Van’daki kadın dernekleri, koordinasyon sağlanamadığı için yardımların ulaşmadığını, kadınların çadırkentlerde barınamadığını, hastane bahçelerinde doğum yapmak zorunda kaldığını anlatıyor.
Bianet’ten Çiçek Tahaoğlu’nun haberine göre;
Van’daki kadın dernekleri yardımların ulaşmadığını, dernek binalarını yıkıldığını ve telefonlar bugüne kadar çalışmadığı için kendi aralarında da koordinasyonu henüz sağlayamadıklarını söylüyor.
Çadırkentler hem çadır sayısı, hem de hijyenik açıdan yetersiz. Yağma ihtimaline karşı evlerini terketmek istemeyen halk, çadırkentlere gitmiyor. Binaları hasar gören hastanelere yeterli yardım yapılmadığı için, kadınlar dışarıda doğum yapıyor.
Van Kadın Derneği‘nden Zozan Özgökçe, “Van iyi durumda değil. Yardım malzemelerine kargolar ücretsiz deniyor ama sadece genel afet birimine göndermek üzere ücretsiz olduğunu öğrendik. Bize yardımlar doğrudan gelemiyor” diyor.
“Kadınlar olarak kendi aramızda dayanışma içindeyiz” diyen Özgökçe, valilik, kamu kurumları, belediye ve sivil toplum arasındaki koordinasyon eksikliğine dikkat çekiyor, “hangi yardım malzemeleri geliyor, kim ne yardım dağıtacak kimse bilmiyor. Bu kurumların birlikte çalışması gerekli”.
Köylerdeki ve merkezdeki kadınlarla iletişim halinde olan Özgökçe, Van’daki durumu şöyle özetliyor:
* Kızılay yardımların gidip alınması çağrısı yapıyor, ancak bu koşullarda kadınların Kızılay’a kendilerinin gidip yardım alması imkansız.
* Çadır kentler kuruldu ama yeterince çadır yok. Giden kadınlar da geri dönüyorlar çünkü kadınların ihtiyaçlarını giderebilecekleri tuvalet ve diğer hijyenik ihtiyaçlar karşılanmıyor.
* Doğumevinin durumu çok kötü. Kullanılmaz durumda. Özel hastanelere çadır verilmediği için kadınlar dışarıda doğum yapıyor, düşükler oluyor. Hastane bahçelerine çadır, hijyenik kabinler veya prefabrik yapılar kurulması gerekiyor.
* Van’daki sığınmaevi hasar görmüş, oradaki kadınları başka misafirhanelere yerleştirmişler.
Özgökçe, mevcut koşullarda “örgüt olarak elimiz kolumuz bağlı. Kendi aramızda dayanışma içerisindeyiz” diye konuşuyor.
Kadınlar yardım için örgütlenmeye başladı
Yaşam Kadın Çevre Kültür ve İşletme Kooperatifi’nden (Yaka–Koop) Gülmay Gümüşhan da kooperatif binası yıkıldığı ve telefonlar çalışmadığı için örgütlenemediklerini söylüyor. Çadırkentlerin belirli bölgelerde kurulduğunu belirten Gümüşhan, “insanlar evlerini terketmek istemiyor. Evlerinin önünde battaniyelere sarılı bekliyorlar. Temel ihtiyaçlarımızı Van merkezdeki marketlerden karşılayabiliyoruz ama köyler için aynı şey geçerli değil” diyor. Yaka-Koop ve İş Kadınları Derneği, bugün yapacakları toplantıda ulaşılamayan köyleri belirleyip bir yardım planı çıkaracaklar.
KAMER‘den Nazmiye Acar da yardımın ulaşmadığını söylüyor. “Şu anda piknik çadırında kalıyoruz. Bugün KAMER’in gönderdiği yardım malzemeleri ulaşacak. Yarın bir kriz masası oluşturacağız. Olay sıcakken bir sağlık ocağı ve bir okul kurmak için plan yapacağız.”
Mavigöl Kadın Derneği‘nden Sunay Şahin, Ulupamir Köyü’nde. Oğlunun deprem sırasında yalnız olduğunu, çok etkilendiğini anlatıyor. “Arkadaşlarla bugün iletişime geçebildik, kadınlar olarak ne yapabiliriz diye konuşacağız. Ekmek, kumanya bulmakta sorun yaşıyoruz.”
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…