarlı talepleri sonucu ancak bir kadın örgütünün (Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı) daha Çalıştay’a davet edilmesi mümkün olmuştur.”
Açıklamada, Medeni Kanun’un 175’inci maddesinde yer alan “boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek tarafın, diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebileceği” ifadesi hatırlatılarak şunlar kaydedildi:
“Maddede cinsiyet belirtilmemektedir; iki taraf da nafaka talep edebilmektedir. Ancak yoksulluk nafakası uygulamada daha çok kadınlara bağlanmaktadır. Bu durum Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle genellikle kadınların yoksul olmasından kaynaklanmaktadır.”
Nafaka düzenlenmesinde yapılmak istenen değişikliklerden bahsedilen açıklamada, şu noktalara vurgu yapıldı:
“Yoksulluk nafakası erkeklerin kadınlara bir lütfu değil, pek çok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de devletin kadınların güçlenmesine ve toplumsal cinsiyet eşitliğinin sağlanmasına yönelik aldığı tedbirlerdendir. Kadınların evlilik sonrası yaşamlarını idame ettirebilmelerini sağlayan ve toplumsal cinsiyet eşitsizliği nedeniyle yoksullaştırıldıkları için gerekli olan bir haktır.”
Bu düzenlemelerin kadınlara yönelik giderek artan eşitsizliği derinleştireceğine dikkat çekilen açıklamada şunlar kaydedildi:
“Bu düzenlemenin kadınlara yönelik ekonomik, psikolojik, cinsel ve fiziksel şiddeti artıracağını, kadınları ev içine hapsedeceğini ve kadınların boşanma kararı almalarını zorlaştırarak büyük hak ihlallerine neden olacağını düşünüyoruz.”
(Gazete Karınca)
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…