1967 Savaşından beri İsrail işgali altında bulunan Batı Şeria’da yerleşik Filistinlilerle İsrail Devleti tarafından bölgeye yerleştirilen Yahudiler arasında zeytin ağaçları üzerinden zorlu bir savaş yaşanıyor. Yeni yerleşimciler ilk iş olarak geldikleri bölgeye zeytin fidanı dikerek bu topraklar üzerinde kök salmak isteklerini gösteriyorlar. Zeytin fidanı dikmek iki taraf arasında sembolik bir savaşa dönüşmüş durumda.
Yeni dikilen bu fidanlar bölgede binlerce yıldır varlığını sürdüren zeytin ağaçlarının hemen yanı başında yaşayacak. Bilindiği gibi Orta Doğu zeytin ağacının bundan yaklaşık 6 000 yıl önce insan eliyle ıslah edildiği bölge. Binlerce yıldır zeytincilik bölgenin en önemli ekonomik faaliyetleri arasında. Zeytin ağacı sembollerle yüklü bir ağaç. Tarih boyunca zeytin ağacı barışın sembolü olmuş. Filistin’de ise zeytin ağacı öncelikle toprağa sahipliği gösteriyor. Öyle ki işgalci İsrail hükümetleri, yeni yerleşimlere açacakları bölgelerde öncelikle zeytin ağaçlarını yok etmeye çalışmışlar. Yüz yıllardır bölgede yaşayan Filistinliler İsrail’in bu politikasının Filistinlileri köklerinden kopartmayı amaçladığını düşünüyorlar. İşgal altındaki topraklardaki uygulamaya göre 10 sene boyunca bakımsız kalan zeytinliklere İsrail devleti el koyuyor ve bunları çoğunlukla Yahudi yerleşimcilere veriyor. Bu yolla 1980’den beri 240 000 dönüm zeytinliğin el değiştirdiği sanılıyor.
Batı Şeria’daki zeytin savaşları yalnızca zeytin fidanı dikmekle sınırlı değil. Zeytin hasadının başladığı bugünlerde iki taraf da karşılıklı suçlamalarda bulunuyorlar. Filistinliler, yerleşimcilerin zeytin ağaçlarına zarar verdiğini, yüzlerce zeytin ağacının kesildiğini veya yakıldığını söylüyor. Zeytinliklere yerleşim bölgelerinden kasıtlı olarak lağım suları akıtıldığı da Filistinlilerin iddiaları arasında. Yahudi yerleşimciler de Filistinli köylüler için benzer vandalizm suçlamalarında bulunuyor ve özellikle zeytinlerinin beşte birinin Filistinlilerce çalındığını iddia ediyorlar.
Zeytin hasadı dünyanın her tarafında zor ve zahmetli bir faaliyet. Fakat hiçbir yerde işgal altındaki topraklarda olduğu kadar sorunlu değil. Batı Yakasında Zeytin hasadı sadece İsrail ordusunun ve İnsan Hakları için Hahamlar gibi uluslar arası gözlemci grupların nezaretinde yapılabiliyor.
Haber/Fotoğraflar: Mehmet TEMEL ve Cansu ACAR * Hatay’da depremin üzerinden iki yıl geçmesine rağmen kent…
Sivil toplum örgütlerinin hazırladığı raporda, Türkiye’nin yenilenebilir enerji enerjisi kapasitesini artırma hedefi olumlu bulunurken, nükleer…
İstanbul 5. İdare Mahkemesi, Kanal İstanbul Projesi'ne ilişkin alınan rezerv alan ilanı ve 1/100.000 ölçekli…
Devlet Su İşleri’nin Ağva Plajı’na yapmayı planladığı mahmuz projesi askıya çıktı. Projeye göre, plajın sağ…
Gürcü tiyatro topluluğu The Wandering Moon Theatre’ın ikinci yapımı olan “Pirosmani” kukla tiyatrosu gösterisini 16.…
Mavera Maden şirketi tarafından Devrek, Akçakoca, Alaplı’nın Fındıklı, Belen, Kasımlı, Doğancılar, Kocaman ve Alaplı'ya sınır…